GALATASARAY’ın golcü futbolcusu
Necati Ateş, kulübün resmi internet sitesi
galatasaray.org’da yer alan
"Cola Turka ile Soru Cevap" köşesinde taraftarların sorularını yanıtladı. Birbirinden ilginç sorulara açık yüreklilikle cevap veren tecrübeli futbolcu, küçükken
Fenerbahçe taraftarı olduğu iddiasını yalanlayıp,
"Altaylı’yım ama kanımın son damlasına kadar Galatasaray için çalışıyorum" dedi.
Necati’ye sorulan sorular ve yanıtları şöyle:
- Senin ayakkabın Ronaldo’nun ayakkabısı değil mi? - Haklısın, aynı ayakkabı.-
Eskiden uzaktan çok sert şutlar atardın, şimdi niye atmıyorsun?- O zamanlar orta sahada hücuma yönelik oynuyorum, şimdi ise forvet. Yani sistemdeki yerim dolayısıyla ceza sahasına ve kaleye daha yakınım artık.
- Gol attıktan sonra niçin kolunu öpüyorsun?- Yüzüğüm ya da yüzük parmağım eşimi simgeliyor; kolumdaki dövmede ise oğlum
Emre’nin adı yazıyor.
- Senin Fenerbahçeli olduğun söyleniyor. Bu doğru mu?- Fenerbahçe taraftarı değilim.
- Adanaspor’da oynarken "F.Bahçe’de oynamak isterim" demişsin. Doğruluğu var mı? - O zamanlar oynayabilirdim tabii. O zaman öyleydi, çünkü Galatasaray beni henüz istememişti. Fenerbahçe ise çok istiyordu. Galatasaray beni istememiş ve ben de kabul etmemiş olsaydım belki olabilirdi. Ancak şimdi kim isterse istesin ben Galatasaray’da oynuyorum.
- Bir Telegol programında G.Saraylı olmadığını ve Real’de bedava oynayabileceğini söylemiştin. Peki, G.Saray’da bedavaya oynar mısın?- Altaylı’yım ama kanımın son damlasına kadar Galatasaray için çalışıyorum. Şartlar öyle gerektirirse Real Madrid’de bir sezon boyunca ücret almadan oynamayı hangi futbol oyuncusu kabul etmez ki. Sonuçta dünyanın en önde gelen kulüplerinden biri, her oyuncu orada olmak ister. Galatasaray’ın çıkarına olacaksa Galatasaray’da da elbette seve seve bedavaya oynarım.
- Takımda en iyi anlaştığın kişi kim? Deplasmanlarda kiminle aynı odada kalıyorsun? - Takımda herkesle iyi anlaşıyorum, ancak oda arkadaşım Hasan Şaş.
- Hayatının en anlamlı, en güzel golü ve anlamlı maçın hangisiydi? - Ali Sami Yen’de Fenerbahçe’yi 1-0 yendiğimiz maçta attığım gol benim için en özel anlamı olan golüm. En unutamadığım maç ise, Olimpiyat Stadı’nda Fenerbahçe’yi yendiğimiz 5-1’lik Türkiye Kupası finali.
- Hakan Şükür ve Ümit Karan’a karşı gösterdiğin yakınlık geçen sezon çok konuşulmuştu... Hakan Şükür’e daha yakın olmanın nedenini açıklayabilir misin? -
Hakan Şükür’e ne kadar yakınsam,
Ümit Karan’a da o kadar yakınım; diğer takım arkadaşlarıma da. Hiç kimseyle aramda sorun yok.
- Sence Galatasaray Şampiyonlar Ligi’nde neden başarılı olamadı? Bu başarısızlığın Olimpiyat Stadı’yla bir ilgisi var mı? - Tüm diğer etkenler gibi stadın da bir etkisi olmuştur muhakkak. Ancak başarısızlığımızın asıl nedeni kendimizi sahaya iyi yansıtamamamız. Basit hatalar yapmamız sonucunda önemli puanlar kaybettik.
- Futbolda buralara gelebileceğini hiç tahmin ettin mi?- Bu noktaya geleceğimi düşünmemiştim ama hep çalıştım, şansımı hep zorladım. Şu an istediğim yerdeyim, bu hedeflerimin tükendiği anlamına gelmez. Örneğin Avrupa’da oynamak gibi.
- Eğer geçen seneki şampiyonluğumuzu bir filme benzetecek olursan, hangi film olurdu? - Daha önce hiç çekilmemiş, bambaşka bir film olurdu: tutku, hayal, kabus, gerilim, heyecan, gözyaşı, mutlu son. Hepsi bir arada.
- Yedek otururken ve sahada oynayanların gol pozisyonunu kaçırınca "Ben olsaydım bu pozisyonu gol yapardım" dediğin zaman oluyor mu? - Bunu dememek lazım, ben demiyorum. Hepimiz sahada aynı şeyleri yaşıyoruz. İnsanın kendini başkalarından üstün gördüğü zaman, gerçekte küçülmeye başladığı zamandır.
