Onların yaptıkları resimler taşınamaz

Güncelleme Tarihi:

Onların yaptıkları resimler taşınamaz
OluÅŸturulma Tarihi: Åžubat 07, 2004 00:00

Ä°stanbul Ãœniversitesi'ne Vezneciler yönünden gelenleri ya da CerrahpaÅŸa Tıp Fakültesi'ne Dekanlık kapısından girenleri rengarenk duvarlar karşılıyor. Duvart Sanat Mahsulleri tarafından gerçekleÅŸtirilen duvar resimleri, ÅŸehri herkesin girebileceÄŸi büyük bir sanat galerisine çeviriyor.Duvart, 1998 yılında öğrencilerin ‘‘nefes alabildiÄŸimiz yer’’ diye tanımladıkları Ä°stanbul Ãœniversitesi Öğrenci Kültür Merkezi'nde kuruldu. Ä°lk olarak üniversitenin Beyazıt kampusunun duvarlarına resim yapmaya baÅŸladılar. Amatör ruhla hareket eden Duvart ressamlarından Yusuf Alper Çakır duvar resimleri yapmaya nasıl baÅŸladığını şöyle anlatıyor:‘‘Üniversiteye giderken bir grup öğrencinin duvarlara resim yaptığını gördüm. Ben de sizinle yapabilir miyim, diye sordum. Olur, dediler ve elime bir fırça verdiler. Fırçayı bir daha elimden bırakmadım. Hatta o gün derse bile girmedim.’’ Çakır, var olan resim tutkusunun önüne geçememiÅŸ ve tekrar sınavlara hazırlanıp Mimar Sinan Ãœniversitesi Resim Bölümü'ne girmiÅŸ.ÃœNÄ°VERSÄ°TEYE ÇİÇEK BÖCEK ÇİZDÄ°LERÄ°stanbul Ãœniversitesi Resim Kulübü bünyesinde olsalar da Duvart aslında yedi kiÅŸiden oluÅŸan profesyonel bir ekip. Amatör öğrencilerle birlikte sayıları 10-15'e çıkabiliyor. Ä°stendiÄŸi takdirde ev ve iÅŸyerlerinin iç ve dış duvarlarına da resimler yapan grubun menajeri Ali Yıldırım: ‘‘Yerin ve zamanın ruhuna uygun resimler yapıyoruz. Bizim imza defterlerimiz yok. Bu yüzden özellikle dış mekanlar için resim yaparken aldığımız tepki ve öneriler bizi yönlendirebiliyor. Özel mekanlar için fikir oluÅŸtururken de önerileri dikkate alıyoruz.’’ ÖrneÄŸin CerrahpaÅŸa Tıp Fakültesi Çocuk SaÄŸlığı ve Hastalıkları KliniÄŸi'nde resim yaparken pedagoglardan, psikologlardan ve Theodora Çocuk Hizmetleri Vakfı'ndan görüş almışlar. CerrahpaÅŸa'nın giriÅŸ duvarlarını yapmadan önce bir hafta kütüphanede anatomi çalışmışlar. Ama yönetim ‘‘İnsanların hastalıklarını unutacakları türden çiçek ve hayvan resimleri’’ isteyince bu sefer de Eczacılık Fakültesi hocalarından farklı bitki çeÅŸitleri konusunda yardım almışlar. ÇIPLAK DUVAR PSÄ°KOLOJÄ° BOZARBir insanın uzun süre boÅŸ ve kirli bir duvara bakması halinde psikolojisinin bozulacağını söyleyen Yusuf Alper Çakır, ‘‘Tuvale resim yaptığınızda eserinizi yalnızca belirli sayıda insan görüyor. Oysa duvar resimleriyle alışveriÅŸe giden insanlara bile ulaÅŸma ÅŸansınız var’’ diyor.Duvart ressamları dış mekanlara resim yapmak için yaz aylarını bekliyor. Uzun süre dayanan akrilik boya tercih ediyorlar ve resimlerin