Türkiye’ye tatile geldi Osmanlıyı desenlerine ekledi

Güncelleme Tarihi:

Türkiye’ye tatile geldi Osmanlıyı desenlerine ekledi
Oluşturulma Tarihi: Mayıs 06, 2012 00:00

Lüks eşya markası L’Objet, yeni koleksiyonunda Osmanlı desenlerine yer verdi. Fortuny adındaki yeni koleksiyonun tanıtımı da Avrupa’da ilk kez İstanbul’da yapıldı

Haberin Devamı

L’Objet sofra tasarımında bir dünya markası olma yolunda ileriyor. Aksesuvarlarında ağırlıkla gümüş ve 24 ayar altın kaplama malzemeler kullanılıyor. Ve bu ürünlerde her metal parça tek tek elde üretiliyor. Önem gösterilen nokta, gelenekselden kopmadan çağdaş tasarımlara da imza atmak.
Ancak, tutkunları tarafından ilgi gören bu tasarımların sayısı sınırlı. 550 satış noktası dışında Londra’da Harrods mağazasının lüks hediyelik eşya bölümünde özel bir alanda satışa sunulan L’Objet, son dönemlerde Japonya, Çin ve Rusya’da da müdavimlerine ulaştı.
Markanın kurucusu Elad Yifrach aslen bir iç mimar. Fakat Yifrach obje tasarımlarına da son derece meraklı. Bu nedenle 2004’te L’Objet markasını Kaliforniya Beverly Hills’te kurmuş. Şimdi New York’ta yaşıyor. Ama ürünleri tüm dünyada satılıyor.
Yifrach, L’Objet kataloğuna bu yıl Osmanlı desenlerini ekledi, bu koleksiyona da Fortuny ismini verdi. Nedeniyse, Türkiye’deki tatilde Osmanlı eserlerine duyduğu ilgi. “İki yıl önce Türkiye’deki tatilimde Osmanlı dönemi hakkında bilgi toplama şansım oldu. ABD’ye dönerken bazı kitaplar ve kumaşlar satın aldım. O dönemde uygulanmış tekniklere adeta hayran kaldım. Yeni desenlerimi de bu esinlenmeden sonra tasarladım. Koleksiyonda 60 parça var. İlk defa bu kadar parlak, derin ve zengin renklere yer verdim. Benim için heyecan verici oldu” diyor.

Haberin Devamı

Lüks tatil tutkunları artıyor

70’in üzerinde ülkede üye oteli bulunan Small Luxury Hotels of the World’ün CEO’su Paul Kerr seyahat trendlerini değerlendirdi ve lüks otel ve tatil köylerine ilginin giderek arttığını anlattı

Türkiye’de üç, dünyadaysa 520’yi aşkın lüks oteli bünyesinde barındıran Small Luxury Hotels of the World’ün (SLH) CEO’su Paul Kerr dünyada ‘küçük ve lüks otel avcısı’ olarak tanınıyor. İngiliz işadamı, Yunan adalarındaki SLH ağına üye otelleri denetledikten sonra teknesiyle Bodrum’a geldi. “SLH belirlediğimiz standartları yerine getiren ve sürdürmeyi taahhüt eden otellerin kabul edildiği bir üyelik sistemi. SLH üyeliği için belli standartları yerine getirebilecek altyapıya ve ekibe sahip olmak en temel şart” diyor.
SLH müşterileri, küçük ama lüksün adeta tavan yaptığı otelleri seven bir kitle. Tatil zamanı SLH’ye başvurarak dünyanın herhangi bir köşesinde taleplerini karşılayacak lüks oteli buluyorlar. SLH’ın Türkiye’de de üç üyesi var: The Marmara Bodrum ile İstanbul’daki Les Ottomans ve Tomtom Süit Otel.
Kerr, üye otellerde kaliteyi sürekli yüksek tutmak için denetimler yaptıklarını da anlatıyor: “SLH denetçileri, belli bir kontrol çizelgesiyle gittikleri otellerde denetçi kimliklerini açıklamadan rezervasyon yaptırıyor, tüm konaklama hizmetlerinden yararlanıyor. Daha sonra da puanlama sistemiyle bir değerlendirme yapıyor. Bu denetim belirli aralıklarla tekrarlanıyor.”

Haberin Devamı

DÜNYADA TOP 10
1- Pasific Resort Aitutaki / Cook Adaları
2- La Perouse / Nice-Fransa
3- The Marmara Bodrum / Türkiye
4- The Racha / Tayland
5- Zivala / Phi Phi adası-Tayland
6- Hotel Eclat / Pekin-Çin
7- Chrome Hotel / Hindistan
8- Grand Hotel / Mikonos-Yunanistan
9- Pangkorn Laut Resort / Malezya
10-Sanctuary on Camelback Mountain / Arizona-ABD

Dev Hermes için son gün

“En büyük, en görünen Hermes benim olsun!” diye içten içe hayıflananlar için son şans! Yaklaşık üç buçuk metre eninde ve iki buçuk metre yüksekliğindeki dev Kelly çanta bir haftadır ikamet ettiği İstinye Park’ı yarın terk ediyor. Dev Hermes, ne yazık ki satılık değildi; tek yapabileceğiniz Kellydoscope adlı dev çantanın içine girip çantayla ilgili ‘Davetkar’, ‘Zevk dolu’ ve ’Baştan çıkarıcı’ temalı üç kısa filmin oynatıldığı bir animasyonu seyretmek ve bir çanta olsaydınız neler hissederdiniz sorusuna cevap aramak.

Haberin Devamı

Tekila’nın Patron’u

Patron serisi tekilalar lezzetleriyle olduğu kadar şişeleriyle de dikkatleri çekiyor. Bir sanat eseri gibi tasarlanmış şişeler, geri dönüşümlü camdan üretiliyor ve tek tek numaralandırılıyor. Patron Tekila’nın en pahalı türüyse Gran Patron Burdeos. Türkiye satış fiyatı 1250 lira. Bu Tekila, Jalisco Dağları’ndan toplanan mavi agavla yapılıyor, meşe fıçılarında, en az 12 ay yıllandırılıyor. Bu aşama sonrasında fıçıları değiştiriliyor yine dinlendiriliyor. Adında geçen ‘Burdeos’, İspanyolca ‘Bordeaux’ anlamına geliyor. Yumuşak tadında meşe, hafif agav, vanilya ve kuru üzüm hissediliyor.

Satılık telefon kulübesi

Orijinal bir bahçe süsü mü arıyorsunuz? İngiltere’nin meşhur sembollerinden kırmızı telefon kulübesine ne dersiniz? Britanya Telekom’u 60 adet sembol kulübeyi satışa çıkardı. 1936’da Kral V. George’un hükümdarlığının 25’inci yılını kutlamak için tasarlanan demir kulübeler daha önce yalnızca 1980’lerde satışa çıkmıştı. İlgiyi artırmak için son yıllada kulübelere wi-fi ve bankamatik konmuş, buna rağmen son beş yılda kullanımı yüzde 80 oranında düşmüştü.Telefon kulübeleri 3 bin 200 dolardan başlayan fiyatlarla satılacak.

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!