Bu fırsat kaçmazdı

Biz sizi futbol maçlarındaki ilginç yorumlarınızdan tanıyoruz. Yarışma programı da nereden çıktı?  �

- Spordan kopmuyorum, spora devam... CNN Türk Spor ve Kanal D Spor’da bültenlerimiz, spor programlarımız, spor haberlerimiz ve oradaki yöneticilik görevim devam ediyor. Yarışma formatına gelince; bu benim de uzun zamandır aklımda olan bir şeydi. Yapar mıyım, yapmaz mıyım diye düşünürdüm. Böyle bir proje karşıma çıkınca kolları sıvadım.

Peki ya bir seçim yapmanız gerekseydi...   �

- Şu an yarışma benim için, kariyerim için çok önemli... Hep “Kalp doktoru beyin ameliyatına girer mi?” derler ya... Neticede doktor bu, yeri geldiğinde beyin ameliyatına da girer, girmelidir. Ben de öyle bir durumla karşı karşıyayım şimdi. Farklı bir alanda kabiliyetimi ortaya koyacağım. Bu yüzden çok heyecanlıyım.
Çok da istekli başladım.

Tedirginlik yok mu?

- İstekli başladığım zamanlarda mutlaka arkasından başarı gelir. Bundan eminim. Zaten kafamda bir soru işareti olsa teklifi kabul etmezdim. Ben televizyoncuyum... ışim mikrofon, kamera, coşku ve heyecan. Spor spikerliğini bırakmak istemiyorum tabii ki ama şartlar beni o noktaya getirirse, tercih yapmam gerekirse, şu an için yarışmayı seçerim. Spor spikerliği altın bileziğim, onu her zaman kullanırım ama bu fırsat her zaman gelmez.

YARIŞMAYA NEDEN SEÇİLDİM BİLMİYORUM

Sunduğunuz futbol maçları sırasında bazen çok ilginç yorumlar yapıyorsunuz. Bu yarışmada da alıştığımız “Ertem şener” tarzını görecek miyiz?

- Tabii ki o tarz yansıyacaktır programa. Belki de seçilme sebebim budur, bilemiyorum. Kimse neden seçildiğimi söylemedi, sadece “Biz seni uygun gördük” dendi. Mutlaka bir bildikleri vardır diye düşünüyorum.

Nasıl bir yarışma peki bu “Kazanmak ıçin 1 Dakika”?

- 35 ülkede yayınlanan, çok büyük hayran kitlesi olan bir yarışma... Bir dakika içinde size verilen görevi bitirmek zorundasınız. Yani en önemli faktörlerden biri hız. Yetenek ve pratiklik de önemli tabii. Her biri 1 dakika süren 10 oyunumuz var.

Nasıl oyunlar bunlar?

- Mesela bir oyunu söyleyeyim. Balon çıkartan köpüklü oyuncaklar vardır ya, ondan çıkan balonu 7-8 metre uzakta olan büyük bir çemberden geçirmeye çalışacak yarışmacılarımız. Bunu da 1 dakikada yapacaklar. Ya da yerde duran üç yumurtayı bir pizza kutusuyla yere vurarak beş metre ilerideki kalenin içine sokmaya çalışacaklar. Aslında kolay gibi gözüküyor bu oyunlar ama kesinlikle kolay değiller.

Siz bu oyunları denediniz mi?     �

- Bazılarını denedim. Bir yarışmacının çok uzun sürede yapmaya çalıştığı bir oyunu ben ilk denememde yaptım. Sanırım bu şansla da ilgili.

SEN SPOR DEFTERİNİ KAPAT, BU FORMATA GİR!

Canlı yayın mı olacak?

- Hayır, canlı yayın değil. Zaten diğer ülkelerde de canlı yayınlanmıyor. Ama canlı yayın kadar müthiş bir heyecanı olacak.

Sizinle yarışmak isteyenler kime, nasıl başvuruda bulunabilecek?�

- Kanal D’nin web sayfasında bulunan formları doldurabilirler...  �

Siz yarışma programlarını izler misiniz?

- Evet izlerim... Özellikle de yabancı formatlı olanları... Hatta izlerken “Acaba ben yapsam nasıl olur?” diye de kendime sorardım. Böyle bir fırsatım olur mu diye düşünürdüm.

Yarışma programı sunacağınızı duyan arkadaşlarınızın tepkisi ne oldu?

- Onlar da ikiye ayrıldılar. Sporcu kimliğimin kaybolmaması gerektiğine inanan da var, “Sen spor defterini kapat, bu formata gir” diyen de. Aslında benim de tercihim ikinci şıktan yana... Bu yarışmaya maddiyat olarak değil ama his olarak çok şey bağladım. Yarışmanın tüm bantları elimde, hepsini seyrediyorum, yabancı ülkelerde neler yapıldığına bakıyorum.

BENİ BEĞENMEYEN YOK  BEĞENMEDİĞİNİ ZANNEDENLER VAR

Bazılarının sizin için “Spor sayfasını kapatsın” dediğini söylediniz. Neden öyle diyorlar sizce, beğenmiyorlar mı tarzınızı?

- Çok beğenen de var, hiç beğenmeyen de... “Hiç beğenmeyenler” demiyorum gerçi ben onlara, ukalalık olarak algılamayın ama “Beğenmediklerini zannedenler” diyorum. Çünkü o beğenmediğini zanneden kesimle zaman zaman irtibata geçiyorum, görüyorum ki hepsi de aslında bu işi yapmak isteyen kişiler.

Yani kıskandıkları için mi beğenmiyormuş gibi yapıyorlar?

- Bu konuda alçakgönüllü olmayacağım. Bizde saygı yok. Türkiye’de bir teknik direktör değişiyor, 75 milyon teknik direktör oluyor! Herkes doktor, muhabir, gazeteci... Herkes her şeyi biliyor sözde...