Kemal Derviş için yol ayrımı yaklaşıyor

Beklenen senaryo gerçekleşiyor. Derviş’in popülaritesi giderek azalıyor. Eski pırıltısı yok. Derviş, ya iyi bir teknokrat olarak kalacak veya şansını siyasette deneyecek. Ancak, özel sektörün aradığı yeni “lider” listesinde alt sıralara düşmeye başladı.Bundan 3-4 ay öncesini hatırlayın.Kemal Derviş toplumda “kurtarıcı” olarak niteleniyordu.Alıştığımızın dışında bir insandı.Son derece kibar, mütevazi, sempatik, doğruları açık ve net şekilde anlatan, tertemiz bir Türkçe, nefis birkaç yabancı dil konuşan, ne yaptığını bilen bir beyaz Türk’tü.Kısa sürede, toplumun yıllardır hasret duyduğu yeni ve genç bir “lider” konumuna geldi. Kemal Derviş’i saflarına alacak olan partinin, önümüzdeki seçimde büyük güç kazanacağı konuşuluyordu.Bugünde yukarıda saydığım kalitelerinin büyük bölümü aynen geçerli. Ancak, aradan geçen sürede, reyting’i düşmeye, popülaritesi inmeye, eski pırıltısı azalmaya başladı. Koşullar, Derviş’in eski inandırıcılığını, kamuyounun gözünde eritti.Aslında bu noktaya gelmesi doğal sayılmalı.Kamuoyu, beyaz atın üstünde gelen bu prensten tılsımlı değneğini kullanıp herşeyi, kısa sürede rayına oturtmasını, ülkeyi krizden çıkartmasını bekledi. İstendiği kadar bu işin uzun süreli olduğu söylensin, Türk toplumunun sabırsızlığı malum.Kimse tılsımlı değneğin Derviş’ten çok, koalisyon liderlerinin elinde olduğu ve çözümün tüm hükümette bulunduğu gerçeğini görmek istemedi. Her kesimin, birbiriyle çelişen beklentileri vardı. Bu beklentilerine kavuşamayınca, Derviş’e soğudular.Koalisyon ortakları, Derviş’in bu yükselen yıldızından korktukları için çok usta bir oyun oynadılar. Bir yandan, geri plana çekilip herşeye Derviş’in karar verdiği izlenimini yaydılar, aynı anda da arka planda ipleri ellerinde tuttular. Kamuoyuna, Derviş’in ileri sürüldüğü gibi “bulunmaz hint kumaşı olmadığını” fısıldadılar. Medya’ya, Derviş’in olumsuz yönleri, çarpıtılmış olaylar sızdırıldı. Atılması gereken bazı adımlarda ayak sürüyerek programın aksamasına neden oldular.Sonunda, istediklerinden önemli bir bölümünü elde ettiler. Kemal Derviş’in kamuoyundaki pırıltısını matlaştırdılar.KEMAL DERVİŞ’İN HİÇ Mİ HATASI YOKTU?Bugünkü noktaya gelinmesinde Kemal Derviş’in bazı tutumları da mutlaka rol oynamıştır.Bilmediği, alışması son derece güç olan siyaset dünyasının gizli kurallarına tam uyum gösteremedi. Kişiliğinden kaynaklanan nedenlerle, liderlere yalakalık yapamadı.Onun için ortada, Türkiye’yi krizden kurtarmaya yönelik bir program vardı ve katıksız uygulamak gerekiyordu. Türk kamuoyunun alıştığı gibi, her kapısını çalan heyete, sonradan tutamayacağını bildiği sözler vermedi. Etrafa çiçek dağıtmadı.Türk bürokrasisi ve medya’sının alıştığı sırt sıvazlama, nabza göre şerbet verme yollarını kullanmadı. Kendi bürokrat ve medya çevresini oluşturmadı.Kısacası Türk politikacısı gibi davranmadı.“LİDERLİK” VASFI GÖLGELENDİ...Kemal Derviş, önce özel sektörün gözünde, giderek de kamuoyunda, ilk dönemlerdeki “lider olabilecek adam” nitelemesini kaybetme aşamasında.Birkaç ay öncesine kadar, “DSP’nin başına geçse, partiyi uçurur” veya “ANAP’ı ancak Derviş kurtarır” şeklindeki sözler, artık giderek daha az duyuluyor. Kemal Derviş’in performansında siyasi liderlik unsururun pek görülmediği, teknokrat yanının ağır bastığı ileri sürülüyor.Kapalı kapılar arkasında yeni bir siyasi oluşum ve yeni bir lider arayan özel sektörün adaylar listesinin baş sıralarında değil. Çok iyi bir “ekonomi Çar’ı” veya harika bir “ikinci adam” konumunda görülüyor. Liderlik statüsü ve toplumun kalbindeki yeni lider konumu giderek siliniyor.İşte bu açılardan bakılırsa, Kemal Derviş’in yol ayrımına giderek yaklaştığı hissediliyor.Bugünkü garip ve yıpratıcı konumunu seçimlere kadar sürdürmesi çok güç. Bir seçim yapmak ve iki yoldan birini seçmek noktasına yaklaşıyor.Ya teknokrat kalacak ve gönlünde yatan siyasi parti veya yeni oluşumun Ekonomik Kaptanlığıyla yetinecek veya liderliğe oynayacak.En büyük sorunu, bugünkü rolünden ne zaman ve nasıl ayrılacağı. Zira Kemal Derviş’te programın rehinesi durumunda. Nasıl koalisyonun dağılmaması gerekiyorsa, Derviş’in de görevinden ayrılmaması şart. Aksi halde piyasaların yıkılmasının altından ne liderler ne de Derviş kalkabilir.Bazı hesaplara göre, Derviş’in kendi yoluna gidişi 2002’nin ilk 6 ayı içinde daha olası görülüyor. O zamana kadar da çok şeyin değişmesi, siyaset yelpazesinde de yeni oluşumların çıkması bekleniyor.Özetle, 2002 Türkiye’de çok şeyin çok farklı olacağı bir yıl. Kemal Derviş’te kendi yerini 2002’de seçeceğe benziyor.