UlaÅŸmak istediÄŸim hedef uÄŸruna attan inip eÅŸeÄŸe bindim

Manken Güzide Duran'a Amerikalılar Guzi diyor. Yüzlerce manken arasından sıyrılıp önemli projeleri kapıyor. Peki Türkiye onunla gurur duyuyor mu?Türkiye sizinle gurur duyuyor mu?- Bilmem. Sizce duyuyorlar mı? Bir Türk kızı olarak Amerika’da güzel iÅŸler yapıyorum. Türkiye’nin adını duyuruyorum. Mutluyum. Her ÅŸeyden önce kendimle gurur duyuyorum. Sevdiklerim benimle gurur duyuyor. Bazen Türk gazeteleri hakkımda yalan yanlış haberler yazıyor. Bu haberleri okuyunca insanlar benim baÅŸarılarımı dikkate almıyor diye düşünüyorum. Oysa ki ben 70 milyon insanın beni sevmesini, benimle gurur duymasını istiyorum.Sizce doktor ya da mühendis olsaydınız daha fazla mı takdir edilirdiniz?- Yaptığım iÅŸ doktorluktan ya da mühendislikten daha zor. Ben Türkiye’den gittiÄŸimde markaydım. Ãœnlüydüm, para kazanıyordum, hiçbir eksiÄŸim yoktu. Amerika’da her ÅŸeye sıfırdan baÅŸladım. Sabah dokuzda kalkıp akÅŸam yediye kadar o soÄŸuk havalarda metroyla o casting’den bu casting’e koÅŸturdum. Türkiye’de jeep’le geziyordum. Bu farkı bir tek ben biliyorum. UlaÅŸmak istediÄŸim hedef uÄŸruna attan inip eÅŸeÄŸe bindim. EÄŸer doktor ya da mühendis olsaydım bu kadar çile çekmeyebilirdim. GittiÄŸim castinglerde milyonlarca kızla yarışıyorum. Portfolyom koltuÄŸumun altında saatlerce sıra bekliyorum. Sıra gelince ‘Where are you from’ diye soruyorlar. ‘I’m from Turkey’ demek çok güzel oluyor. Evime döndüğümde heyecan içinde ajanstan telefon bekliyorum. Bir iki saat sonra telefon çalıyor ve iÅŸi alıp almadığımı söylüyorlar. ‘Guzi you got the job’ dediklerini duyduÄŸum anda ayaklarım yerden kesiliyor. Düşünsenize bir Türk kızı olarak milyonlarca kızı solluyorum. O an tüm Türkiye’nin kalbini hissediyorum.Ajansınızın sizi gönderdiÄŸi ilk seçmeleri hatırlıyor musunuz? - Neler yaÅŸadığımı çok iyi hatırlıyorum da markanın ismini hatırlamıyorum. Çünkü o zamanlar Ä°ngilizcem hiç iyi deÄŸildi ve markaları aklımda tutamıyordum. Ä°lk görüşmem hiç iyi geçmedi. Yüzüme garip garip bakıp bana teÅŸekkür ettiler. Eve gittiÄŸimde ajanstaki menajerim telefon açtı. ‘Guzi sakın bir daha görüşmeye makyajlı gitme. Hatta pis git. Hatta saçların yaÄŸlı olsun, at kuyruÄŸu yap’ dedi. MeÄŸerse kural buymuÅŸ. Ben allık, rimel ve ruj ne bulduysam sürmüştüm. Neden makyajsız görmek istiyorlar?- En doÄŸal halini bilmek istiyorlar. Amerika’da çekimler çok farklı. FotoÄŸrafçı seni ilk önce sıfır makyaj ile çekiyor, sonra kademe kademe makyajı çoÄŸaltıyorlar. Çünkü bazı mankenler var ki ben de onlardan biriyim az makyajlı daha güzel oluyorlar.SeçildiÄŸiniz ilk proje neydi?- Saks Fifth Avenue maÄŸazaları için iç çamaşırları kataloÄŸu çektim. BÄ°KÄ°NÄ°YLE KALDIM HER YERÄ°MÄ° SANTÄ°M SANTÄ°M Ä°NCELEDÄ°LERAaa. Siz Türkiye’de iç çamaşırı defilesine çıkmazdınız? - Ama bu çok farklı. Bir kere giydiÄŸim marka La Perla. İç çamaşırı giydiÄŸim zaman bana seksi poz verdirmediler. Dudaklarımı 333 yapmadım. Gülerken, elma yerken falan çektik. Çok ÅŸekerdi.Amerikan Elle dergisi AÄŸustos sayısında size 8 sayfa ayırdı. Loft dergisine kapak oldunuz. Sizi görür görmez ‘İşte aradığımız yüz, aradığımız vücut mu’ dediler?- Olur mu hiç? Amerika’da kimse sizi kolay kolay şımartmaz. Loft görüşmesi için Soho’da saatlerce kuyrukta bekledim. Numara alıp sıraya girdim. 125. sıradaydım. Elle dergisinin editörleri beni saatlerce incelediler. Nasıl inceliyorlar?