Kanser onun için nezleden farksız

İlkadım ilçesi İstasyon Mahallesi'nde ikamet eden 48 yaşındaki Sema Danışmaz, 16 yaşında lenfoma kanseri olduğunu öğrendi. İki yıl süren tedavinin ardından iyileşen ancak 10 yıl sonra tekrar aynı hastalığa yakalanan Danışmaz, kemoterapi seanslarının ardından hastalığın olumsuz etkilerinden kurtuldu.

İKİ KERE LENFOMAYI ATLATTI MEME KANSERİNE YAKALANDI

Danışmaz'a bu tedaviden dört yıl sonra, 33 yaşında meme kanseri teşhisi kondu. Doktorların "sol memen alınacak" demesinin ardından tereddüt etmeden kabul edip memesini aldıran ve uygulanan tedaviye olumlu yanıt veren Danışmaz, tedavi sürecinde bir böbreğini kaybetti ve kemoterapi nedeniyle kemikleri incelerek kırılma noktasına geldi. Danışmaz, daha sonra iki kez yakalandığı kalın bağırsak kanserinden ise erken teşhis sayesinde kurtulmayı başardı.

KANSERİ NEZLE GİBİ DÜŞÜNÜYORUM

Yarım asra yaklaşan ömründe beş kanser vakasını atlatan Danışmaz, inancı ve azmi sayesinde her defasında hastalıktan kurtulmayı başardığını söyledi.

"Kendimi ve hayatı seviyorum, kanseri nezle gibi düşünüyor ve üstesinden geliyorum" diyen Danışmaz, şöyle devam etti:

"Babamı 1978 yılında akciğer kanserinden kaybettim. İlk kansere yakalandığımda 16 yaşındaydım ve psikolojik sorunları aşmak için güçlü bir irade gösterdim. Herkes 'ölecek' diye bakarken hastalığı atlattım. 29 yaşında da koltuk altı bezelerinde problem çıktı. Ağır kemoterapi seansları geçirdim. Tam iyileştim derken meme kanseri olduğumu öğrendim ve sol göğsüm alındı. İki yıl sonra bağırsak kanserine tam yakalanmadan erken teşhis sayesinde kurtuldum ancak kalın bağırsak kanserinden tam kurtuldum derken, bir kez daha nüksetti. Yine erken teşhis konulması sayesinde kurtuldum ve polipler alındı. Bu arada yoğun kemoterapiden dolayı iflas eden sol böbreğim de alındı."

"VÜCUDUM SÜREKLİ KANSER HÜCRELERİ ÜRETİYOR"

Yaklaşık bir ay sonra safra kesesinin alınacağını anlatan Danışmaz, "Vücudum sürekli kanser hücreleri üretiyor. Kemiklerim kırılma noktasına geldi ama hayata dört elle sarılarak, yılmadan, usanmadan, arkadaşlarımın ve ailemin de desteğiyle kanseri yenmeyi başarıyorum. Her şeye hazırlıklıyım. Hayat çizgisine başka bakıyorum. Yaşamayı seviyorum" dedi.

KENDİNİ LÖSEMİLİ ÇOCUKLARA ADADI

Evinin bir odasını mum atölyesi haline getirdiğini ve yaptığı mumları satarak geçimini sağladığını dile getiren Danışmaz, boş kalan zamanlarında ise lösemili çocuklarla ilgilendiğini ifade etti.

Sema Danışmaz, kansere yakalanmanın elinde olmadığını ancak kurtulmanın elinde olduğunu vurgulayarak, şunları kaydetti:

"Hastalığa yakalanmak benim elimde değil ama ondan kurtulmak elimde. Moralimi yüksek tutuyorum. Evimde mum tasarımları yapıyorum. Yaklaşık 260 tasarımım var. Mumlar benim her şeyim. Kafamı onlarla uğraşarak dağıtıyorum. Hem manevi hem de maddi en büyük yardımcılarım. Bunlardan elde ettiğim kazancın bir kısmını Samsun'da bulunan Lösemili ve Kan Hastalıklı Çocuklar Derneğine bağışlıyorum. Kendim de dernek yönetimindeyim. Kanserli hastaların sorunlarıyla ilgileniyorum. Kendimi onların yerine koyuyorum."