Kış hastalıklarına boyun eğmeyin

Güncelleme Tarihi:

Kış hastalıklarına boyun eğmeyin
Oluşturulma Tarihi: Ocak 23, 2006 00:00

Vücudumuzun çeşitli organlarında görülen sağlık sorunlarının dışında, bir de mevsimlerin getirdiği sorunlar vardır. Özellikle kış aylarında hastalıklara daha sık rastlandığını hepimiz biliyoruz. Kış soğuklarıyla gelen sağlık sorunları, minik bebekler dahil herkesi etkileyebiliyor.

Soğuk algınlığında ev istirahati şart

Son günlerde nereye gitsek, "Hapşuu" sesleri birbirine karışıyor ve bizler de hapşırmaları hiç yadırgamıyoruz. Çünkü nezle, soğuk algınlığı ve grip mevsiminin tam ortasındayız. Günümüzün modern iş merkezlerinde bir kişi nezle olursa, bu kişinin çevresindekiler için de tehlike çanları çalmaya başlıyor. Soğuk algınlığına neden olan mikropların kapalı ortamlarda saatlerce yaşayacaklarını unutmayın. Bu ortamlarda bulunmak zorundaysanız, ellerinizi sık sık sabunla yıkayın, hapşıran kişilerle temas kurmamaya özen gösterin.
/images/100/0x0/55ea2308f018fbb8f86d7817


Bu arada ileri seviyedeki soğuk algınlığında ilaçların pek işe yaramayacağını unutmayın. Bir iki gün evinizde dinlenmeniz iyi gelecektir.

Altıncı ayda katı gıdalara başlayın

Yeni doğmuş bebeğin ilk besini anne sütüdür. Duruma göre, aylarca anne sütüyle beslenen bebeğin yavaş yavaş katı besinlerle tanışması gerekir. Altıncı ayını dolduran bebeğin artık katı besinlerle tanışma zamanı gelmiş demektir. Eğer bebek yedinci aydan sonra katı besinlerle tanıştırılırsa, bunlara alışmakta büyük zorluk çekebilir.

Bebeğe mama verirken, sıcak ya da soğuk olmamasına dikkat edilmeli. Bebeklerin tercihi ılık mamalardır. Bu arada bebeğinize katı besinler vermeye başlarken, bu mamaları evde kendiniz hazırlamaya kalkışmayın. Özellikle turp, havuç ve ıspanak gibi sebzelerde bol miktarda nitrat bulunur. Bir yaşından küçük bebekler için sebzelerdeki nitrat tehlikeli olabilir. Yapmanız gereken şey, bebekler için özel olarak hazırlanmış sebze mamalarını kullanmak.

Katı besinlere haşlanıp sütle karıştırılmış pirinçle başlayın.

Geçmek bilmeyen sırt ağrıları

Sırtınız ağrıyorsa, endişelenmeyin. Yapılan araştırmalara göre, batı ülkelerinde her on kişiden dördü geçmek bilmeyen sırt ağrılarından yakınıyor.

Sırt ağrılarının nedenleri saymakla bitmez. Genelde bu ağrıyı omurlardaki sorunlar yaratır. Disk kaymaları ve omurganının şekil bozukluğuna uğraması gibi nedenleri sayabiliriz. Ağrılarınızdan kurtulmak için öncelikle bir uzman doktora görünmeniz gerekir.

Diyetinizi erteleyin

Kış tatillerinde aldığınız kilolardan hemen kurtulmak ve fazlalıkları vücudunuzdan atmak istemeniz son derece doğal. Ama hemen belirtelim, bu mevsimde kilo vermek çok zordur. Beslenme uzmanları "Kış aylarında diyet yapmak, uzun süre soluğunuzu tutmaya çalışmaktan farksızdır" diyorlar. Kısa bir süre için kilo verme işlemini başarıyla yürütebilirsiniz. Fakat birden pes edersiniz ve verdiğiniz kiloları büyük bir hızla geri alırsınız. Kilolar konusunda biraz daha esnek olmayı deneyin. Mevsimsel değişimleri normal karşılayın.

Kulak kirini hafife almayın

Kulağınızın içinde bir fazlalık olduğunu hissedersiniz. Fazlalığı çıkarmak için pamuklu çubuk yardımıyla kulağınızı temizlersiniz. Çubuğun pamukla kaplı ucuna bulaşan koyu sarı renkli madde, balmumuna benzeyen oldukça katı bir maddedir. Kulak kiri olarak tanımladığımız bu madde, kulakları iyice istila ederse işitme zorluğu, baş dönmesi ve denge kaybı ortaya çıkar. "Kulak kiri neden oluşur" sorusuna henüz kesin bir cevap verilemiyor. Ancak kulak kanalının kurumasını önlediği biliniyor. Kulak kiri mikropları öldürüyor. Ama fazla miktarda kulak kirinin sakıncalı olduğunu unutmayın.

Çocuklar da migren ağrısı çeker

Yetişkinler, baş ağrılarını bahane edip birçok yükümlülükten kurtulmaya çalışırlar. Çocukların, özellikle okul çağındakilerin bahanesi ise karın ağrılarıdır. Ancak son yıllarda çocuklar da büyükleri gibi baş ağrılarından yakınmaya başladılar. Küçük afacanlar, bazen öyle şiddetli baş ağrısı çekiyorlar ki, gözlerinden yaşlar boşanıyor. Başın bir yanında ya da alın kısmında başlayan şiddetli ağrılar, migrenin habercisidir. Kusma, ışığa ve seslere aşırı duyarlılık gibi belirtiler de migren belirtilerindendir. Çocuk hareket ettikçe ağrının şiddetlenmesi, sorunun migren olduğunu gösterir. Çocuğu serin, karanlık ve sessiz bir odada yatırıp alnına soğuk suyla ıslatılmış bir havlu koymalısınız. Migren ağrısı çeken çocuğun beslenme düzeninde de değişiklik yapılması gerekebilir. Uykusuzluk çekmesi önlenmeli ve ağrıları başlatan nedenler incelenmeli. Çocuk nöroloğuna başvurmakta da yarar var.
Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!