Engin onu affetmediÄŸimi bu röportajda okuyacak

Güncelleme Tarihi:

Engin onu affetmediğimi bu röportajda okuyacak
OluÅŸturulma Tarihi: Åžubat 01, 2003 00:00

Bir An Gelir... Adı bu. Gülriz Sururi'nin DoÄŸan Kitapçılık'tan çıkan anıları. Ä°ki kelimelik tek cümle: Acayip etkilendim. O tek kitapta 2 kadın vardı. Biri, insanı baymadan Türk tiyatro tarihi anlatan, mesleÄŸine tutkuyla baÄŸlı olduÄŸu her satırından belli olan, hepimizin bildiÄŸi tiyatro divası Gülriz Sururi. Ve o kitapta tanıştığım ikinci kadın, Engin Cezzar'ın genç ve güzel karısı Gülriz. Her iki kadın da aşık. Biri mesleÄŸine, biri kocasına. Milföy hamuru gibi bir kitap. Yaprak yaprak açılıyor. Gülriz Sururi'nin baÅŸarılarını okurken, aynı anda Gülriz'in sevdiÄŸi adamın peÅŸinde çektiÄŸi acıları okuyorsunuz. E doÄŸrusu Engin Cezzar'ı takdir etmemek de mümkün deÄŸil, sadece mesleÄŸinde deÄŸil, çapkınlıkta da çok baÅŸarılı! Ben söylemiyorum, Bir An Gelir'de okuyorum. Eski mankenler, kapı komÅŸuları, Bodrum güzelleri... Bitmiyor! Hatta bir ara dayanılmaz oluyor, Gülriz Sururi bu aÅŸk evliliÄŸinden boÅŸanıyor ama onsuz olamadığı için günün birinde tekrar aynı adamla bu defa mantık evliliÄŸi yapıyor. YaÅŸarken acı verdiÄŸinden eminim ama okuması çok eÄŸlenceli. Çok gerçek. Çok açık. Çok ÅŸeffaf. Çok doÄŸrudan. Çok harbi. Ve zaman zaman da çok komik. Bu yüzden deÄŸerli. Bir tarafıyla, hayatına dair pek çok ÅŸeyi açık açık yazabildiÄŸi, saklamadığı, hatta kendisine salak diyebildiÄŸi için Gülriz Sururi'yi, ayıptır söylemesi, rol çalıp kendime benzettim. Ama konuÅŸurken gördüm ki, bir tarafıyla da birbirimize acayip zıt tipleriz. Bir iliÅŸkiyi yaÅŸama biçimi, araya koyabildiÄŸi mesafe, kendisini ve olayları kontrol kabiliyeti, hayran olduÄŸum ama asla sahip olamayacağım özellikleri. Lafı uzatmaya gerek yok, sözünü ettiÄŸim kiÅŸi Gülriz Sururi. YaÅŸamı ve ruhu çok zengin biri...Bir ÅŸeyin yoÄŸun olarak içindeyken insan anı-manı yazmayı düşünmüyor. Öncelikle buna vakti olmuyor. Siz ne münasebetle anılarınızı yazdınız?- Haldun Taner, ‘‘Siz kendinizden söz etmezseniz Gülriz, kimse sizden söz etmez’’ demiÅŸti. Haklıydı. Cahide Hanım üzerine yazılmış oyunun ve sinemanın da etkisi olmuÅŸtur. Bizim izlediÄŸimiz Cahide Sonku gerçekten o muydu! Ä°leride hakkımda baÅŸkaları yalan yanlış yazmasın diye hiçbir ÅŸey bırakmaksızın her ÅŸeyi ben yazmak istedim. Ne me lazım, kontrol bende olsun...Ä°nsanlar iÅŸlerinin bittiÄŸini düşündüklerinde anı yazmıyorlar yani!