Romantika başlıyor

Hikaye ve projesi Türker inanoğlu'na ait olan "Romantika"da, Zeki Alasya, Melek Baykal, Çağla Şıkel, Özgür Çevik ve Tarık Pabuçcuoğlu başrolde.Hikaye ve projesi Türker İnanoğlu’na ait olan, senaryosunu Resul Ertaş ile Yaşar Arak’ın yazdığı, müziklerini Cengiz Onural ve Bora Ebeoğlu’nun, dekorunu ise Ali Cem Köroğlu’nun hazırladığı "Romantika" birkaç gün sonra izleyici karşısına çıkacak. Koreografisini Tan Sağtürk’ün yaptığı müzikalde Zeki Alasya, Melek Baykal, Çağla Şıkel, Özgür Çevik, Tarık Pabuçcuoğlu, Ozan Ayhan, Şeyla Halis, Suat Sungur, Engin Akyürek, Sema Aybars, Ümit Yesin, Veysel Diker, Yeşim Gül, Serhan Arslan, Buket Dereoğlu, Erdem Baş, Ali İpin, Sinem Ergin, Alona Atamer ve Okan Tangücü rol alıyor. İşte oyunun provalarında görüştüğümüz dört başrol oyuncusunun dilinden "Romantika"ya dair son gelişmeler...

Melek Baykal (Zarife): Bizim hastalanmak gibi bir lüksümüz yok

Geçen yıl oyunumuza ara vermek zorunda kalmıştık, çünkü bel fıtığı sorunum vardı. Bu rahatsızlığım sebebiyle pek çok yerdeki turnemizi de iptal ettik. Bu arada "Görgüsüzler" adlı diziye başlamıştık, o da yayından kalktı. Yine de bu projeler sayesinde anladık ki Türk seyircisi Romanlar’ı çok seviyor. Biz de aynı coşkuyu burada devam ettirelim dedik. Ve yeniden "Romantika"nın hazırlıklarına başladık.

Projenin içeriği gereği burada hepimiz çok hareketliyiz. Özellikle de benim canlandırdığım Zarife. Buna rağmen gördüğünüz gibi bizlerin hastalanma lüksü bile yok. Kendimize çok dikkat etmek durumundayız, yoksa her şey biter.

ZARİFE: Çöplüktepe’nin eli maşalı kraliçesi. Tek derdi kızı Güllü’nün şarkıcı olup fakirlikten kurtulması.

Zeki Alasya (Peyami): Romantika’daki rol değişimi bana iyi geldi

"Romantika"da yeni dönemde bir rol değişikliği söz konusu... Önceden ben komiseri oynuyordum, şimdi o rolde Suat Sungur var. Bense takdimci Peyami’yim, bu zengin ailenin uşağı rolündeyim. Zaten "Cennet Mahallesi"nde dört yıl boyunca komiserdim. "Romantika"nın ilk bölümünde de komiser olarak izleyici karşısına çıktım, ama açıkçası artık sıkılmıştım. Yani bu rol değişikliği benim için iyi oldu.

"Müzikaller ve müzikli oyunlar çok önemli. Kaç yıldır çok tutan bir müzikal projesi çıkmadı. Önce çok iyi başlanıyor, sonra beklenen, umulan seyirciyi bulamıyorlar. Biz de bu gerçeği düşündük ve kendimizce bir çözüm yolu bulduk: Bu

sene biz bu müzikli oyunumuzun biletlerini ciddi bir indirimle satacağız. Yeter ki 2200 kişilik şu salonu dolduralım.

Ben açıkçası bu salona baktığım zaman şunu düşünüyorum: Böyle bir salonda Devekuşu Kabare oynamalıydı! Bu olmayacak anlamına da gelmiyor gerçi... Belki önümüzdeki mevsim başı bir Zeki Alasya-Metin Akpınar prodüksiyonu seyredebilirsiniz. Sanırım o da bir müzikal olacak. Biz 1992’den beri müzikal sahnelemedik, 10 yıldır birlikte dizi de yapmıyorduk. Baktık ki birlikte olmayı özlemişiz. Bunun dışında mart ayının ikinci haftası "Sacayağı/ Hayattan Korkma" filmimiz vizyona girecek. "Güle Güle" tadında bir film bu... Ancak bir filmin iyi iş yapabilmesi için belli kuralları yerine getirmek lazım. Bunların başında da promosyon ve reklam geliyor. Reklam yapacaklar mı, bilmiyorum.

PEYAMİ: Şemsizadeler’in iyi kalpli, yardımsever uşağıdır. Yiğit’in Güllü’ye kavuşması için elinden geleni yapar.

Çağla Şıkel (Güllü): Artık dil çekingenliğimden kurtuldum

Ben bale eğitimi aldım ve "Romantika"da da okul dönemindeki birikimlerimi sahneye taşıma avantajını yaşıyorum. Ama tabii eskiden sadece dansı, yani beden dilini kullanıyordum, şimdi ise işe sözler de dahil oldu.

Bu, ilk dönemlerde bir çekingenlik yaratıyor kişide... Duruşumda bir problem olmasa da özellikle dil konusunda çekingenlik yaşıyordum. Ekibin desteğiyle sonunda bu sorunu yendim.

Dizide Sultan’dım, burada Güllü’yüm... "Cennet Mahallesi"nde Ferhat, yani Alişan vardı. Burada ise Yiğit, yani Özgür Çevik. Güllü ve Yiğit karakterleri çok uydu, ama yine de Ferhat’ın ve "Cennet Mahallesi"nin benim için önemi başkadır.

GÜLLÜ: Çöplüktepe’nin en güzel kızıdır. Derdi assolist olmak, bu yoksul hayattan kurtulmaktır. Tabii Şemsizadeler’in oğlu Yiğit’i tanıyıncaya kadar. Aşka düşen Güllü için artık bir tek Yiğit vardır.

Özgür Çevik (Yiğit): İmkansız aşkları herkes seviyor

Yiğit, zengin ailenin sözüm ona Amerika’da okumuş çocuğu... Müzikal yapmak istiyor aslında ve yandaşı Peyami onu çingene mahallesine götürüyor. Orada Güllü’ye aşık oluyor. Bu imkansız bir aşk. Çok geçmeden çatışmalar başlıyor.

Daha önce rol aldığım "Yabancı Damat" dizisinde de böyle bir ulaşamamazlık vardı. Orada da Gaziantepli bir kıza tutulan Yunan gencini canlandırıyordum. Bu

tüm dünyada ilgi çeken, takip edilen, reytingi olan bir konu, üstelik gerçek hayatta benzerlerine rastlamak mümkün... Dolayısıyla hemen herkesin hoşuna gidiyor.

Ben bu çalışmadan çok keyif aldım.  Ama yaşadığım bir burukluk var. İlk üç oyundan sonra albüm hazırlığı için Amerika’ya gideceğim.

YİĞİT: Sosyete ailesi Şemsizadeler’in oğludur. Ailesi onu Harvard’da ekonomi tahsilinde sanırken, o gizlice Broadway’deki müzikallerde çalışır. Şimdi tek amacı bir müzikal sahnelemektir. Ama Güllü’yü görünce her şeyi unutur.