“Murat Boz, abim gibi oldu”

Küçüklüğünden bu yana hep şarkı söylemiş, müzikle iç içe büyümüş adeta, bugüne kadar da hiç bırakmamış bu ilgisini. O Ses Türkiye yarışmasında fiziğiyle ve yakışıklılığıyla özellikle genç kızları kendine hayran bırakan Ertunç Tuncer’e yarışma sürecini ve şimdi neler yaptığını sorduk. Kendisini daha yakından tanımak ve projelerini öğrenmek istiyorsanız buyurun röportajımıza...

Öncelikle bu işe nasıl başladığından bahsedelim biraz… Müziğe olan ilgin nereden geliyor?
Müzisyen bir ailem var. Ablam müzik öğretmeni. Babamın da kendine ait birçok bestesi var, ayrıca Çanakkale’de çoğu yerde sahne aldı. Küçükken anne ve babam evden gidince, ablamla kumandayı elimize alıp kanepenin üzerinde tepine tepine şarkı söylerdik (Gülüyor). Evde daima böyle bir ortam vardı. Müzikle iç içe büyüdüm diyebiliriz.

Ailen nasıl bir rol oynadı bu konuda, onlar mı yönlendirdiler seni?
Küçükken bir enstrüman çalmayı öğrenmemi istediler. Hatta gitar çalmamı önerdiler. Herkes gitar çaldığı için bende bir kanıksama oldu. Başta istemedim. Evde bir sürü müzik aletimiz vardı, zamanla ilgimi çektiler ve çoğu müzik aletini çalmayı kendi başıma öğrendim.

O Ses Türkiye’ye katılmaya nasıl karar verdin peki? Sanırım geçen sene de katılmış ancak seçilememiştin.
Evet, 2 kez katıldım. Geçen sene beğenmediler ama sonrasında sanırım biraz pişmanlık oldu jüri üyeleri tarafından (Gülüyor). Şaka bir yana, arkadaşlarım böyle bir yarışmanın başlayacağını, benim de mutlaka katılmam gerektiğini söylediler. Ben de önceleri tereddüt ettim. Yarışmaya ilk katıldığım dönemlerde Çanakkale’de yaşıyordum. Bir gün tesadüfen seçmelerin yapıldığı otelin önünden geçiyordum. O an bir heves geldi ve içeri girdim. Bir şarkı söylememi istediler, sonrasında hoşlarına gitti ve istek yapmaya başladılar, peş peşe 5-6 şarkı okudum.

RÖPORTAJIN DEVAMI İÇİN TIKLAYIN

