Su kayağı rehberi

Güncelleme Tarihi:

Su kayağı rehberi
Oluşturulma Tarihi: Nisan 19, 1998 00:00

Haberin Devamı

Fethiye Hillside Beach Club yöneticisi Edip İlkbahar, çoğumuza yabancı gelmeyen bir isim. Türkiye'de ilk kez bir senfoni orkestrasını tatil köyüne getirip konserler verdiren, ardından opera sanatçılarına kapılarını açan ve bu yolla Türkiye'yi tanıtmayı kendine iş edinmiş bir insan.

‘‘Cep telefonundan örnek vermek istiyorum. Dünyada dün çıkan bu alet aynı zamanda Türkiye'ye geldi. Bunu almak kolaydı. Çünkü, sonuçta o parayla aldığınız, alabildiğiniz bir araç. Oysa kültür satın alınamıyor. Onu ancak üretebilirsiniz. Su sporları için de bu geçerli. Her yanımız su kaynıyor ama kimsenin bundan faydalanmaya niyeti yok. Biz Türkiye'de ilk kez bir su kayağı şampiyonası düzenleyerek bir mesaj da veriyoruz. Bu sporların elinden birileri tutmalı. Türkiye dünyada kendini parasıyla değil, kültürüyle ifade edebilmeli. Bunun yolu da kimsenin ilgilenmediği uç sporlara el atmaktan, destek vermekten geçiyor.’’

Hillside'da yapılacak Türkiye'nin ilk su kayağı şampiyonası, Swatch, FA, Calvin Klein, Harley Davidson, Seadoo ve Başak sigorta tarafından destekleniyor. Yarışmaya Gençler Avrupa Slalom Şampiyonu Çek Jan Danihelka, Kadınlar Dünya Şampiyonu Rus Elena Milakova, Kadınlar Avrupa Wake-Board Şampiyonu İngiliz Gillian Whitely, Dünya Amatörler Şampiyonu İsviçreli Frederic Traeger gibi uluslararası ünde isimler katılıyor.

TÜRKİYE'DE GÜVENSİZ

Türkiye'de su kayağı tatil köylerinde öğretiliyor. Ancaka buralarda emniyet tedbirlerinin alındığı pek söylenemez. Motorların sahile giriş çıkışlarının rölanti süratle yapılması gerekirken, bunun tam tersi oluyor ve kayakçılar sahile son sürat sokuluyorlar. Hillside bu konuda da önlemini alarak sahil şeridini dubalarla korumaya almış. Su kayağı burada can yeleksiz de asla yapılamıyor.

Belirli bir süratte su kayağı yapan kişinin, düştüğünde bayılma riski var. Bayılan insanın ise boğulma ihtimali çok büyük. Bu nedenle su kayakçılarına özel yapılan can yelekleri giyiliyor. Bu yelekler su kayakçısının başını sürekli yukarıda tutuyor.

En çok görülen sakatlanmalar; bilek dönmesi, kaburga kırılması. Çok iyi kayakçı olmak hiçbir şeyi değiştirmiyor. Kayakçıyı çeken motorun içinde bu nedenle mutlaka iki kişinin bulunması gerekiyor. Biri tekneyi idare ederken, diğerinin gözü kayakçının üzerinde oluyor.

ELİTLER SLALOM YAPAR

Su kayağında, 50 kilometre süratle slalom yapılıyor. Bu sporda kayakçı motorun bıraktığı dalgalar üzerinden geçerken sürati 110 kilometreye ulaşıyor. Viraj sırasında ise 30 kilometreye kadar düşüyor ve bu 16 saniye içinde tam altı kez gerçekleşiyor. Sporcu dönüş anında 350 kiloluk bir güce karşı direniyor. Bu spor bu nedenle çok yorucu ve sporcu uzun süre kayamıyor.

Slalom branşı her su kayağı yapanın harcı değil. Çünkü, slalom, konsantrasyon, beyin ve kol gücünün uyumlu kullanılmasını gerektiriyor. Tekneyi kullanan kaptan çok önemli.

Sürati sabit tutabilmeli ve sporcuyu yormadan çekebilmeli. Yandan gelen şiddetli akıntılara rağmen tekneyi sürekli düz tutmak yine herkesin başarabileceği bir iş değil.

