Patlama yapın, AB ve IMF’den emir almayın
Güncelleme Tarihi:
Hanife BAŞ
Oluşturulma Tarihi: Haziran 07, 2007 00:00
Türkiye’de ekonominin istikrarlı hale getirildiğini belirten Johns Hopkins Üniversitesi Uygulamalı Ekonomi Profesörü Steve Hanke, "Şu anda, Türkiye için büyük patlama yapma zamanı. Bu patlama yapılırsa Türkiye pazarlık yapma konumuna gelir, IMF ve AB’den emirler almak zorunda kalmaz. Eğer büyük patlama yapılmazsa, emir almaya devam edersiniz" dedi.
PİYASADAKİ dalgalanmaları tahmin ederek, bu konuda Türkiye’yi uyarmasıyla tanınan Johns Hopkins Üniversitesi Uygulamalı Ekonomi Profesörü Steve Hanke, Türkiye’de ekonominin istikrarlı hale getirildiğini söylerken, "Türkiye için zaman reformlarda büyük patlama yapma zamanı" dedi. Bunun Türkiye için büyük bir farklılık yaratacağını kaydedin Prof. Hanke, "Bu da Türkiye’nin pazarlık gücünü artırır, kartlarını daha güçlü tutmasını sağlar. Türkiye, Uluslararası Para Fonu (IMF) ve Avrupa Birliği’nden (AB) emirler almak zorunda kalmaz. Eğer büyük patlama yapılmazsa, her zaman emirler alınmaya devam edilecek" diye konuştu.
DIŞ ETKENLERE KARŞI KIRILGAN:
Dünya ekonomilerine yön veren dış etkenlerin bundan sonra olumlu olmayacağını da iddia eden Steve Hanke, dış etkenlerin kötüleşmesinden en çok etkilenecek ülkenin Türkiye olacağı mesajını verdi. Hanke, şunları söyledi: "Türkiye ekonomisinin dış faktörlerin iyi olmasından yararlandı. 2001 krizinden itibaren dış ortam son derece iyiydi. İçerde de bütçede mali düzenlemeler yapıldı. Doğrudan yabancı sermayeye öncülük yapan özelleştirmeler oldu. Bütün bunlar Türk ekonomisini patlattı. Ama ileride, dış faktörlerin bu kadar iyi kalması imkansız. ABD’nin resesyona girmesi, Çin borsasının düşmesi gibi dış etkenlerden, bütün gelişmekte olan ülkeler arasında en kötü etkilenecek ülkeler arasında Türkiye yer alacak. Çünkü, Türkiye dışardan gelecek etki ve değişimlere karşı çok kırılgan."
İŞGÜCÜ PİYASASINI DÜZELTİN:
Daha önce Türkiye’de yaptığı konuşmalarda cari açığı Türkiye için önemli sorunlardan biri olarak gören Steve Hanke, bu kez cari açığı Türkiye’nin en büyük sorunu olarak görmediğini kaydetti. Hanke, sözlerini şöyle sürdürdü: "Cari açığın büyük bir sorun olduğunu düşünmüyorum. Şu anda Türkiye için en büyük sorun, işgücü piyasasına yönelik altyapı değişikliklerinin uzun vadede yapılabilmesi. Çok yüksek ve karmaşık vergiler ve regülasyonlar var. YTL hala çok değerli. Bu beni bugün rahatsız etmiyor. Eğer Çin Borsası çökerse, ABD resesyona girerse, o zaman YTL’de bir düzeltme yapılmalı derim. Enflasyon hedeflemesi Türkiye için sürdürülebilir değil. Bunun kanıtı, reel faiz oranlarının yüksekliği."
Ekonomi iyi gidiyorsa iktidar partisi oy alır
TÜRKİYE’deki genel seçimlere ilişkin tahminde de bulunan Steve Hanke, "Genelde ekonomi iyi gidiyor. Ekonominin patlaması AKP’nin seçimlerden iyi sonuç almasını doğurabilir. Bir ülkede normalde ekonomi iyiyse, iktidardaki parti oy alır. AKP’nin ekonomi nedeniyle iyi sonuç almasını bekliyorum" dedi.
Enflasyonda Brezilya tuzağına düşebilirsiniz
ENFLASYONLA mücadele için değerli YTL ve yüksek faizin gerekliliğini söylemekle birlikte, bu durumda da ekonomik potansiyellerin iyi değerlendirilememesi gibi bir sorun yaşanabileceğine dikkat çeken Steve Hanke, bu kısır döngüyü şöyle anlattı: "Şu anda faiz oranları yüzde 18’lerde. Türkiye’nin ekonomik büyüme potansiyeli ise yüzde 7. Enflasyonla mücadele için reel faiz oranları, bu rakamdan daha yüksek olmalı. Yoksa ekonomi açısından bu sürdürülemez. Bunun anlamı da hayal kırıklığı yaşayacaksınız. Bu Brezilya’nın da büyük sorunu. Orda da, faiz oranı çok fazla olduğu için, ekonomik hedeflere ulaşılamıyor. Türkiye gibi ülkelerde bunun anlamı enflasyon hedeflemesine ulaşılamaması. Bunu karşılamanın tek yolu daha yüksek reel faiz oranlarına ve daha yüksek değerli YTL’ye sahip olmak. Bu şekilde ekonomi üzerinde baskı yaratılır ve her şey çöker. Birkaç yılda kendinizi, Brezilya tuzağında bulursunuz. Enflasyon hedeflemesine yakın olmak yüksek faiz trendini besleyecek. Bu da, kendi ekonomi potansiyelinize ulaşamamanız olacak. Bu bir kısır döngü."
