Soluğunuz kesilecek!

Güncelleme Tarihi:

Soluğunuz kesilecek
Oluşturulma Tarihi: Ocak 19, 2004 00:00

İstanbul'da kültür sanat etinlikleri hiç bir zaman azalmıyor. Bahar ayılarından itibaren de bu etinlikler iyice hız kazanacak. İstanbul Kültür Sanat Vakfı'nın yıl içinde düzenleyeceği, sinema, müzik, tiyatro ve caz festivallerine ilişkin ipuçları öyle gösteriyor ki, sanatseverler 2004 yılını kolay kolay unutamayacak. Şimdi festivallerin ön prgramlarına şöyle bir göz atalım: USTA YÖNETMENLERDEN "BLUES " FİLMLERİ Bu yıl 10 ile 25 Nisan tarihleri arasında yapılacak olan 23. Uluslararası İstanbul Film Festivali yaklaşık 180 film ile sanatseverlerin karşısına çıkıyor.   Bu yıl Festival programının en heyecan verici bölümlerden biri "Martin Scorsese Sunar: Blues" olacak. Yapımcılığını ünlü yönetmen Martin Scorsese’in üstlendiği Blues projesi, aralarında Wim Wenders, Clint Eastwood ve Martin Scorsese’nin kendisinin de bulunduğu yedi ünlü yönetmenin blues müziği ile ilgili çektikleri yedi uzun metrajlı filmden oluşuyor.  Blues müziğinin Afrika’dan Chicago’daki müzik stüdyolarına uzanan yolculuğunu ele alan ve birbirinden ünlü blues sanatçılarının da yer aldığı bu filmler : Scorsese'nin Feel Like Going Home'u ile Soul of a Man ( Wim Wenders), The Road to Memphis (Richard Pearce) , Warming by the Devil’s Fire (Charles Burnett) Godfathers and Sons (Marc Levin), Red, White & Blues (Mike Figgis), Piano Blues (Clint Eastwood.)Her yıl dünya sinemasının en yeni ve gözde filmlerinin yer aldığı İstanbul Film Festivali'nin bu yılki bir başka ilginç bölümü de Latin Amerikan Sineması olacak. Festivalde ayrıca Unutulmayan Yönetmenler başlığı altında John Cassavetes’in 8 filmi gösterilecek. Ustalara Saygı bölümündeyse Alman yönetmen Werner Herzog’un Klaus Kinski’yle çektiği beş filmin yanısıra Herzog’un Kinski’yi anlattığı “Sevgili Düşmanım” adlı belgesel yer alacak. Festival’in geleneksel özel gösteriminde ise, bu yıl Cemal Reşit Rey Konser Salonu’nda ünlü Alman ekspresyonist yönetmen Murnau’nun hala sinema tarihinin başyapıtlarından biri olarak kabul edilen 1921 yılı yapımı filmi “Nosferatu” Alman piyanist Eunice Martins’in müziğiyle sunulacak. YES İSTANBUL'DABu yıl 8 ile 18 Temmuz arasında yapılacak olan 11. Uluslararası İstanbul Caz Festivali'nin ağır topu ise ünlü progresif rock grubu Yes. Topluluk,  Jon Anderson, Steve Howe, Rick Wakeman, Chris Squire'ın da bulunduğu kadrosuyla 14 Temmuz tarihinde Cemil Topuzlu Açıkhava Sahnesi’nde İstanbullu hayranlarına unutulmaz bir gece yaşatacak. Festival programında dikkat çeken başka bir proje ise Herbie Hancock, Wayne Shorter, Dave Holland ve Brian Blade’in bir araya geldiği bir all-star projesi olacak.  Caz dünyasının dört usta ismini bir araya getiren ve "Jazz Superband" olarak adlandırılan bu proje, Uluslararası İstanbul Caz Festivali kapsamında 9 Temmuz tarihinde Cemil Topuzlu Açıkhava Sahnesi’nde bir konser verecek. Yaşamları boyunca birlikte çalışmaları olmuş iki büyük sanatçıyı Herbie Hancock ve Wayne Shorter'ı bir kez daha bir araya getiren proje, basta bir başka büyük usta Dave Holland ve davulda Brian Blade ile 2004'ün en iddialı gruplarından biri olacak.KARŞINIZDA ULTIMA VEZİki yılda bir düzenlenen Uluslararası İstanbul Tiyatro Festivali bu yıl 14'üncü yaşını kutluyor. Birbirinden çarpıcı oyunların yeraldığı festival, bu yıl 18 Mayıs ile 4 Haziran tarihleri arasında. Festivalde yer alacak çarpıcı gösterilerden biri Belçika'nın ve dünyanın önemli dans tiyatrosu topluluklarından biri olan Ultima Vez. Koreograf Vim Wanderkeybus'un yorumladığı "Blush"da dansçılar ve aktörler birlikte rol alıyor. Gösterinin müzikleri ise rock besteci/şarkıcısı David Eugene Edwards'a ait. Dans, tiyatro, film ve müziğin iç içe geçtiği yapıt fırtına gibi bir çalışma.  