Selim Kemahlı

Halka indirilmeli

Televizyon yapımcısı. Tüm outdoor sporlarına meraklı. 1996 Camel Trophy ikincisi. Erzincan spor turizmi koordinatörü. Altı senedir su kayağı yapıyor. ‘‘Limitleri zorlamak hoşuma gidiyor’’ diyor. ‘‘Süratin verdiği zevki yaşıyorum. En küçük bir hatada suya yapışırsın. Bu nedenle süratle kayak yaparken, yüzlerce kiloluk yüke karşı mukavemet edip, diğer yandan ince hesaplar yapmak zorundasın. Özellikle slalomda bir dubaya geç gelmen yarışmayı kaybetmen demektir.’’ Ona göre, su kayağı Türkiye'de gelişemiyor. Çünkü, halka indirilemiyor.

ROBERT ASSEO

Sınırları zorluyoruz

Borsacı. İki senedir Sapanca gölünde kayıyor. ‘‘Tatil köylerinde kayıyordum. Çok küçük yaşta kar kayağı yaptığımdan bu spora başlarken hiç zorlanmadım. İlk kaymaya başladığımda çok kiloluydum. Ama sezon sonunda kilolarımı çok büyük bir oranda attım. Çünkü bu sporu çok sevmiştim ve yapabilmek için kilo vermem gerekiyordu. Su üstünde herşey çok çabuk gelişiyor. Kararların birbirlerine aynı süratle birleştirilmesi gerekiyor. Bu da insanın hızlı düşünüp aynı hızda uygulama yeteneğini geliştiriyor. İnsanın sınırlarını zorlaması ve bunu yüksek süratte yapması büyük keyif veriyor.’’

Mehmet Tekinel

Çok yorucu spor

Mikro Cerrah. 12 senedir profesyonel olarak kayıyor. Serbest kaymakla yarış arasındaki en büyük farkın hata payı olduğunu söylüyor. ‘‘Yarışta hataya yer yok. Yarış sırasında ya dubayı geçersin ya da bir hiçsin. Bu mükemmelliğe erişmek için kas gücü ve zekanın tam koordineli çalışması gerekir. Bu da gerçek hayata uyum da da fizyolojik bir yol gösterici oluyor’’ diye konuşuyor. Bu spora başlamak için deniz tamam. Ama ona göre yarışlar mutlaka gölde olmalı. ‘‘Çok yorucu bir spor. Bu sporu yapanların yavaş karbonhidratlar (patates, pilav, makarna) yemesi gerekiyor’’ diye devam ediyor.

Doğan Kocaoğlu

Teşekkür Yazıcıoğlu

Sanayici. 1990 senesinde Bursa Demirtaş baraj gölünde yapılan bir yarışmayla bu spora başlamış. Kaynaksız, hiç kimseden bir kuruş yardım almadan bu sporu ilerletmeye çalıştıklarını söylüyor... ‘‘Bu spor kendime olan güvenimi pekiştiriyor. Şu an sadece Sapanca Gölü içinde çalışabiliyoruz. Federasyona ait bir tekne var. Bunun dışında tüm masrafları kendimiz karşılıyoruz. Erzincan Valisi Recep Yazıcıoğlu'na çok şey borçluyuz. Onun özel ilgisiyle şimdi Erzincan'da bir regülatör temizlenip zemini düzeltiliyor ve uluslararası bir pist hazırlanıyor.’’

NE NEDİR

BAREFOOT: Çıplak ayakla, teknenin yanından çıkan bir kola tutularak yapılıyor. Yarışma dışında sadece gösteriye dayalı spor.

KNEEBOARD: Diz üstü kayılarak yapılıyor.

WAKEBOARD: Dalga tahtası. Sporcu tekneden çekilen yüksek bir iple, özellikle dalgalı sularda akrobatik hareketler yapıyor.

TRICK: Figür. Hızla giden teknenin ardında takla ve dönme hareketleri yapılıyor. Oldukça tehlikeli bir branş.

FREESTYLE: Hiçbir kurala bağımlı kalmadan serbest kayma.

AIRCHAIR: Hava koltuğu. Tıpkı bir sandalyeye oturur gibi kayağın üzerine oturuluyor ve oturularak kayak yapılıyor.

SLALOM: Tıpkı kayakta olduğu gibi, altı kapıdan oluşan parkurda parkur toplarını atlamadan ve en kısa zamanı amaçlayan dal.

JUMP: Atlama. 42 mil sürat yapan teknenin çektiği sporcu atlama tahtasına giriyor, havada figürler çizerek yola devam ediyor.

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!