Kedileri bekleyen tehlikeler…

Güncelleme Tarihi:

Kedileri bekleyen tehlikeler…
Oluşturulma Tarihi: Ekim 02, 2005 21:37

HAYVANLAR ALEMİ (11) - Sevgili Serdar, ağaç operasyonundan sonra site camiasının tavrı iyice değişti. Değişmekle kalmadı bizlere ve dolayısıyla bahçedeki hayvancıklara karşı keskinleşti. Zaten henüz adını bile koyamadığımız, yeni yeni tanımaya başladığımız yabancı kedilerden ikisi ortalarda görünmüyordu günlerdir. (Sezai BAYAR)

Haberin Devamı

Gerçi Masume ve yavruları da kaybolanlardan habersiz gibi davranıyorlardı.

Genç anne Masume 4 yavrusunu adil biçimde emzirmeye çalışsa da torpil geçtikleri arasında Karambo dikkatimizden kaçmıyordu. Karambo meme emerken anne Masume daha mutlu görünüyor, sanki diğer üçünün memelerine saldırması anında ne yapıp yapıp ya yana dönüyor, yapatileri ile itiyor ve Karambo’ya rahat ortam yaratıyordu.

Bu torpilli davranış nedeniyle özellikle Pamuk daha az gelişme gösteriyor gibi geliyordu bizlere. Gayrimemnun Cızırtı ise şikayetci değildi, Benek durumu idare ediyordu.

Anne Masume’nin sık sık site dışına çıktığını farkediyorduk. Bu davranışının yanıtını ise “acaba yeteri kadar beslenemiyor ve süt veremediğini mi sanıyor?” sorusunda arıyorduk.

Haberin Devamı

Çok iyi bilmiyorduk açıkcası. Önemli olan annenin yavrularını uzun süreli terketmemesiydi ki, bu tavrı bizi rahatlatıyordu.

Bir iki ay sonra soğuklar başlayacak, yavrular biraz toparlanmış olacaktı ama korunmaları için yeni önlemler almak gerekecekti.

Site bahçesinin köşesindeki hurda aracın altında yapmaya çalıştığımız yer, yeni yavruların ortaya çıkmasıyla haliyle yeterli değildi.

Anne Masume’nin zaman zaman evimizin balkonunun altına geldiği, bizleri izlediğini görüyorduk. Ama binanın kapısına gelmeye başlaması bizi tegirgin ediyordu.

Çünkü Masume ana kapıya geldiğinde içeri giren çıkanların iyice dikkatini çekiyordu, bu nedenle kediden korkanların itiraz seslerini sık sık duyuyorduk.

Bu yetmezmiş gibi uzun bir süre sonra yavrular da analarının peşinden ana kapının önünde dizilir oldular. Bu tavırları sanki; kendilerine sahip çıkanları izleyip, onlara sevgilerini anlatmak ve şükranlarını sunma seremonisiydi.

Oysa kendileriyle ilgili, gelecekleriyle ilgili kongre kararları vardı.

Onların umurunda değildi belki ama kendi geleceklerine ilişkin hangi tehlikelerin beklediğini biz tahmin ediyorduk.

Ya kapıcılar vasıtasıyla gece yarısı alınıp uzak bir yere götürülürlerse?

Ya da kedisavar sakinlerden biri tarafından araba bagajına sokularak sürgüne gönderilirlerse?

Haberin Devamı

Ya da belediyeye şikayet edilirlerse?

Masume ve yavrularından çok, sık gelmeseler de arasıra aralarına karışan yabancı koloni mensupları kedilerin varlığı bizi endişelendiriyordu haklı olarak. Onların bahçeye yayılması ile nüfus iyice artıyor, sanki bir ordu kediyi besliyormuşuz gibi bir tablo ortaya çıkıyordu. Bunu anlatmak oldukça zordu.

Bazen sabahın erken saatlerde bahçeyi ziyaret eden köpek sürüleri, kedilerin yemek yedikleri alana geliyorlar, belli ki yemek artıkları arıyorlardı. Bu ise kedilerin her an risk altında yaşamaları demekti.

Nitekim bazı sabahlar kedilerin bağırışları üzerine bahçeye fırlayıp köpekleri oradan kovmak gerekiyordu.

Başıboş köpeklere karşı belediyenın hiç bir önlem almadığını biliyorduk.

Haberin Devamı

Hatta seçimlerden önce vaat edilen köpek barınaklarının kurulacağı vaatleri de unutulmuş gitmişti.

Gölbaşı İlçesi’nde hayvan derneklerinden birinin açtığı köpek barınağı ise tıkabasa sokak köpekleriyle doldurulmuştu. Oysa bir değil en az 5-6 barınak bile çözüme yeterli değildi. Yine de bir kaç tane barınak açılması, köpeklerin yeni bir yuvaya kavuşmaları demekti.

Üstelik çoğunun kısırlaştırılmasıyla sayılarının azaltılması da sağlanabilirdi.

Sezai

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!