2003'te Pina Bausch'un sakin sularda dolaşan ve iç enerjiyi yansıtan "Nefes" (İstanbul projesi) adlı duyarlı yapıtından sonra 2004'te "Blush" farklı esintilerle buluşturacak seyirciyi.. Festival programında yer alan bir başka kaçırılmaması gereken yapıt ise Japon topluluk Dumb Type…Performans sanatının gerek sahne dili gerekse görsellik ve teknoloji anlamında en üstün örneklerini sergileyen Dumb Type, Atatürk Kültür Merkezi Büyük Salon’da gerçekleştireceği üç gösteri ile İstanbullu sanatseverlerle ilk kez buluşuyor. Bu güne kadar dünyanın belli başlı sanat merkezlerini ve festivallerini dolaşan dinamik topluluk Dumb Type, “Voyage/Yolculuk” adlı son yapıtında; tiyatro, enstalasyon, ışık, hareket, video-art, fotoğraf gibi duygu ve tekniği iç içe geçirerek seyirciye zevkli, düşündürücü ve çarpıcı bir gezi yaşatacak. MAAZEL YÖNETİYOR, PEKİNELLER ÇALIYOR Bu yılki programı “Barok Müzik” teması çerçevesinde hazırlanan 32. Uluslararası İstanbul Müzik Festival, 4 Haziran ile 1 Temmuz tarihlerinde. Festival programında dikkat çeken etkinliklerden biri,  Arturo Toscanini Filarmoni Orkestrası’nın dünyaca ünlü orkestra şefi Lorin Maazel yönetiminde 22 Haziran tarihinde Aya İrini Müzesi’nde vereceği konser olacak . Konserin solistleri İstanbullu sanatseverlerin yakından tanıdığı ve her konserleri büyük ilgiyle karşılanan  Güher ve Süher Pekinel..İlk konserini yine Lorin Maazel ile 2002 Haziran’ında Strasbourg’da veren bu genç orkestra çok titiz bir elemeyle seçilmiş 100 genç virtüöz müzisyenden oluşuyor. Mstislav Rostrpovich, Eliahu Inbal, Vladimir Spivakov gibi diğer büyük şeflerle de çalışan orkestra bugün Avrupa’nın en seçkin orkestralarından biri olarak kabul ediliyor ve tüm konserleri eleştirmenlerce büyük övgüyle karşılanıyor.Festival programında dikkat çeken bir başka isim ise günümüzün en önemli iyanistlerinden biri sayılan Mikhail Pletnev.  Sanatçı, Musorgski’nin “Bir Sergiden Tablolar” adlı yapıtıyla İstanbullu müzikseverlerle buluşacak.  Müzik kariyerine erken yaşlarda başlayan ünlü piyanist Mikhail Pletnev, Avrupa, Asya ve ülkesinin belli başlı müzik merkezleri ve festivallerinde düzenli olarak konserler veriyor. Haitink, Maazel, Chailly, Tennstedt, Järvi, Thielemann ve Giulini gibi çok saygın şeflerle çalışan sanatçıya, kendisinin kurduğu ve uzun yıllar birlikte çaldığı Rusya Ulusal Orkestrası tarafından Onursal Şeflik Unvanı verildi.Festival’de yer alacak çarpıcı gösterilerin bir diğeri de ilk kez İstanbul’a gelecek  olan Nederlands Dans Theater.. Hollanda’nın en önemli dans tiyatrosu topluluklarından biri olan Nederlands Dans Theater’ın 30 kişilik ana dansçı grubundan oluşan Netherlands Dans Theatre I, Atatürk Kültür Merkezi’nde iki akşam üst üste İstanbullu seyircilerle buluşuyor.  Topluluk, dünyaca ünlü kareograflar Jirí Kylián ve Johan Inger’ın yorumladığı “Sinfonietta”, “Walking Mad” ve “Wings of Wax” adlı yapıtlarla izleyicilerin karşısına çıkacak. 1959 yılında geleneksel çizgideki eski Hollanda Balesi’nin 18 üyesi tarafından yeni dans biçimleri ve tekniklerini keşfetmek amacıyla kurulan Nederlands Dans Theater bugün dünyanın en yenilikçi ve dinamik dans topluluklarından biri olarak kabul ediliyor.  İstanbullu müzikseverler İtalya, İspanya ve İngiltere başta olmak üzere seçkin oda orkestraları ve solistlerin Barok dönem odaklı programlarıyla bir Festival sezonunu daha renkli ve canlı geçirecek. Geçtiğimiz yıl değişik mekânlardaki unutulmaz konserlerle renklenen Festival, bu yıl da aralarında Kariye Müzesi, Bulgar Kilisesi ve Yıldız Sarayı Silahhane Binası’nın da bulunduğu yeni konser mekânlarıyla klasik müzik dolu günlere hazırlanıyor.DÜNYA SANATINDAN SEÇKİN İSİMLER 2005 sonbaharında yine dünyanın dört bir yanından çağdaş sanatın ileri gelenlerini İstanbul’da buluşturacak olan Uluslararası İstanbul Bienali’nin küratörü ve kavramsal çerçevesi 2004 yılı içinde açıklanacak.İstanbul Festivalleri ile ilgili bilgi için : www.istfest.org
Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!