- Soyundum. Bikiniyle kaldım, her yerimi santim santim incelediler. Sonra eskiden çektirdiÄŸim fotoÄŸraflara baktılar. Görüşme sırasında beni beÄŸenmediklerini zannettim. Çok cool duruyorlardı. Tabii tecrübeymiÅŸ sonradan anladım. Elle dergisi bana sekiz sayfa ayırdı. Çünkü ben aradıkları konsepte çok uyuyordum. AÄŸustos ayı için uzun bacaklı, esmer birini arıyorlarmış zaten. E benim bacak boyum 1.14. Elle’in çekimleri Paris’te yapıldı. Ben ve Naomi Campel. Ä°lk gün beni çektiler ikinci gün Naomi’yi... Vay be Naomi Campel’ı sona bıraktılar demek. Çok heyecanlandınız mı?- O gece heyecandan uyuyamadım. Çekim günü sabah altıda kalktım ve hazırdım. AkÅŸam beÅŸte bitti. Nasıl geçtiÄŸini bile anlamadım.Peki bu heyecan nereye kadar gider? Günün birinde siz de Naomi Campel gibi bir kapris bombası olabilir misiniz? - Åžu an yaptığım iÅŸten çok zevk alıyorum. BaÅŸarılıyım. Türkiye’de de Amerika’da da çok güzel bir çizgim olduÄŸuna inanıyorum. ÇocuÄŸum olursa bu iÅŸi bırakırım. Heyecanım, konsantrasyonum ve her ÅŸeyim, bütün ilgim çocuÄŸuma yönelir. BebeÄŸimi dadıların büyütmesini istemem. Ona her ÅŸeyi ben öğretmek isterim. 24 saat birlikte olurum. Bir tek çok özel kampanyalar ve reklam çekimleri için çalışırım. Bagajımı alıp oradan oraya uçamam.Ajansınız kazandığınız paranın yüzde kaçını alıyor? - Yüzde ellisini. Daha doÄŸrusu yüzde yirmisini ajans alıyor yüzde otuzu vergiye gidiyor. Türkiye’de çok daha iyi para kazanıyordum. Ama ÅŸimdi para çok umrumda deÄŸil. Lüks içinde deÄŸiliz. Ä°lker’le mütevazı bir hayatımız var. Ben yemek piÅŸiriyorum, yiyoruz. Çok yorgun olursak sandviçle geçiÅŸtiriyoruz.Türkiye’de mankenlik yaparken zaman zaman özel hayatınızı ön plana çıkardığınızı söylüyorsunuz. PiÅŸman mısınız?- Asla piÅŸman deÄŸilim. Üç yıl önceydi. 21 yaşındaydım. Åžimdi üç sene öncesine kadar çok daha tecrübeli ve çok daha akıllıyım. Hayata farklı bakıyorum. O zamanlar polemiklere girdim çünkü beni yapmam için zorladılar. Zaman zaman kendimi savunmak istedim. KuyruÄŸuma bastılar, ben de tepki verdim. Åžimdi anladım ki görmeyeceksin, duymayacaksın, üç maymun gibi olacaksın.Güzi ve Ä°lker Åžov yakında baÅŸlıyor, Amerika’daki 24 saatimizi canlı izleyeceksinizÇok uzun süredir Ä°lker Ä°nanoÄŸlu’yla birliktesiniz. Ä°stikrar abidesi misiniz, sabır taşı mı? - Ben iliÅŸkilerimde alttan alan bir insanım. Agresif deÄŸilim. Erkek arkadaşım bir ÅŸeye sinirlendiÄŸi zaman ben sakin olma rolünü oynarım. EÄŸer ben de bağırıp çağırırsam o iliÅŸki iki günde biter. Sizin bu dediÄŸinizi birçok kadın karaktersizlik sayıyor?- Hiç deÄŸil. Bakın bence hiçbir insan dört dörtlük deÄŸil. Dikkat edin, her iliÅŸki bir süre sonra rutin bir yola giriyor. Cicim aylarını en fazla bir yıl yaÅŸarsınız. Bu herkesle olacak. Ben Ä°lker’den ayrılsam, baÅŸka bir kadınla da çıksam baÅŸka bir adamla da çıksam iliÅŸkim bir süre sonra monotonlaÅŸacak. Hiçbir ÅŸey ilk günkü gibi kalmıyor. Önemli olan hayatını geçirebileceÄŸin, arkadaÅŸ kalabileceÄŸin bir insan bulabilmek. Ä°yi günde kötü günde el ele kalabilmek. Amerika’da bütün görüşmelere birlikte gidiyormuÅŸsunuz? - Tabii hepsine. Benimle birlikte 700 tane casting’e, yaklaşık 10-15 tane de çekime geldi. Bu kim diyenlere ne diyorsunuz?- Ooo herkes tanıyor artık onu. Boyfriend’im.