- Yok canım. Ä°ÅŸimin bittiÄŸini hiç düşünmedim. Bir ara, bir antrakt bu. Çok ciddi konsantrasyon istiyor. Bir de açık yüreklilik tabii. Ya insanların önünde çırılçıplak duracaksınız ya da bu iÅŸe hiç kalkışmayacaksınız...Neden sizin anılarınız klasik üsluba uygun deÄŸil? Çok delikanlı, çok harbi. Oysa pek çok insan, ‘‘Aman o üzülür, bu alınır. Ben öldükten sonra yayınlansın’’ der. Siz bu cesareti nereden buldunuz?- BaÅŸka türlü olamazdı ki! Bu benim kiÅŸiliÄŸim. Böyle olduÄŸum için böyle yazıyorum. OlduÄŸumdan farklı görünmek, farklı davranmak, tüm bunlarla sahnede çok tatmin oldum. Ama yazdıklarım benim hayatım, insanların karşısında soyunuk durmak zorundaydım. Hem o alınır, bu üzülür diye kaleme alınmış bir anı kitabını kim ne yapsın?Ben sizi çok çok dışarıdan son derece kontrollü bir kadın olarak algılıyordum...- Öyleyim.Ama Engin Cezzar'la aÅŸkınızı okuyunca baÅŸka fikirlere kapıldım. Åžimdi size soruyorum kapıldığım fikirler doÄŸru mu? - Ne yaÅŸarsam yaÅŸayayım kontrolü elimde tutmaya çalışırım, bu doÄŸru. Ne var ki, aÅŸk kontrolsüz bir ÅŸeydir. Aşık olduÄŸunuzda bırakacaksınız, nereye gidiyorsa. Ama yaÅŸadığınız ÅŸey, renk deÄŸiÅŸtirmeye baÅŸlarsa ayrılmayı da bileceksiniz! Ben aynı insanla iki kere evlendim birincisi aÅŸk evliliÄŸiydi, ikincisi mantık. 13 yıl var arada. Günün birinde gayet bilinçli bir karar verdim: Yeryüzünde birlikte yaÅŸlanmayı hayal ettiÄŸim tek erkek Engin. Bilmem söylememe gerek var mı, müthiÅŸ bir sevgi var aramızda...Zaten kitabınızdan da anlaşılıyor...- Evet biraz Engin romanı oldu. Ama dile kolay, birlikte geçen 42 yıl!Engin Cezzar'ın sevgilileri oluyor. EÅŸi zaten onu bu yüzden boÅŸuyor. Ama eÅŸ de -o siz oluyorsunuz- hep orada duruyor ve bekliyor. Bir erkeÄŸin egosunu bundan daha fazla ne okÅŸar?- DoÄŸru. Ä°krammış meÄŸer bunlar Engin'e. Ãœstelik o yıllarda, farkında olmadan hep Engin'in kontrolü altında yaÅŸamışım. Åžoföre telefon ediyor, ‘‘Gülriz Hanım'ı nereye bıraktın?’’ Kaptana telefon ediyor, ‘‘Hangi koydasınız, kim var, misafir var mı?’’Ben zannederdim ki, duruÅŸunuzda çevreye bakışınızda bir aroganlık var. Anılarınızı okudukça gördüm ki, kendisiyle acımasızca dalga geçen hatta kendine ‘‘Salak’’ diyebilen birisiniz. Hep mi böyleydiniz? Sonradan mı oldunuz?- Valla, deÄŸiÅŸenlerden deÄŸil geliÅŸenlerdenim!Artık dayanamayacağım soracağım: Ä°liÅŸkinizi, evliliÄŸinizi herkesin gözü önünde didik didik ediyorsunuz. Ben bunu yapınca afaroz ediliyorum. Siz neden itibar görüyorsunuz? Hangi özelliÄŸinizi kıskanmalıyım?