Okumak isteyen çekingen bir çocuktum ama benden bir suçlu yarattılar

Güncelleme Tarihi:

Okumak isteyen çekingen bir çocuktum ama benden bir suçlu yarattılar
Oluşturulma Tarihi: Kasım 01, 2009 00:00

Hamburg doğumlu Cem Gülay (39) lisede, okuyup iyi şeyler yapmak isteyen çekingen bir öğrenciyken 25 yaşına geldiğinde yatırımcıları dolandırarak ayda 200 bin mark kazanan bir şirketin sahibi oldu. 8 yıl dağı taşı dolandırdıktan sonra tam katil olacakken tövbe etti.

Haberin Devamı

Hayatını anlattığı kitabı Turken Sam, Almanya’da entegrasyon sorununu tekrar tartışmaya açtı. Aslında Cem Gülay, Türkçe konuşmanın yasak olduğu bir evde 20 yaşına kadar kendini Alman gibi hissederek büyümüş. Türkçesi zayıf olduğu için röportajı İngilizce yaptık.

*  Nasıl bir aile yaşamınız vardı?
-Ailem Malatyalı. Babam Siemens’te elektrikçiydi, ben Hamburg’da doğdum. 2 erkek kardeşim daha var. Annem de hep temizlik işleri yaptı. Babam iyi bir baba ama kötü bir kocaydı... Ben 18-19 yaşlarındayken annem boşanmak isteyince babam çıldırdı ve ona “o...pu” demeye başladı.
*  Siz ne yaptınız ?
-Ben ve kardeşlerim annemin tarafındaydık. Boşandılar, babam annemi öldürmemi istedi ama ben reddettim. Tabii ki bu kez ben de onun gözünde o...pu çocuğu olmuştum. Bundan önce, bir aile tartışmasında ben zaten evi terk etmiştim.
*  Ne okudunuz? Bu kadar iyi İngilizceyi okulda mı öğrendiniz?
-En iyi liseyi bitirdim, hiç sınıfta kalmadım. Son yılı da öğrenci değişim programıyla Amerika’nın Florida eyaletinde okudum.
*  Sonra ne oldu, artık okulla işim bitti mi dediniz?
-Sorun 1980’lerde ortaya çıktı. Düşük işlerde çalışan Türklerin çocukları büyük şehirlerde Almanlara karşı şiddet eylemleri yapmaya başladı. Ve Türk toplumuna karşı nefret doğdu. Amerika’da nasıl aşağılamak için zencilere nigger derler, Almanya’da da Türklere kanake demeye başladılar.
KARAPARA TRAFİĞİ
*  Peki sizin için durum nerede değişti?
-Hamburg futbol takımı seçmelerine katılmıştım. Ama sonra davetli olmadığımı belirten bir mektup aldım. Öğrendim ki daha üst düzey bir yetkili takımda çok fazla Türk oyuncu istemediğini söylemiş. Okulda da sorun yaşıyordum. Beni defalarca dövdüler. Okuyarak hayatta iyi bir şeyler yapmak isteyen küçük çekingen bir çocuktum. Ama benden öfkeli bir suçlu yarattılar.
*  İlk yasadışı işiniz ne oldu?
-Mafya olan dayım rol modelim oldu. Boksördü, güzel arabaları vardı, para kazanıyordu. Bana işin kurallarını öğretti. Fiziksel olarak güçlü olmalıydım, bir silahım olmalıydı ve çekilen silahı sıkmadan yerine koyarsam saygı görmezdim. Sağa sola değil doğrudan karşıdakinin gözlerine bakmalıydım. Asla başka bir gangsterin karısına bakmamalıydım.
*  Siz finans mafyasını nasıl seçtiniz?
-Uyuşturucu ya da kadın satmak istemediğimi söyledim. Bir broker şirketine katıldım. İnsanların paralarını alıp yatırım yapacağız diye kandırıyorlardı. 25 yaşımdayken kendi şirketimi kurdum. İşin başarılı olmasının bir nedeni de müşterilerin çoğunun da aslında karapara aklamak için bizi kullanmak istemesiydi.
GANGSTER ANONİM ŞİRKETİ
*  Türk müşterileriniz var mıydı?
-Çalışanlarımın hemen hepsi Almandı. “Asla Türklerden para almak istemiyorum” dedim. Para kazandıkça diğer Türk gangsterlerle de tanıştım, sonra Gangster Gmbh (A.Ş.) lakaplı gruba katıldım. Daha büyük bir çete kurduk.
*  Hiçbirine silah çektiniz mi?
-Silahım vardı ama ben kimseye silah çekmedim, arabada bıraktım hep. Bir düşmanımızı öldürmek istedim ama patron karşı çıktı. “Bana bir bak, 10 yıl hapis yattım, ya tekrar hapse gireceğim ya da biri beni öldürecek. Bu işi bırak, yeni bir hayata başla” dedi.
*  Yani bu kadar kolay mı oldu, bırak dedi ve bıraktınız...
-Hayatımı kurtardı. Şanslıydım ki bu işten çıkabildim. İstanbul’a, arkasından da Amerika’ya gittim. Duydum ki polis eski partnerimin peşinde. Amerika’da hapse girmek istemedim, Almanya’ya döndüm. İyi bir hâkime denk düştüm. İşi bırakmış olmamı dikkate alarak 4 yıl suç işlememe kaydıyla 50 bin Euro para cezası verdi.
*  Bundan sonra nasıl geçindiniz peki?
-Tekstil işine girdim, küçük kardeşim o işteydi, onunla yeni iki dükkân açtık. Oradan gelen parayla idare ediyorum. Tabii ki çok zor. Ama ben biraz inançlıyım, tekrar Allah’a döndüm. Belki Porsche arabam yok ama arkamı kollamak zorunda değilim. Almanya’da yaşayan Türk oyuncu Mehmet Kurtuluş ile film yapmayı düşünüyoruz.

Haberin Devamı

KİTABI ALMANLARA YARDIM OLSUN DİYE YAZDIM

Haberin Devamı

Gettolarda fakir aileler çok çocuk yapıyor. Okullar kötü, hiçbir kalifikasyonları yok, iş bulamıyorlar. Almanlara karşı agresif oluyorlar. Bu kitabı para kazanmak için değil, gelecek Türk kuşakları için yazdım. Toplum neden bu kadar çok problem yaşadığımızı anlamıyor ve ben Alman toplumuna yardım etmek istiyorum. Bu aynı zamanda politik bir konu. Türkiye’nin Avrupa Birliği’ne girmesini istemeyen sağ kesim Türklerle Almanları karşı karşıya getiriyor.

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!