Cadı Ceren

Güncelleme Tarihi:

Cadı Ceren
Oluşturulma Tarihi: Mayıs 20, 2009 00:00

“Kayıp Prenses”in Cadı İris’i Nazlı Ceren Argon; “Sokakta arkamdan ‘cadı’ diye bağırdıklarında, ‘İşte aldım Oscar’ımı’ diyorum.”

Haberin Devamı

 NAZLI CEREN ARGON FOTOĞRAFLARI

‘Cadı’ denmesinden rahatsız değilim

“Semum” filmindeki rolüyle Brüksel Film Festivali’nde korku dalında “en iyi yardımcı kadın oyuncu” ödülüne layık görülen Nazlı Ceren Argon, hız kesmeden yoluna devam ediyor. Şu sıralar “Kayıp Prenses” dizisinin Cadı ıris’i olarak izleyiciyle buluşan Argon, gelen tepkilerden hoşnut: “Sokakta arkamdan ‘cadı’ diye bağırdıklarında, ‘İşte aldım Oscar’ımı” diyorum.”

Sizi biraz daha yakından tanıyabilir miyiz?
- 1983-Ankara doğumluyum. 2006 yılında Bilkent Üniversitesi Tiyatro Bölümü Oyunculuk Ana Sanat Dalı’nı bitirdim. Cüneyt Gökçer’in öğrencisiyim ve bu hayatımda yaşadığım en büyük onurlardan biri.

Ödüllü bir oyuncusunuz. Hikâyenizden bahseder misiniz?
- “Semum” ile Brüksel Film Festivali’nde “en iyi yardımcı kadın oyuncu” ödülüne layık görüldüm. ışin komiği, festivale katılmamıştım. Setlerde yoğun ve standartların bir hayli üzerinde performans sergilediğimizden, yurtdışında yaşayan arkadaşlarımdan adaylığımı öğrenme fırsatı buldum.

Kayıp Prenses’de “Cadı” rolündesiniz. Sokakta çocuklar sizden korkuyor ve kaçıyor mu?
- Dediğiniz gibi, Kayıp Prenses’te “Cadı ıris” karakterini canlandırıyorum. ıris beni çok geliştirdi, çok ilgi çekti. Kötü olmak zor, ama bir o kadar da kişilikli... Oyunculuğu da geliştiriyor. Erol Taş buna en büyük örnektir. “Sokakta kafanıza taş atıyorlar, nasıl tahammül ediyorsunuz” diye sormuşlar kendisine, “O taşları topluyorum, onlar beni Oscar’larım” diye yanıt vermiş. Sokakta arkamdan “cadı” diye bağırdıklarında ben de “ışte aldım Oscar’ımı” diyorum. Oyunculuk kendinizden başka bir kıyafet giyinebilme yeteneğidir. Kayıp Prenses’de 9 yaşında kızı olan bir cadıyı oynuyorum ama normalde ne anneyim, ne 30’lu yaşlardayım, ne de cadıyım. 

Yeni film projeleriniz var mı?
- Yeni film teklifleri alıyorum. Ama netleşmiş bir şey yok. Benim en çok istediğim, dram ağırlıklı bir yol hikayesi...

Camiada örnek aldığınız, birlikte oynamak istediğiniz kimler var?
- Her nasıl oluyorsa bugüne kadar hep en sevdiklerimle çalıştım zaten... “Tatlı Bela Fadime”de Arif Erkin ve Füsun Demirel’le bir araya geldim. şimdi de “Bizimkiler” dizisinin efsane oyuncusu  Ali Uyandıran ile çalışıyorum. Onun gibi bir oyuncu ile aynı projede olmak büyük şans.

AŞK ASABİLEŞTİRİR

Aşkı nasıl tanımlarsınız?
- Aşk bana göre hastalıklı bir ruh hali... Çarpıntı ve panik hali yaşarken nasıl bu kadar mutlu olunuyor bilemiyorum. Mutluysanız bunu korumalısınız ama aşk sürekli ağlamayı seviyor. Beni asabileştiriyor mesela. Bir de bence aşkta başarı, karşı tarafa doğru kişi olduğunu ispat etmekten geçiyor. Bir defa başıma geldi, ispatlayamadım.

Haberin Devamı

Şu yaşta evlenip çocuk yapacağım gibi bir düşünceniz, planınız var mı?
- Hayat bu, belli olmaz. 2 yıl 18 dakika tanıyıp, 1 yıl sonra basın önüne çıkacağım, öbür hafta nişan gibi bir plan hesabım yok. Bu ne ya! ınsan karşısındakinden soğur... Doğruluğunu ruhumda hissedersem, o biraz da bense ve beni mutlu edecekse yarın evlenirim.

Gelecekle ilgili planlarınız var mı? Uçuk planlar da yapar mısınız?
- Plan, kontrol... Bunlar komik şeyler... Ben tutup yarın “Oscar alacağım” derim, ertesi gün de kariyeri bırakır çocuk yaparım. Al sana hayatının Oscar’ı! Bir laf vardır: ınsanlar plan yaparmış, tanrı da yukarıdan bakar ve gülermiş

Haberin Devamı

BU CAMİAYA GÖRE ÇILGIN BİRİYİM

En belirgin ve sivri özellikleriniz ne?
- Ani çıkışlarıma engel olamıyorum. Bir de kimi zaman çok fazla açık sözlü davranıyorum ve bu da kırıcı oluyor. Genel bir durum galiba... Bazen gözüm fazla kararıyor. 

Gözü kara biri çılgınlıklara da açıktır herhalde...
- Hayatımdaki en büyük çılgınlığım, kendim olma cesareti göstermem, istediğim gibi konuşuyor olmam ve olaylara hakimiyetim. “Bu çılgınlık mı?” diyeceksiniz. “Kendini yaşayamayanlar camiası” için ciddi bir çılgınlık.

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!