Evimin hizmetçisiyim

Güncelleme Tarihi:

Evimin hizmetçisiyim
Oluşturulma Tarihi: Aralık 30, 2004 20:57

Tacizci bir babanın baskısı altında büyüyen Christina Aguilera, sahnede soyunup dökünmesine, gösteri dünyası hakkındaki olumsuz düşüncelerine varıncaya kadar, pek çok konuya açıklık getirdi. Seksi popçu, evinde her işini kendisinin gördüğünü de söyledi.

Çocukluğu aile içi şiddet olaylarıyla geçen Christina Aguilera, geçen hafta 24 yaşına bastı. Yaşadığı acı olayları, bunlara ilişkin duygularını müziğine yansıttığını vurgulayan popun seks bombası, albüm satışlarının 20 milyona ulaşmasından da çok mutlu.

Ama o bugünlere hiç de kolay gelmedi. Özellikle çocukluğu çok büyük sıkıntılar içinde geçti. İrlandalı annesi Shelly, Ekuadolu babası Çavuş Fausto’yu terkedinceye kadar, dayaklar, tacizler birbirini kovaladı. Christina Aguilera bugün ise cesareti, umursamazlığı ve de aklına estiği gibi konuşmasıyla ünlü. Gazetecilerin sorularına cevap verirken, kendisiyle ilgili hiç bir gerçeği gizlemedi.

- Genç yaşta büyük bir şöhrete sahip oldunuz. Fakat bunun için çaba harcamaya değdi mi dersiniz?

Albümlerim satılmaya başlayınca, beni uyardılar. ‘Şöhret kazanınca, hayatın mutlaka değişecektir. Bazen kendini çok yalnız hissedeceksin’ dediler. Doğrusu lüks otellerde bir elim yağda, bir elim balda yaşamak bana her şeyi unutturuyor. İnsanın huzuru olduktan sonra, yalnız kalmasının hiç önemi yok. Ben hiç pişmanlık duymuyorum. Ayrıca yalnızlığı zaten çok iyi biliyorum. Çocukken en yakın arkadaşım yalnızlıktı. Başarımı da duygularımı ve isteklerimi müziğime yansıtmış olmama borçluyum.

-Gösteri dünyasında pek çok sanatçının yalnızlık hissettiğini söyleyebilir misiniz?

Sahnedeyken yüreğinizi garip bir mutluluk duygusu sarar. Tapıldığınızı ve çok sevildiğinizi düşünürsünüz. Pek çok kişi tarafından sevildiğinizi bilmek gerçekten çok hoşa gider. Ben her şeye rağmen şanslıyım. Annemle babam boşanınca, annem ikinci kocasında aradığı mutluluğu buldu. Tam dört üvey kardeşim var. Hepsini de çok seviyorum.

-Ailen senin mesleğin hakkında ne düşünüyor?

En küçük kardeşim Rachel bana hayran olduğunu ve beni kendine örnek aldığını söyledi. Bu sözler beni gerçekten çok duygulandırdı. Küçük kardeşimin sesi çok güzel. İsterse müzik dünyasında isim yapabilir.

-Yarın müzikle ilişkiniz birdenbire kesilse ne yaparsınız?

Şeyy, ben yine de sanat dünyasında kalmak isterim. Örneğin komedi rollerinde başarılı olacağıma inanıyorum. Ne yazık ki, tiyatro okuluna gitmeye zamanım yok.

-Kendinize örnek aldığınız bir sanatçı var mı?

Madonna’nın izinden yürümek isterim. Bir sanatçının sürekli kendini yenilemesi gerekir. Ben de bunu yapmaya çalışıyorum. Başlangıçta farklı bir görüntüm vardı. Şimdi ise daha kadınsı olmaya çalışıyorum. Bazı kişiler kadınsı olma merakını fazla abartmamamı söylüyorlar. İşi hiç bir zaman sahnede soyunmaya vardırmam. Sahnede çırıl çıplak şarkı söylemenin dansetmenin sanatla bir ilgisi yok.

-İnsanların sizin görüntünüzü eleştirmeleri canınızı sıkıyor mu?’

Ben giydiğim kıyafetleri seviyorum. Zaten sevmediğim bir kıyafeti bana asla giydiremezsiniz. Vücudumu iyice örten kıyafetler içinde rahat etmeme imkan yok

- Kıyafet seçerken fikir aldığınız kişiler var mı?

Benim için kendi zevkim herkesin fikrinden daha önemlidir. Bazen annem, ‘onu giyme, şu kıyafet sana yakışmaz’ gibi sözler söyler. Ve ben de o zaman annemin sözünü ettiği kıyafetleri giymem gerektiğine karar veririm. Buna kuşak çatışması da diyebilirsiniz. Beni gerçekten iyi tanıyan kişilerden fikir almaya bayılırım.

- Sahne dışındaki hayatınızdan biraz söz eder misiniz?

Annem ve ailemle birlikte olmayı çok seviyorum. Aile atmosferi benim için çok önemli. Beni en iyi anlayan kişi annemdir. Annem, benim sevdiğim yemekleri pişirmeye bayılıyor. Annem olmadığı zamanlar, yemeği kendim yapıyorum. Belki inanmak istemezsiniz ama evimin her işini ben yapıyorum. Evet, ünlü bir şarkıcı olmama rağmen her işimi kendim görüyorum.
Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!