Özgürlükleri şarkılarında saklı

Güncelleme Tarihi:

Özgürlükleri şarkılarında saklı
Oluşturulma Tarihi: Ağustos 10, 2012 23:49

Aileleri ya da kendileri Türkiye ve Ermenistan’dan Fransa’ya göç etmiş beş kişi kurdu ‘Papier d’Armenies’yi. Yıllardır sahnelerde sürdürdükleri müzik hayatlarını sonunda albüme dönüştürdüler. Grubun ismiyle aynı adı taşıyan, Eterna Müzik’ten çıkan albümde ekibin hayatını ve ruhunu yansıtan Ermeni ve Türk ezgileri dikkat çekiyor.

Haberin Devamı

BULUŞMA NOKTASI FRANSA OLDU

Geleneksel ve özgünü harmanladıkları müzikleriyle tanınan ‘Papier d’Armenies’, beş kişiden oluşuyor. Fransa’da doğan solistleri Dan Gharibian, aynı zamanda buzuki ve gitar çalıyor. Ailesinin bir kısmı, 1920’de Harput’tan Fransa’ya göçtü. Diğer kısmıysa İtalya’dan gitti. Kendisi aynı zamanda tanınmış Fransız grubu Bratsch’ın da kurucusu. Çocukluğu Yunan, Ermeni, Türk, Zigan ve Rus müzikleri dinleyerek geçti. Dan Gharibian’nın kızı Macha da müziği seçmiş. O da zaman zaman gruba solistlik yapıyor. Bu albüm onun için ilk değil. Daha önce üyesi olduğu My Triplet grubuyla da bir albümü var. Ayrıca film ve tiyatro eserleri için de beste yapıyor.

Grubun akordeoncusu Aret Dederyan. Türkiye doğumlu. 1980’lerde Fransa’ya göçmüş. Dan Gharibian’la 1990’larda tanıştı. Paris’te bir Ermeni topluluğu için beraber çaldılar. Grupta kemençedeyse Gerard Carcian var. Ailesi Türkiye’den Fransa’ya göç edenlerden. Altı yaşındayken keman çalmaya başlayan Gerard, 20’lerinde kemençeyi keşfedince keman çalmayı bıraktı. Tarz olarak da geleneksele ve halk müziğine yöneldi.
Grupta geleneksel bir Ermeni çalgısı olan ‘doudou’yu çalan Pat Koussiguan, her ne kadar albümün hazırlık aşamasında ekiple olsa da aslında gruptan birkaç yıl önce ayrıldı. Şimdilerde onun yerine Araik Bartikyan doudou çalıyor.

Haberin Devamı

İSİMLERİ TARİHE BİR GÖNDERME

İsmimizdeki ‘Papiers’, Fransızcada kimlik belgeleri anlamına geliyor. Ermenilerin kimlik belgelerine 1915 yılında el konuldu. Ermeni kültürü farklı farklıdır. Halep’teki bir Ermeni Los Angeles’taki Ermeni’den daha farklı özelliklere sahiptir. Ama William Saroyan’ın söylediği gibi “İki Ermeni bir araya geldiği zaman bir Ermeni yeniden yaratılır.” Bu cümle, var olan bütün insanları ilgilendirebilir. Fransa’da da bunu çoklu biçimlerde yazıyoruz. Bugün her şeyin değiştiği, karıştığı, büyüdüğü 21. yüzyılda her birimizde Ermeni olmanın duyusu var. Son olarak Fransa’da Ermeni Kilisesi’nin bilindik kokusunu yeniden üretmek isteyen Fransız kimyager, ‘papier d’Armenie’ isimli tütsüyü 19. yüzyılın sonlarında yapmıştı. Böylece bu isim birden çok anlam ifade ediyor ve biz de bunu CD kitabımızda açıklamaya çalışıyoruz.

Haberin Devamı

ÜÇ KÜLTÜRÜ DE YANSITAN TÜRKÜ
Sarı Gelin

Sarı Gelin türküsü, Türk ve Ermeniler’in ortak bir noktası olan güzel bir şarkı ve çok seviyoruz. Kürtler de bu şarkıyı söylüyor. Gelenekseldir ve çok uzun zamandır çalıyoruz. Albümümüzü yaparken çoğu müzisyen tarafından söylenen bu şarkıya ikinci bir nefes vererek farklı tatlar bulmak istedik.

ESİN KAYNAĞIMIZ HAYAT HİKÂYELERİMİZ

Müziğimiz, tesiri altında kaldığımız şeylerin ve doğduğumuz yerlerin karışımı. Bu grupta Fransa’da doğan üç kişiyiz (Dan Gharibian, Gerard Carcian, Macha Gharbian). Kültürümüz, Doğu ve Batı müziklerinin karışımıyla harmanlanıyor. Hepimiz Ermenice konuşuyoruz. Rebetiko ‘Blues’ bizim bir parçamızdır. Rebetiko, kaynağını Yahudilerin, Ermenilerin, Türklerin, Yunanlıların, Ziganların yaşam mahallerinden alır. Paris’teki Dan Gharibian’dan İstanbul’daki Aret Dederyan’a hepimiz bu müziği dinlediğimiz için bizim ilhamımızın büyük bir parçası.
Bu yüzden aynı zamanda müziğimiz kendi özgürlüğümüzü anlatıyor. Bu demektir ki, kendi sınırlarımızın dışına çıkabiliriz. Türkçe, Ermenice, Yunanca şarkılarımızı söyleyebiliriz; fakat bunu basitleştirmek için kendi yolumuzda geleneksel müzik çalıyoruz. İlhamımız aynı zamanda, kendi hikâyesini takip eden kişinin ilhamıyla harmanlanıyor. Mesela Aret İstanbul’daydı fakat uzun zaman Gürcistanlı müzisyenlerle çaldı. Dan da uzun yıllar Paris’te Rus Çingenelerle ve Yunan müzisyenlerle çaldığı için bu konudaki repertuvarı çok iyi. Macha ise klasik müzik üzerine çalıştığı için müzik ve özel mesajlar içeren eski şarkılar üzerine düzenlemeler yapıyor.

Haberin Devamı

Biz her zaman farklı müzikler dinlemeyi severiz. Tabii ki, kimse birden fazla şeyi yapmak zorunda olduğumuzu söyleyemez. Ama biz; yemekte sucuğu, pastırmayı, kuskusu beğeniyoruz. Bu müzikte de böyle, tatları ve türleri birbiri içinde karıştırmayı seviyoruz.

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!