Ä°lker Ä°nanoÄŸlu Miami’de siz New York’ta yaşıyorsunuz. Bu ayrılığın sebebi ne? - Ayrı deÄŸiliz. Ben iÅŸim gereÄŸi New York’tayım. Ä°lker’le paylaÅŸtığımız ev Miami’de. Ä°ki buçuk saatlik bir mesafe. Hiçbir ÅŸey deÄŸil. New York çok zor bir yer. Miami, New York’a oranla çok daha ucuz. Ben New York’taki evime ayda 2 bin dolar kira ödüyorum. Öyle lüks bir yer de deÄŸil, yoldan geçen arabaları görüyorum. Oysa Miami’de daha güzel bir apartmanda oturuyoruz. Hava çok güzel. Deniz, güneÅŸ...Ä°lker Ä°nanoÄŸlu çalışıyor mu? - Åžubat ayında Detroit’te bir film çekmeye baÅŸlayacak. Yönetmenlik yapacak ama küçük bir rolü de var. Bir aktörlük okulu açmayı planlıyor. Bir de çok yakında Türk kanallarından birinde ÅŸovumuz baÅŸlayacak. ‘Güzi ve Ä°lker Åžov.’ Bizim 24 saatimizi çekecekler. DiÅŸimizi fırçalarken, yemek yerken, iÅŸe giderken, markette alışveriÅŸ yaparken... Siz buradan nasıl uyuduÄŸumuzu bile izleyeceksiniz.Truman Show gibi bir ÅŸey yani, ensenizde bir kamera ile yaÅŸamak zor olmayacak mı? - Olmaz herhalde. OlduÄŸum gibi davranacağım. Ben oyuncu deÄŸilim.Sizce Ä°lker Ä°nanoÄŸlu oyuncu mu?- Ä°lker bence Al Pacino kadar iyi bir oyuncu. Erkek arkadaşım diye söylemiyorum Ä°lker çok kabiliyetli bir insan. OyunculuÄŸa aşık.Amerikalı yönetmenler onu nasıl buluyor? - Her ÅŸeyin bir zamanı var. Belki yarın belki de yarından da yakın bir zamanda keÅŸfedilecek. Harrison Ford bile 40 yaşından sonra meÅŸhur olmuÅŸ.BURNUNU DÄ°ÅžLERÄ°NÄ° YAPTIRDIÄžIN GÃœN ÃœLKENE DÖNERSÄ°NTürkiye’deki mankenleri artık ben bile karıştırıyorum. Amerikan ajansları ise doÄŸallığın ve orijinalliÄŸin peÅŸindeler. Kontrat imzaladığım ilk gün bana ‘DiÅŸlerini ve burnunu asla yaptırmıyorsun.Yaptırdığın gün ülkene dönersin’ dediler. Bizim ajansta burnu kemikli manken bile var.DVD Ä°ZLEYEREK Ä°NGÄ°LÄ°ZCE ÖĞRENDÄ°MAmerika’da mankenler arasında bir cemaatleÅŸme var mı? - Öyle bir ÅŸey yok ki orada. Kimse kimsenin umurunda deÄŸil. Ne giydiÄŸine ne taktığına bakıyorlar. Kara kara gözlükler takıp hava basmıyorlar. Defile öncesindeki boÅŸ zamanda herkes bir kenara geçip kitabını okuyor. Makyaj yapılırken konuÅŸuyoruz. Ben hemen kendimi tanıtıyorum ‘Selam Ben Güzide’ diyorum, o da diyor ki: ‘ben Michael’ falan. Sohbet ediyoruz. Türkçe ‘Thank you’ ne demek falan diyorlar. Söylüyorum, öyle zaman geçiyor. Mutluyum yani. Türkiye’ye dönmek için ölüp bitmiyorum. Mesleki açıdan tatmin oluyorum. Cilt problemini nasıl çözdün? - Çok iyi bir doktor buldum. Amerikan Hastanesi’nde... Adı YeÅŸim de soyadını hatırlamıyorum. Çok doktora gittim bu YeÅŸim Hanım’ı görür görmez dedim ki ‘Tamam siz bana çaresiniz.’ Bana Roaccutane diye bir ilaç verdi. Gerçi aynı ilacı diÄŸer doktorlar da vermiÅŸti ama onlar 50 mg yüklemiÅŸlerdi. YeÅŸim Hanım 10 mg’lık, 10 mg’lık verdi. Sivilcelerim 6 ayda yok oldu.Åžu anda Ä°ngilizceniz nasıl? - Süper yani perfect. Hiç okula gitmeden DVD izleyerek Ä°ngilizce’yi çözdüm. Bir de Filiz Anne’nin (Filiz Akın) bana çok yardımı oldu. Elektronik sözlük hediye etti. Türkçe yazıyorum hemen Ä°ngilizcesini yazıyor ve konuÅŸarak aksanıyla telaffuz ediyor. Ä°stersen röportajın geri kalanını Ä°ngilizce yapalım.ALLAH’A, ANNEME VE Ä°LKER’İN VARLIÄžINA ŞÜKREDÄ°YORUMÖnce Allah’a sonra anneme şükrediyorum. Ben Best Model yarışmasına annemin zoruyla girdim. Bana kalsa o zamanlar kendimi tam anlamıyla çirkin ördek yavrusu gibi hissediyordum. Kendime de şükrediyorum. Çünkü kabiliyetliyim. Bir de Ä°lker’in varlığına şükrediyorum. Â