üzerine zaman zaman koruyucu sürüyorlar. Çocukların bulunduÄŸu mekanlarda özellikle zararı azaltacak koruyuculara ihtiyaç duyuyorlar. Çabalara raÄŸmen özellikle dış mekan resimleri zamanla yıpranabiliyor. Çakır, yıpranma konusunda iyimser: ‘‘Bazen bir parça kopuyor siz onu yeniden boyayarak baÅŸka bir ÅŸeye dönüştürüyorsunuz. Böylece resim yenileniyor, yani yaşıyor.’’Bir de dış duvarlardaki resimlere zarar verenler var. Ama gözlemleri insanların resim yapılmış duvara daha saygılı davrandıkları yönünde. Mesela resimli alanlara daha az ilan yapıştırılıyormuÅŸ.Artık çevrelerinde gördükleri her boÅŸ ve çirkin duvara resim yapmak istediklerini belirten Duvart ressamlarının Ä°stanbul için pek çok projesi var. Çevreyi güzelleÅŸtirmek için finansal destek bekliyorlar. Onlar hakkında daha fazla bilgi edinmek için www.duvart.com adresini ziyaret edebilirsiniz.Hürriyet zor bir çalışma alanıydıHürriyet Medya Towers'ta çalışırken önceleri çok zorlanmışlar. Çünkü, ‘‘Gazeteciler zor bir hedef kitle’’ymiÅŸ. Bu yüzden Hürriyet'te herkesin kendine göre yorumlayabileceÄŸi soyut figürleri tercih etmiÅŸler. Gazetenin hızlı sirkülasyonunu anlatabilmek için de canlı renkler kullanmışlar. Sevilmeyen renkleri deÄŸiÅŸtirmiÅŸler. Bir duvara da içi boÅŸ bırakılan bir kuÅŸak yapmışlar. Orası tarihe ve ustalara saygı duvarı olsun diye...HANGÄ° DUVARLARI BOYADILAR?n Ä°stanbul Ãœniversitesi Öğrenci Kültür Merkezin Ä°letiÅŸim Fakültesi, Ä°ktisat Fakültesin CerrahpaÅŸa Tıp Fakültesi, Alkom (Anaokulu ve EÄŸitim Kurumu)n Edirne'nin Enez ilçesindeki Ä°.Ãœ. Sosyal Tesisleri ve Beyazıt Ä°lköğretim Okulun Berzah, Ayraks adlı kafelerin iç duvarları (BeyoÄŸlu)n Dansorium (Dans Okulu iç duvarları) n CerrahpaÅŸa Tıp Fakültesi Öğrenci Kantinin Ä°.Ãœ. Öğrenci Kültür Merkezi Fuayesi idare katın Hürriyet Medya Towers binasının içi BaÄŸcıklı ayakkabı nasıl aÄŸlayan yunusa dönüştün Öğrenci taşıyan bir servis yanımızda durdu. Servis ÅŸoförü inip ne yaptığımızı sordu. ‘‘Figüratif çalışıyoruz’’ dedik. Åžoför, anladım anlamında ‘‘Haaa’’ diyerek uzaklaÅŸtı. O sırada ne anladığını bilmiyoruz tabii.n Bir keresinde de iki kadın durdu, çizilen aÄŸlayan yunustan çok etkilendiklerini falan söyleyip, kahve falı bakar gibi resmi yorumlamaya baÅŸladılar. Kadınların aÄŸlayan yunus olarak yorumladıkları figür aslında baÄŸcıklı bir ayakkabıydı, ama çalışmanın sonunda yunusa dönüştü.n CerrahpaÅŸa'nın duvarına çizdiÄŸimiz birebir boydaki kaplan da bir köpeÄŸi çok kızdırdı, sahibi köpeÄŸi zor zaptetti.n Çoban ve koyun resimleri çizmemizi isteyenler çok, ne de olsa herkes duvarda kendi kültürünü görmek istiyor. Â
Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!