Kuzey Irak’a müdahale ekonomiyi olumsuz etkiler
JOHNN Hopkins Üniversitesi Uygulamalı Ekonomi Profesörü Hanke, Türkiye’nin PKK’yla mücadele etmek için Kuzey Irak’a girme olasılığını, "belirsiz dış faktörler bölümünde" bölümünde değerlendirirken, şunları söyledi: "ABD, Irak’ta bir sürü soruna neden oldu. Türkiye için yarattığı sorun Kürtlerle oldu. Bir savaş başlattığınızda, ne yapacağınızı ve sonuçlarının ne olacağını bilemezsiniz. Ama bu müdahalenin ekonomi üzerinde sorun yaratacağını görmek için dahi olmak gerekmiyor."
DIŞ ETKENLERE KARŞI KIRILGAN:
Dünya ekonomilerine yön veren dış etkenlerin bundan sonra olumlu olmayacağını da iddia eden Steve Hanke, dış etkenlerin kötüleşmesinden en çok etkilenecek ülkenin Türkiye olacağı mesajını verdi. Hanke, şunları söyledi: "Türkiye ekonomisinin dış faktörlerin iyi olmasından yararlandı. 2001 krizinden itibaren dış ortam son derece iyiydi. İçerde de bütçede mali düzenlemeler yapıldı. Doğrudan yabancı sermayeye öncülük yapan özelleştirmeler oldu. Bütün bunlar Türk ekonomisini patlattı. Ama ileride, dış faktörlerin bu kadar iyi kalması imkansız. ABD’nin resesyona girmesi, Çin borsasının düşmesi gibi dış etkenlerden, bütün gelişmekte olan ülkeler arasında en kötü etkilenecek ülkeler arasında Türkiye yer alacak. Çünkü, Türkiye dışardan gelecek etki ve değişimlere karşı çok kırılgan."
İŞGÜCÜ PİYASASINI DÜZELTİN:
Daha önce Türkiye’de yaptığı konuşmalarda cari açığı Türkiye için önemli sorunlardan biri olarak gören Steve Hanke, bu kez cari açığı Türkiye’nin en büyük sorunu olarak görmediğini kaydetti. Hanke, sözlerini şöyle sürdürdü: "Cari açığın büyük bir sorun olduğunu düşünmüyorum. Şu anda Türkiye için en büyük sorun, işgücü piyasasına yönelik altyapı değişikliklerinin uzun vadede yapılabilmesi. Çok yüksek ve karmaşık vergiler ve regülasyonlar var. YTL hala çok değerli. Bu beni bugün rahatsız etmiyor. Eğer Çin Borsası çökerse, ABD resesyona girerse, o zaman YTL’de bir düzeltme yapılmalı derim. Enflasyon hedeflemesi Türkiye için sürdürülebilir değil. Bunun kanıtı, reel faiz oranlarının yüksekliği."
Ekonomi iyi gidiyorsa iktidar partisi oy alır
TÜRKİYE’deki genel seçimlere ilişkin tahminde de bulunan Steve Hanke, "Genelde ekonomi iyi gidiyor. Ekonominin patlaması AKP’nin seçimlerden iyi sonuç almasını doğurabilir. Bir ülkede normalde ekonomi iyiyse, iktidardaki parti oy alır. AKP’nin ekonomi nedeniyle iyi sonuç almasını bekliyorum" dedi.
Enflasyonda Brezilya tuzağına düşebilirsiniz
ENFLASYONLA mücadele için değerli YTL ve yüksek faizin gerekliliğini söylemekle birlikte, bu durumda da ekonomik potansiyellerin iyi değerlendirilememesi gibi bir sorun yaşanabileceğine dikkat çeken Steve Hanke, bu kısır döngüyü şöyle anlattı: "Şu anda faiz oranları yüzde 18’lerde. Türkiye’nin ekonomik büyüme potansiyeli ise yüzde 7. Enflasyonla mücadele için reel faiz oranları, bu rakamdan daha yüksek olmalı. Yoksa ekonomi açısından bu sürdürülemez. Bunun anlamı da hayal kırıklığı yaşayacaksınız. Bu Brezilya’nın da büyük sorunu. Orda da, faiz oranı çok fazla olduğu için, ekonomik hedeflere ulaşılamıyor. Türkiye gibi ülkelerde bunun anlamı enflasyon hedeflemesine ulaşılamaması. Bunu karşılamanın tek yolu daha yüksek reel faiz oranlarına ve daha yüksek değerli YTL’ye sahip olmak. Bu şekilde ekonomi üzerinde baskı yaratılır ve her şey çöker. Birkaç yılda kendinizi, Brezilya tuzağında bulursunuz. Enflasyon hedeflemesine yakın olmak yüksek faiz trendini besleyecek. Bu da, kendi ekonomi potansiyelinize ulaşamamanız olacak. Bu bir kısır döngü."
Kuzey Irak’a müdahale ekonomiyi olumsuz etkiler
JOHNN Hopkins Üniversitesi Uygulamalı Ekonomi Profesörü Hanke, Türkiye’nin PKK’yla mücadele etmek için Kuzey Irak’a girme olasılığını, "belirsiz dış faktörler bölümünde" bölümünde değerlendirirken, şunları söyledi: "ABD, Irak’ta bir sürü soruna neden oldu. Türkiye için yarattığı sorun Kürtlerle oldu. Bir savaş başlattığınızda, ne yapacağınızı ve sonuçlarının ne olacağını bilemezsiniz. Ama bu müdahalenin ekonomi üzerinde sorun yaratacağını görmek için dahi olmak gerekmiyor."