- (Gülüyor. Çok gülüyor) Bilmiyorum. Ama ÅŸunu biliyorum: Açık açık yazmaktan baÅŸka bir yol yok! Ya hiç böyle bir iÅŸe kalkışmayacaksınız ya da adam gibi yazacaksınız. Arada kalınmıyor.Peki hiç şöyle ÅŸeyler geçirmediniz mi içinizden: ‘‘Eski manken demeyeyim. KomÅŸu, yazlıktaki kadın filan derken dikkat edeyim.’’- O hanımların kim olduklarının anlaşılmaması için yeteri kadar özen gösterdiÄŸimi düşünüyorum.Ya ÅŸimdi o hanımlar, ‘‘Acaba ne kadar ayrıntılı yazdı?’’ diye kitabınızı karıştırıp, fenalık geçiriyorsa...- Olabilir.Gizli bir keyif alıyor musunuz yani!- Yok canım. Harcamadım kimseyi... Ãœstelik ben o hanımları gördüğümde çok rahat konuÅŸuyorum. Ama tabii Engin çok sevdiÄŸim bir arkadaşımla beraber olsaydı, külahları deÄŸiÅŸirdik. Öyle bir ÅŸey olmadı.Peki Engin Cezzar sorunsalını nasıl aÅŸtınız...- O zaman söyleyeyim: Engin sadece bu kadarını yazmakla yetindiÄŸim için bana müteÅŸekkir kalmalı!Hımmmmmmm. Yine kontrol yani. Yazarken durdunuz yani.- Yoo. Asıl iÅŸ edada, onu demek istiyorum. Ä°nsaflı yazdım!Engin Cezzar'ın evlilik sırasındaki diÄŸer iliÅŸkilerini anlatacaksınız ve problem çıkmayacak... Hayatta inanmam! Tepkisi ne oldu?- Bir kere kitabı ilk okuyan Engin oldu. ‘‘Oku ama düşüncelerini 48 saat sonra söyle’’ dedim. Ciddi bir ÅŸok geçirdiÄŸine inanıyorum. O üst katta kitabı okuyor, ben alt kattayım. Ä°ki kere merdivenlerden aÅŸağıya indi ‘‘Bir dakika Gülriz...’’ dedi, ‘‘Engin 48 saat sonra’’ dedim, bir daha indi, ‘‘Bak notlar alıyorum’’ dedi, ‘‘İyi ama 48 saat sonra...’’E peki ne oldu 48 saat sonra?- Hiiiç. Beni tebrik etti. En az ilk kitabın kadar iyi dedi. BaÅŸka da bir ÅŸey konuÅŸmadık.Nasıl oluyor? Her tarafta onun adı geçiyor...- Ee 42 yıl ancak böyle birlikte olunabiliyor! Vıdı vıdı yaparak bir ömrü paylaÅŸamazsın! Birinci kitabım üzerine de konuÅŸmamıştık. Orada da Engin'den önceki iliÅŸkilerimi anlatıyordum. Ä°ncindiÄŸini düşünüyorum. Ama incinip incinmediÄŸini sormuyorum. O da söylemiyor. Düşündüklerimi kitabımda okuması hoÅŸuma gidiyor. Ben kendi yorumumu getiriyorum...Ä°yi de onun yorumu? Bir An Gelir'deki pek çok ÅŸey sizin gerçeÄŸiniz...- Yok, yok tamamen gerçek onlar. Bir de paranoya dönemlerim vardı, onunla mı bununla mı, onları yazmadım...Engin Cezzar'ın bu kadar çapkın olması biraz tuhaf deÄŸil mi?- DeÄŸil.Siz bundan gizli gizli bir gurur duyuyor musunuz? ‘‘Aslında benim sevdiÄŸim adam o kadar raÄŸbet görüyor ki...’’- Ne alakası var! Ama ÅŸunu anladım: Birinci kitapta o kadar iÅŸtah açmışım ki, resmen yazdıklarım Engin'e referans oldu! Ama bu ikinci kitapta anlattığım iliÅŸki bir mantık evliliÄŸi olduÄŸu için, istediÄŸim kadar övebilirdim...Peki yazdıklarınızdan dolayı Engin Cezzar'a cevap hakkı doÄŸmuyor mu? Ya o da kendi anılarını anlatırsa... Korkmuyor musunuz?