Cüppeli bunu mutlaka denemelisin

Güncelleme Tarihi:

Cüppeli bunu mutlaka denemelisin
OluÅŸturulma Tarihi: Haziran 04, 2011 00:00

Organizasyon ekibi Urban Bug dokuz yıl aradan sonra İstanbul Kilyos’taki Solar Beach’in işletmesini tekrar aldı. 3 bin kişilik tesis bugün Elektronica Festival’le sezonu açıyor. Solar Beach’teki en ilginç urban yenilikleriyse flying fox ve hovercraft!

Haberin Devamı

Sevgili Cüppeli Ahmet Hoca;
Bu mektubu sana senin de benim gibi su sporlarına meraklı olduğunu bildiğim için yazıyorum.
Umarım vakit bulur okursun.
Çünkü Hovercraft diye bir şey keşfettim, aklıma sen geldin. Yok böyle bir zevk mutlaka denemelisin!..
Hovercraft’ı Türkçe’ye nasıl çevirmek lazım bilmiyorum, belki ‘uçantekne’ gibi bir şeyler uydurulabilir.
Hocam;
Bir-iki kere televizyonda vaazlarını/sohbetlerini izledim. Verdiğin örneklerden, çok gelişmiş bir fen zekan olduğunu anladım, sana kolayca izah edebilirim. Öyle ‘cin işi’ falan değil yani...
Bir bot düşün, motoru çalışınca altından hava püskürtüyor. Bu hava sayesinde yerle teması kesiliyor, bot havada asılı gibi  duruyor. Sürtünme kalmadığı için de bot, hem karada, hem denizde hem de bataklıkta uçar gibi hareket eden amfibi bir taşıta (vasıtaya) dönüşüyor.
Hovercraft’lar kullanım amaçlarına göre çeÅŸitli boy ve dizaynlarda olabiliyor. Kilyos Solar Beach’teki 3.70 metre boyunda ve 170 kilo ağırlığında. Hem kumda, hem denizde saatte 50 kilometre hıza çıkabiliyor. Â
15 DAKÄ°KASI 120 LÄ°RA
Hocam aman dikkat!
Cihaz çalışmaya başladığı zaman yanında-eteğinde bulunmamak lazım çünkü etrafa su ve kumla karışık hava üflüyor edepsiz. Jetski’yi biliyorsun zaten. Bunun denizdeyken irice bir jetski’den çok farkı yok. Güçlü bir deniz motoru kullanıyor gibisin. Asıl fark, aleti karaya sürdüğünde ortaya çıkıyor: Suda gider gibi kumun, toprağın, çalı-çırpının üzerinden süzülüp geçiyor mübarek!
İster sürücüyle, ister tek başına sürebiliyorsun. Ben tek başına sürmeni tavsiye ederim. 15 dakikası 120 lira. Yok yok pahalı değil, benzini adeta içiyor çünkü. Saatte
6 litre yakıyor. Â

Haberin Devamı


ELECTRONICA FESTIVAL


Solar Beach’te sezonun ilk etkinliği bugün yapılan Electronica Festival. Bana kalırsa İstanbul’un en ‘ağır’ dans festivali: Beş yılda 80 binin üzerinde ziyaretçi çekti. FG 93.7’nin düzenlediği Electronica’da bu yıl da üç sahnede 40’tan fazla DJ sahne alacak. Riva Star, Funkagenda, Paul Thomas, Stefano Noferini, Alex M.O.R.P.H. ve canlı performanslarıyla Jupiter, Amerika’dan bu festival için gelen Steed Lord bu yıl öne çıkan isimler. Tabii ki Hollanda’da yasayan ve trance muziğin yükselen değerlerinden Türk asıllı Ümmet Özcan’ı da unutmamak lazım. ‘Man With The Red Face’ çalışmasıyla en önemli dans müziği ödüllerini toplayan ve solo albümünün ardından yükselişe geçen Funkagenda da canlı performansını Avrupa’da ilk kez Electronica Festival İstanbul’da sahneye koyuyor. Bu şov festival açısından oldukça önemli ve ilk kez yapılacak olması İstanbullu müzik severlere bir sürpriz olacak. 24 yaş yasağı da kalktığı için festival 18’inden büyük herkese açık. Biletler Biletix’te 40 lira. (216) 556 98 00.
Electronica’nın ardından yarın da Solar Beach’in kendi açılış partisi var. Stephane Pompougnac geliyor, onun da biletlerini yine Biletix’ten edinebilirsiniz; plaj+konser 60 lira. www.biletix.com

Haberin Devamı


BU YARASALAR GÜNDÜZ UÇUYOR


Bu yaz Kilyos solar Beach’te 31 ayrı etkinlikten yararlanabilirsiniz. Bungee jumping, gokart, tırmanma duvarı, skateboard, skimboard, ATV, ginger ile plaj voleybolu, futbolu, rugby’si gibi bilirdik, mutad iÅŸlerin yanında flying fox gibi ilginç eÄŸlenceler de var. Flying fox, meyve yarasası demek. Nedeni basit: Bir kordon yardımıyla havada yarasa gibi süzülebilmeniz.  Solar Beach’e bu yıl bunlardan da bir tane kuruldu, 40 metre yükseklikteki bir kuleden, saatte 40 kilometre hızla 250 metre kayarak denize kavuÅŸuyorsunuz.Â


Jilet gibi biftekler


Fındık kabuğunda, buharda ya da volkanik taşta pişen et görmüştüm ama kömürlü ütü galiba son nokta. Taksim’deki Elite World Prestige Hotel’in yaratıcı şefi Mithat Yalçınkaya, Anadolu’yu dolaşmış, 65 yıllık antika kömürlü ütüler toplamış. Pişirdiği tavuk, balık, et ya da köfteleri bu ütülerin üzerinde sunuyor. Etiniz masanıza tabak yerine içinde kömür olan bu sıcak ütülerde geliyor. Yani hem masada mangal keyfi hem de duman-koku yok... Üstelik ütünün içine atılan söğüt talaşı ve kekik sayesinde etin lezzeti daha da artıyor. Artık ne kadar doğru onu bilemem ama Mithat Bey’in söylediğine göre, böyle pişen etler mangaldaki gibi kanserojen de olmuyormuş. Ütüde gelen etler (av hayvanları, kuzu ya da dana) 35-40 lira arasında. (212) 297 13 13.

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!