'Karşısında ezilip büzülenler...'

Beşiktaş’ın bu sezonki kadro yapılanması çok farklı. Bu sezon kadrosunda ilk 11 oynayabilecek çapta 18 oyuncusu bulunmuyor. Güneş’in, Babel dışında ihtiyaç duyduğunda rakip kaleye doğrudan gidebilecek bir oyuncusu yok.

Bir tarafta Şampiyonlar Ligi’nde daha grup maçları bitmeden bir üst tura çıkmayı garantileyen bir takım var... Diğer tarafta da Süper Lig’de bizleri şaşırtmaya devam eden bir takım var...

Bu durumun farklı sebepleri var tabii ki. Ama, ‘Türkiye’de rakipler bize karşı puan almak için oynatmama yolunu seçiyor’ düşüncesi, en yanlış olanıdır. Beşiktaş’ın puan kaybettiği maçlara bakınca (belki Gençlerbirliği hariç, ki oda taktiksel bir başarıdır)
tüm takımlar sahada beraberlik için değil, oynamak için varlardı. Aslında bu Beşiktaş’ın işine gelen bir durumdu. Böyle oynayan takımlara karşı da Beşiktaş sonucu daha rahat alıyordu ama bu sezon bunun olmayışının sebebi kadro yapılanmasının farklı oluşudur...

Beşiktaş’ta, geçen sezonlarda olduğu gibi, ilk 11 oyuncusu olabilecek 18 farklı isim yok. ihtiyaç duyulduğunda Babel dışında rakip kaleye direkt giden bir futbolcu bulunmuyor. Baz futbolcular rotasyona uğramadan, özellikle mental açıdan dinlenmeden sürekli görev aldılar.

Mevcut durumun nedenleri bunlar. Beşiktaş’ın Türkiye Ligi’nde etkisini gösterebileceği zaman Avrupa’nın dışında kaldığı zaman olacaktır. Fakat bu şansı yakalamak için de en büyük fırsat bu hafta sonundaki Galatasaray derbisidir...

 O zamanlar neredeydiniz?

IGOR TUDOR, SADECE GEREKENLERi SÖYLEDi

Sürekli ağızlarda bir Tudor ismi... Hırvat hoca, Alanya maçı sonrası yaptığı açıklamalar ile gündeme oturdu. Futboldan gelmiş ve sporun içinden çıkmış biri, Tudor hakkında hiçbir zaman bu yazılanlar ve söylenenlere benzer hakaret dolu ifadeler kullanamaz. Eğer farklı hareket eden olduysa, onu yapan da;

· Sporun ruhunu hiç bir zaman anlamayanlardır,
· Ya da sivri diliyle gündem yaratmak isteyenlerdir,
· Yine birilerinin tetikçisi olarak görev başında olan kimselerdir...

Kişi tabii ki eleştiri yapacaktır, tabii ki bildiği doğ ruları ifade edecektir. Ama hakaret etmeyecektir, aşağılamayacaktır. Karşısındakinin de insan olduğunu hiçbir zaman unutmayacaktır.

İNCE MESAJLAR VERDİ

Soruyorum; basın toplantılarında kişilerin karşısında ezilip büzülenler, kendilerine verilen soruların dışında soru soramayanlar, kalemleriyle “Aman bir şey yazmayalım” diye korkup saklananlar, ya da ekranda ‘A’ diyemeyenler, neredeydiniz o zamanlar? Neyse, boş verelim bu işleri... Tudor, basın toplantısında bunları yapanlara saygı çerçevesi içerisinde gerekeni söyledi.
· Tudor kimseye geri zekalı demedi.
· Kimseye saygısızlık yapmadı.
· Kimseye terbiyesiz demedi.
· Kimseyi aşağılamadı.

Yaptığı tek şey, herkese ince bir mesajla spor yaptığımızı hatırlatmaktı, o kadar...

Premier League'de haftanın en güzel golleri