- Hayır. Çünkü o hiçbir zaman anılarını yazamayacak. 3 kez oturdu. Ve ‘‘Kendime koyduÄŸum sansür yüzünden yazamıyorum. Sen nasıl yazıyorsun?’’ dedi. Engin, anılarını gizlemeden yazma cesareti gösteremiyor, dolayısıyla korkmuyorum!ÇAPKINLIKLARINA RAÄžMEN SEVGÄ°LÄ° KARISIYLA MUTLU MUTLU YAÅžAMAK Ä°STÄ°YORDUMÃœMKÃœN OLMADIBaÅŸarılı tiyatrocu Gülriz Sururi'yle genç güzel kadın Gülriz arasında ÅŸizoid parçalanma yaÅŸadınız mı? Kitabınızda iki kadın var. O iki kadının da sorunları hedefleri farklı. Çok baÅŸarılı oyunlara imza atıyor ama koca ortada yok, büyük acılar çekiyor...- Valla, hayatı olduÄŸu gibi kabul etmek gerekiyor. Ve duyguların deÄŸiÅŸeceÄŸini bilmek... Bakkal Hatice Hanım'ın hayatında da bu var, benim hayatımda da. Ä°niÅŸler çıkışlar yaşıyorsunuz, mesleÄŸinizde de özel hayatınızda da. Engin ufak tefek çapkınlıklar yaparak, sevgili karısıyla mutlu mutlu yaÅŸamak istiyordu... Ama mümkün olmadı. BoÅŸanıyorsun ama adamdan vaz da geçemiyorsun. Tuhaf bir ikilem arasında kalıyorsun. Bir ara her ÅŸeyden şüphe eder hale gelmiÅŸtim...Peki niye sormuyordunuz...- Hayır, bu konuda konuÅŸmak yok. Niye ya! Nedir bu kontrol?- Kontrollü olmak, irademi kullanmak bana zevk veren bir ÅŸey. Ben ‘‘Sat anasını, ÅŸu 6. kadehi de içeyim, olsa olsa yere düşerim’’ diyen bir kadın hiç olmadım. Sadece 2 kadeh içeceÄŸimi söylemiÅŸsem, 3. kadehi ölsem içmem. Bu da beni mutlu eder. Gece yatakta ‘‘Bak nasıl yaptın!’’ derim. Tutarım yani kendimi...Bir An Gelir'i yazmış olmanız sizi üzen her ÅŸeyin üzerine çıktığınız anlamına mı geliyor?- Hayır. Ama ciddi bir huzur verdi...Bu adamı her ÅŸeyiyle affettiniz mi?- Çok seviyorum onu.Bu benim sorumun cevabı deÄŸil.- Peki bir daha sor... Engin Cezzar'ı affettiniz mi?- Hayır. Engin onu affetmediÄŸimi ilk kez bu röportajda okuyacak! Sizin Engin Cezzar'la iliÅŸki üslubunuz nasıl tanımlanabilir? a) Seviyeli beraberlik b) Saygılı birliktelik c) Yüzyüze olmadan mesafeli samimiyet d) Delicesine bir tutku e) Kontrollü bir tutku- BaÅŸtaki ikisi deÄŸil. Tabii ki çok tutkulu olduÄŸumuz zamanlar oldu ama doÄŸru, ben yüzgöz olmayı sevmem. ‘‘Ben karşımdakine her ÅŸeyi söylerim.’’ Yok böyle bir ÅŸey! Ä°nsanın kocasıyla laubali ve çok arkadaÅŸ gibi olmasına da karşıyım. Tek insan olacak kadar yakın olunmalı ama mutlaka mesafe korunmalı...Nasıl oluyor bu?- Yatakta sevdiÄŸin adamla kullandığın edebiyatı, dili, kahvaltı sofrasında kullanabilir misin? Bunun gibi bir ÅŸey...Â
Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!