Yoo, biz Japonlardan akıllıyız!

Güncelleme Tarihi:

Yoo, biz Japonlardan akıllıyız
Oluşturulma Tarihi: Nisan 18, 2004 00:00

Gündelik yaşamda, bir Japonla anlaşmak, deveye hendek atlatmaktan beter... En basit bir konuyu, bir Japon’a anlatmak ölüm... Ya üç, beş defada anlıyor ya hiç anlamıyor! Eee, nasıl oluyor da, onlarda kişi başına gelir 32 bin dolar, bizde 3 bin dolar?Her şey beyana tabi. Belgeye hiç gerek yok. Söylenen her şey doğru kabul ediliyor. Yalana yer yok.Japonlar... Bize göre, dünyanın öbür ucunda yaşayan, ama dünyanın dikkatini çeken bu ulus, hangi özelliklere sahip?Doğruluk ve başarı at başı gidiyor Japonlar’da. Doğruluğun ve başarının affetmeyen bir koruyucusu var: Onur!Bir yalan ya da başarısızlıkta, Japonlar hemen geri çekiliyor. Onur bunu emrediyor. Sadece bir değer yargısı olarak değil, aynı zamanda yeni bir başarıya yol açmak için. Başarısızlık, faturasını bazen çok uç noktada kesebiliyor: Harakiri!Japonya’da sistem bu kurumlar üzerine oturuyor. Bu kurumlar teknolojiyi ateşliyor, teknoloji bu kurumları körüklüyor.DİSİPLİN VE TASARRUFÖrneğin, deprem. Sık sık 6,5-7 büyüklüğündeki depremler, günlük yaşamın artık kanıksanan parçası. Japonya beşik gibi sallanıyor, kimsenin umurunda değil. Depremde elektrik, doğalgaz sistemleri anında, otomatik olarak devre dışı kalıyor. Binalar raylı sisteme bağlı. Deprem binaları sağa sola sallıyor, tek bir tuğla düşmüyor. Kimsenin burnu kanamıyor. Binalar 9 ölçeğindeki depreme dayanıklı. Herkesin evinde, yine de deprem çantası var.Yaşam akşam 22.00’de sona eriyor. En lüks otel ve lokantalarda saat 22.00’den sonra servis kapanıyor. Ertesi sabah 07.00’de işbaşı var çünkü.Sporda tersine, daha çok kızlar futbol meraklısı. Erkekler beyzbol hastası. Ulusal spor karate, tekvando ya da sumo hem spor, hem de turistik gösteri niyetine.Caz ve klasik müzik, kendi mır mır ulusal müziklerinden daha revaçta. Örneğin, Tokyo ve büyük kentlerde klasik müzik konserlerine yer bulmak bir şans. Örneğin, Viyana’da klasik müzik konserine gidenlerin yüzde kırkı Japon.Onca refaha rağmen, kişi başına 32 bin dolar düşüyor, mütevazı bir yaşam var. Ciddi bir tasarruf var. Evlerde bulaşık makinesi çok az. Hizmet eden kadın hemen hemen yok. Yemek, içmek, eğlenmek pek öyle ahım şahım değil.Buna karşılık, müthiş bir uygarlık. Yollar üç katlı. Deniz sürekli dolduruluyor, yer kazanmak için. Örneğin, Osaka havaalanı, doldurulan denizin üstüne kurulu. Kentte binlerce köprü, asma köprüler, tek, çift, üç katlı köprüler. Çelik konstrüksiyonlu dev binalar. Her alanda gelişmiş müthiş bir sanayi. Bilgisayarda en son yenilikler. Pırıl pırıl yollar. Tertemiz kentler. Sakin insanlar.BURADA HERKES ULEMAİyi de, gündelik yaşamda, bir Japonla anlaşmak, deveye hendek atlatmaktan beter... En basit bir konuyu, bir Japon’a anlatmak ölüm... Ya üç, beş defada anlıyor ya hiç anlamıyor! İnsan çıldırıyor!Ya biz? Evvel Allah, sen, ben, hepimiz cin gibiyiz! Leb demeden, leblebiyi anlamakta üstümüze yok! Ayrıca, her şeyden anlıyoruz! Hepimiz yerel yönetimler yasası hakkında fikir sahibiyiz! Barajlar nasıl su tutmalı, saatler nasıl onarılmalı, TV antenleri nereye konulmalı, tavuklar nasıl yumurtlamalı, Boğazlar’dan gemiler nasıl geçmeli, hepimiz biliyoruz! Çok basit, çünkü biz Japonlardan daha akıllıyız!Eee, nasıl oluyor da, onlarda kişi başına gelir 32 bin dolar, bizde 3 bin dolar? Bizden on kat daha fazla refah? Onlarda o müthiş teknoloji, bizde henüz küçük adımlar! Bizde akıl var, ama bu fark nasıl var?Çünkü, onlar bir sistem içinde düşünüyor. Bir sistem içinde görev bölümü yapıyor. Herkes bu görev bölümüne sonuna kadar dikkat ediyor. Belli bir uzmanlığın dışına çıkmıyor. Uzmanlık dışında konuşmuyor. Bilmediği konuda fikir attırmıyor!.. Ayrıca, yapmıyor!..Sistem, bu görev bölümü, bu sorumluluk, bu doğruluk üzerine tıkır tıkır işliyor. Teklediğinde, onur en büyük cezayı kesiyor, o kişi geri çekiliyor.Yoo, o kadar da değil!.. Yoo, ben yurdum insanına laf söyletmem!.. Biz, Japonlardan bal gibi daha akıllıyız!.. Tarihsel bilincin önderliğinde, biz her şeyi bilen bir ulusun evladıyız!..
Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!