Trendy Köşesi

Güncelleme Tarihi:

Trendy Köşesi
Oluşturulma Tarihi: Temmuz 24, 2006 00:00

Kahve fincanını bile oynarım
Hürriyet
Yaz dönemi olmasına rağmen "İki Aile" dizisi bir hayli sevildi. Bunda "Gerekirse kahve fincanını bile canlandırabilirim" diyen Öner Erkan’ın önemli bir katkısı var elbette. Bu arada bu röportaj, Arçelik reklamlarının romantik çocuğu, "İki Aile"nin Ferit’i Öner Erkan’ın ilk röportajı olma özelliği de taşıyor!

Nasıl başladı oyunculuk?
İzmirliyim ben. Şu an oturduğumuz evin alt sokağında açık hava sineması vardı. Her akşam balkondan sinema izlerdik. Oyuncu olmamın temellerinde o günlerin payı büyüktür. Biz iki kardeşiz ama anne ve baba tarafım oldukça kalabalık. Bir araya geldiğimizde şarkılar, türküler, eğlenceler... Benim de mutlaka bir rolüm olurdu! Baktım bu iş keyif veriyor, oyuncu olmaya karar verdim. Başarılı sayılabilecek bir öğrenciydim. Fen-matematik bölümü seçebilecekken, ben bunu istemedim.

n Peki hayatta her şeyi çok mu ciddiye alırsınız?

-Meslek konusunda çok mantıklı davrandım. Hayatımın 40 yılını geçireceğim mesleğin bana uygun olmasını istedim. Bu yüzden ince eleyip, sık dokudum. Hayatımı etkileyecek önemli kararları ciddiye alırım evet, ama onun dışında her şeyi çok ciddiye alan biri de değilim.

n İzmir’den İstanbul’a geliş nasıl gerçekleşti?

-Devlet Tiyatrosu bir sınav açacaktı. Yine benim için önemli bir karar arifesiydi. "Yapmak istediğim altı yıl boyunca Doğu hizmeti mi" diye düşündüm. Sonra İstanbul’a gelmeye karar verdim. Sağa sola koşabilecek yaştaydım çünkü. Şehir Tiyatroları’nda çalışmaya başladım. Dört yıldır da İstanbul’dayım.

n Sonra?

-İki sezon çalıştım Şehir Tiyatroları’nda. Bu arada herkes gibi Haluk Bilginer’in hayranıydım. "Allah’ım ne olur bir kere kendisiyle çalışayım" diye dua edip, duruyorum. Bir akşam yorgun argın bir dizi çekiminden eve gelmişim. Telefonum çaldı. Haluk Bilginer’in Oyun Atölyesi’nden aranıyorum. Üstelik hemen görüşmeye çağrılıyorum! Panik halde görüşmeye gittim ve dualarım kabul oldu. Haluk Ağabey’le tanıştım sonunda. Üç sezondur Oyun Atölyesi’ndeyim. Bu sene de beraber sahneye çıkacağız.

n Bugüne dek hangi filmlerde oynadınız?

-"Gelin", "Metropalas", "Canım Benim", "Avrupa Yakası", "Aşk Her Yaşta" adlı televizyon dizilerinde oynadım. "Organize İşler" ve "Hacivat Karagöz Neden Öldürüldü"de rol aldım.

n Hızlı mı gelişiyor her şey hayatınızda?

-Yok, aslında normal seyrinde her şey. O kadar şanslı biri değilim! Sadece işimi yapmaya çalışıyorum. İnsanlar kendi şanslarını kendileri yaratır. Şanssa eğer; Haluk Bilginer hem öğretmenim, hem patronum. İyi tiyatro yapıyoruz. İyi filmlerde oynadım. Ama bunda birazcık da benim yarattığım şansın payı var. Gerçek başarı çalışmadan sağlanamıyor.

n Kişi iyi bir proje olacağını düşünüp, yanlış seçimler yapamaz mı?

-Olabilir elbette. Mesela ben şuna dikkat ediyorum; "Bu projeyi başka biri kabul etse, onun yerinde olmak ister miyim" diye soruyorum kendime ve ona göre kabul ediyorum.

n "Keşke şu kişinin rolünü ben canlandırsaydım" dediğiniz bir rol var mı?

-Gerard Depardieu’nun bütün rollerini canlandırmak isterdim mesela!

n "İki Aile" dizisine ’evet’ demenizi sağlayan nedir?

-İclal Aydın’la "Organize İşler"de birlikte çalıştık. Emre Kınay’la tiyatrodan tanışıyoruz. Yapım direktörü Lale Eren beni reklam filmlerinden tanır. Hepsinin aklından bu proje için ben geçmişim. Lale Eren "Arçelik reklamlarında bir çocuk var. O olsun", İclal Aydın "Organize İşler’de Silvio’yu oynayan bir çocuk vardı. Asıl o olsun", Emre Kınay "Hayır hayır, Othello’daki çocuk oynasın" diyormuş. Hepsi birbirine bir şekilde beni anlatmaya çalışıyor yani... Senaryo gönderdiler. Kabul etmemem mümkün değildi.

n "Hayatta canlandırmam" dediğiniz bir rol var mı?

-Asla yok. Her şeyi canlandırmak isterim. Masada duran kahve fincanını bile oynarım!

UTANDIRAN ANLAR

Mehmet Ali’nin belini sakatladım!

Aşkım Aşkım dizisinin çekimlerinde Mehmet Ali Erbil’in omzuna çıkmam gerekiyordu. Mehmet Ali’nin omzuna çıktım. Korkudan çığlık çığlığa bağırmaya başladım. Mehmet Ali’nin yüzünü tutmam gerekiyordu. Öyle bir sarılmışım ki; Erbil acısından ne yapacağını şaşırdı. Birkaç hafta belini tutarak gezdi. Çok utanmıştım.

AJANDA

27 TEMMUZ

Feridun Düzağaç, Karşıyaka Açıkhava Tiyatrosu’nda sevenleriyle buluşacak.

28 TEMMUZ

Sezen Aksu ve Bodrum Antik Tiyatro... Sezen, şarkılarını bir kez daha bu tarihi mekanda sevenleriyle paylaşacak.
Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!