Sadri Alışık Kültür Merkezi kapıları açtı

Sahne sanatlarına ve televizyon dünyasına merak duyanlara yol gösterecek yeni bir merkez daha kapılarını açtı. Geçen sezon Sadri Alışık Tiyatrosu’nda başlatılan tiyatro kursları, pazartesi günü Sadri Alışık Kültür Merkezi (SKM) adıyla kurumsallaştırıldı.

Merkezde tiyatro, dans, oyunculuk, spikerlik ve diksiyon bölümlerinde eğitim verilecek. Derslere ise Çolpan İlhan, Asuman Dabak, Dilek Öztekin, Hülya Aksular, Metin Belgin, Nurseli İdiz, Ruhi Sarı, Selçuk Yöntem, Taner Barlas, Gülsen Tuncer, Tuncer Cücenoğlu gibi önemli isimler girecek.

Çok yakında Milli Eğitim’in onayladığı bir kurum haline getirilmesi planlanan SKM’ye bugüne kadar 200 başvuru yapılmış. 2 katlı merkezde 3 dans salonu, 2 sahneli tatbik odası ve toplam 15 dersliğin bulunduğunu belirten Kerem Alışık, tango derslerine kendisinin de katılacağını söylüyor.

KENDİ MERKEZİNDE ÖĞRENCİ OLACAK

‘Ben hayatımda dans etmedim, ama tango öğrenmek istiyorum. Benim gibi dansa meraklı başka insanlar da bu merkezde dans etmeyi öğrenebilecek’ diyen Alışık, hedeflerini ise şu sözlerle anlatıyor:

‘Babamı kaybettikten sonra onun adını yaşatmak düşüncesiyle tiyatroya başladık, bu atılımla da yolumuza devam ediyoruz. Öğrencilerin ‘Ben Sadri Alışık’tan yetiştim’ demeleri, bizim için en büyük hazine... Bu merkezden bir kazanç beklemiyoruz, mekan kendini döndürsün, bizden sonrakilere kalsın yeter. Milli Eğitim Bakanlığı’na başvurumuzu da yaptık, öğrencilerimize sertifika vereceğiz. Bütün hadise okullaşmak. Çok kalabalık sınıfta eğitim rahat olamaz diye kontenjan sınırı koyduk.’

HER DERSLİĞE BİR USTA ADI

Merhum oyuncu Sadri Alışık’ın eşi Çolpan İlhan, aynı zamanda eğitmenlik yapacağı bu merkeze bir de Sadri Alışık odası yapılacağı için heyecanlı... Bu odaya Alışık’ın özel eşyalarının konulacağını söyleyen İlhan, projeye dair şunları söyledi:

‘Mekanın 1,5 ayda bu duruma gelmesi mucize... Çünkü biz geldiğimizde burada güvercin yuvaları vardı! Yukarıda dersaneler, aşağıda tatbikat odaları yer alıyor. Alt katta Sadri için, Kerem’in fikriyle bir Sadri Alışık odası yapacağız. Orasını Anı Odası diye düşündük. Sadri’ye ait özel eşyalar, yaptığı bir-iki resim, kağıdı, kalemi, gömleği, terlikleri, ayakkabısı olacak orada. Sınırlı alanda müze gibi bir yer haline gelecek. Bunun dışında her bir dersliğe kaybettiğimiz ünlülerin isimlerini vereceğiz. Ayhan Işık sınıfı, Atilla İlhan sınıfı gibi...’

GENÇLERİMİZ OYUNLARA BAŞLADI

Sanat merkezinin müdürü Gülsen Tuncer, gördükleri ilgiden çok memnun... Geçen yıl kurslara katılan öğrencilerin de yüzlerini güldürdüğünü söyleyen Tuncer, ‘Geçen yıl 200’ün üzerinde talep olmuştu. Bunlardan 84’ünü aldım, iki sınıf oluşturdum. 84 kişiden sadece 3’ü devamsızlık yaptı. Onun dışında devamsızlık yapan olmadı. Çok üstün bir katılım ve performans gösterdiler. Mezun olan oyunculardan bir kısmı ‘Selvi Boylum- Al Yazmalım’da ve ‘Kaç Baba Kaç’ oyununda rol alırken, bir kısmı da diksiyon hocamız Doçent. Dilek Öztekin’in sahneye koyduğu ‘Tanrım’ isimli oyunu sahneliyorlar’ dedi.

ASUMAN DABAK:

‘Hocam’ sözüne alışamadım

Ben SKM’nin tiyatro bölümünde sahne derslerine gireceğim. İnanılmaz bir talep var kurslara... Müracaat edenler kendi sınıflarına ve branşlarına ayrılacak. Bu işin öncülüğünü Müjdat Gezen yapmıştı ve bence çok doğru bir adımdı. Ondan sonra birkaç okul daha böyle bir girişimde bulundu.

Müteşebbis insanları her zaman desteklemek lazım. Kerem ve Çolpan Abla da bu konuda son derece özverili davranıyorlar. Sağolsunlar, bizden de eğitmenlik yapmamızı istediler. İlk deneyimim olacak, o yüzden çok heyecanlıyım. Şimdiden öğrenciler ‘hocam’ diye sesleniyorlar, ben dönüp kim diye etrafıma bakınıyorum. Alışamadım.

NURSELİ İDİZ:

Konservatuvarlarda kalite düştü

Benim kızım da konservatuar eğitimi almak istiyor. Ancak konservatuarların YÖK’e bağlanmasından sonra eğitim kalitesi düştü. Dolayısıyla bu tür kültür merkezlerinin açılması çok büyük bir hizmet... Burada iyi oyuncuların yetişeceğinden eminim. Geçen sene kursa gelenlerle bildiklerimizi paylaşmıştık, ama turnelerimiz olduğundan bazı derslere giremedik.

Şimdi çok daha planlı bir şekilde ilerleyecek ve bir müfredat hazırlayacağız. Tiyatrolarda genel olarak kurumlaşamama gibi problem var. Gençler de tiyatroya emek vermek istemiyor, daha kolay yollardan oyunculuk yapmayı planlıyorlar. Burası kurumlaşmış bir tiyatro olacak, yani bilimsel bir akademiyle tiyatro birbirini besleyecek. Doğrusu da budur. Kaldı ki oyuncunun kendini yenilemesi gerekiyor. Dolayısıyla bizim için de çok büyük bir laboratuvar olacak.

METİN BELGİN:

Sadri Alışık adını yaşatacağız

Burada sadece hoca değil öğrenci de olacağız. Onlarla birlikte kendimizi yenileyeceğiz. Öğrencilerle iyi bir diyalog kurduğumuz takdirde, bu okul çok daha farklı bir takım özellikler ve boyutlar kazanacaktır.

Biz bu okulu Sadri Alışık adına yakışır bir düzeye getirmek için elimizden gelen gayreti sarfedecek ve Sadri Alışık adını layıkıyla yaşatacağız.

HÜLYA AKSULAR:

Bu çok özel bir buluşma

Benim için çok farklı, çok özel bir buluşma bu... Çünkü henüz sanat yolunda yürümeye başlamadan önce Sadri ağabey ve ailesi, Atilla ağabey ve anneleriyle tanışmıştım. Dolayısıyla bu yolculukta olup olmayacağım sorulduğunda, hiç düşünmeden evet dedim.

Kültür merkezinde bale dersi verecek, beden dili açısından hem kendimi hem de öğrencileri geliştirmeye çalışacağım.