Manukyan’ın hayatı diziye ilham verdi

Güncelleme Tarihi:

Manukyan’ın hayatı diziye ilham verdi
Oluşturulma Tarihi: Şubat 21, 2006 00:00

80’li yıllarda birçok filmde birlikte rol alan Ahu Tuğba ve Nuri Alço, bu kez bir dizide buluştu. Vergi rekortmeni ünlü genelev patroniçesi Matild Manukyan’ın hayatından izler taşıyan "Meçhule Gidenler"de Ahu Tuğba genelev patroniçesi Seta’yı, Nuri Alço da onun ortağını oynayacak.

Ahu Tuğba: Bu rol bana kısmetmiş

İlk defa bir dizi projesinde yer alıyorsunuz...

Ahu Tuğba:
Rüya gibi, çok muhteşem bir ekiple çalışıyorum. Hepsi çok bilgili, başarılı oyuncular. Ben de böyle bir kadroda yer aldığım için onur duyuyorum. Bu benim ilk dizim. Kabul etmek zordu, ama böyle bir projeye kimse hayır diyemezdi. Üstlenilmesi zor bir rol. Biz yıllarca böyle senaryoları insanlara ders vermek amacıyla oynadık. Bu rol de bana kısmetmiş.

- Bu dizide neler anlatacaksınız peki?

A.T:
Genç kızlarımızın fuhuş sektöründeki yaş ortalamasının 14-15’lere düştüğünü görerek yaşadım. Eski filmlerimizde de kızların bu yollara nasıl düştüğünü örnek verdik. Bu dizide de onlardan bahsedeceğiz. Bu rolü benden başkasının üstlenemeyeceğine inanıyorum.

- Nurseli İdiz ile Hülya Avşar arasında geçen Manukyan’ı oynama tartışmasıyla ilgili ne düşünüyorsunuz?

A.T:
Nurseli İdiz’i seviyorum, beğendiğim bir insan; ama diğerinin ismini bile ağzıma almam. Ondan bahsedene kadar Türk sinemasının dev sanatçılarından bahsedelim. Hülya Koçyiğit, Türkan Şoray, Filiz Akın... Biz devleri ağzımıza alırız. Sinemadayken de o bahsettiğiniz kişinin filmleri yatarken, ben rekorlar kırıyordum. "Kayıp Kızlar" filminin ikincisine devam etmedim, benim yerime o oynadı. Benim oynadığım film 22 hafta rekorlar kırarken, ben hariç tüm kadronun aynı olduğu ikinci film bir hafta zor dayandı.

- İzleyenler bu dizide neler bulacak?

A.T:
Gerçek bir hayat öyküsü... İnsanlar bu dizide kendilerini bulacaklar. Hayal dünyasında yaşayan genç kızlarımızın düşüşü, nasıl satıldıkları, bu işlerin nasıl döndüğünü işliyoruz. Dünyada böyle bir sektör var.

- Bu rolü siz oynamasaydınız, kimi izlemek isterdiniz?

A.T:
Karar ekibindi ve beni uygun gördüler. Bu rol her babayiğidin harcı değil. Bu rolü oynasam da, halk beni yine sevecektir. Ben yılların sinemacısı olduğum için, bu rolü ve hayatın gerçeklerini insanlara aktarmakla görevliyim. Bir isim veremeyeceğim.

- Kurtlar Vadisi’nden üç oyuncunun bu dizide görev alması iki proje arasında benzerlikler olduğu dedikodularını beraberinde getirdi...

A.T:
Onlar sır... Çok güzel bir senaryo. Her şey gerçeklerden yola çıkılarak yapıldığı zaman güzel oluyor. Benim filmlerim de bu yüzden tuttu. Hayal dünyasından uzak, gerçekleri oynadım.

- Bu, ilk dizi projeniz. Sizce sinema ile dizi oyunculuğu arasında fark var mı?

A.T:
Sinemada bizim oyunumuzu montaj masasında görüyorlardı. Dizide ise eşeği bile çekseler, bir ileri bir geri oynatırlar çünkü çekilenler gözüküyor.

Nuri Alço

Kötü adam çizgisinden vazgeçmedim

- Nasıl bir karakteri canlandıracaksınız?

Nuri Alço:
Bu dizide de eski filmlerimdeki gibi kötü adam çizgisinden vazgeçmedim. Hikayeyi tam olarak bilmiyorum, yeni yeni yazılıp geliyor. Önce beş bölüm çekilecek sonra da devam edeceğiz.

- Manukyan’ın hayatından kesitlerin yer alacağı bu dizide Ahu Tuğba başrolde...

N.A
: Daha önce Hülya Avşar mı oynayacak, Nurseli İdiz mi tartışmaları vardı. Bence mühim olan rolün üstesinden gelebilmek. Bu çok kolay, ucuz bir rol değil. Manukyan vergi rekortmenliği olan, otoriter, disiplinli biriydi. Cumhurbaşkanı bile saygıyla karşılıyordu onu! Kadın satıcısı olarak bu kadar ünlenebiliyorsa, bu bence çok başarılı bir işkadını da olduğunun göstergesidir. Ahu’ya güveniyorum. Daha önce "Kayıp Kızlar", "Telekızlar" gibi değişik projelerde de genelev çalışanı rolünde başarılı olmuştu. Bunda da başarılı olacaktır.

- Manukyan’ın hayatını anlatan sinema filmi düşünülürken, siz dizi çekimlerine başladınız...

N.A:
Bu bir hikayedir, senaryodur. Kim önce çekerse ona mal edilir. Galata Film de projeyi ele geçirdi. Böyle bir atılımda bulundu ve ilk önce biz çekmeye başladık. Türkiye’deki çekimlerin yanı sıra Almanya, Rusya gibi ülkelere de gideceğiz. Bu projenin devamı da gelecektir. Zaten sinema ve dizilerde çok eksiklikler var. Hep tanınmamış kişiler başrol oynuyor, Yeşilçam’ın duayenleri de ikinci, üçüncü rollere itiliyor. Parası olanlar istedikleri kadroyu kurup, istedikleri kişileri oynatıyorlar.

- Bu durum dizilerin ticari amaçlı olmasından mı kaynaklanıyor?

N.A:
Dizilerin birçoğu ticari amaçlı zaten. Sokaktan geleni niye oynatıyorlar demiyorum, ama biraz adaletli olsunlar. Sinemaya yıllarını vermiş, güzel tipli insanları harcamasınlar.
Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!