Biricik kızım hayata küsmüş durumda

Güncelleme Tarihi:

Biricik kızım hayata küsmüş durumda
Oluşturulma Tarihi: Eylül 08, 2004 00:00

Güzin ablacığım, benim derdim ne aşk, ne meşk meselesi! Tek bir kızım var, 22 yaşında ve ne yazık ki şu anda hayata küsmüş durumda. Odasına kapanıyor ve hiçbir yere çıkmıyor. Kimseyle görüşmek istemiyor.Sanırım bir bunalım geçiriyor. Bundan bir süre önce sevdiği bir genç vardı. Onunla bazı sorunlar yaşadı. Bunları bana bile tamamen açmadı. Bu yüzden ona yardımcı olamıyorum. Belki bana biraz daha yakın olabilseydi, ona destek olurdum ama, benden de kaçıyor. Çok üzüntülü ve tüm dünyaya kapılarını kapadı sanki. Yemekten içmekten kesildi. Ne giyinmek, ne yıkanmak istiyor. Bu durum beni dehşete düşürüyor. Fazla da üstüne gitmek istemiyorum. Ona nasıl yardım edebilirim, ne yapabilirim? Lütfen yardım eder misiniz?RUMUZ: YARALI ANNEKeşke size bir yardımım dokunabilseydi, sevgili okurum. Bir anne olarak ne kadar büyük bir üzüntü içinde olduğunuzu anlıyorum. Kızınıza ulaşamamanın acısını yaşıyorsunuz. Kızınız ise tamamen kendi dünyasına kapanmış durumda. Ve sanırım sorunu sizin ya da bir başka yakınının çözebileceği kadar basit değil. Kızınız belki de yaşadığı ilk aşk deneyiminde büyük bir hayal kırıklığına uğramanın getirdiği bir bunalıma girmiş olabilir. Aşk acısı insandan insana değişir. Bazıları böyle basit bir hayal kırıklığı yüzünden ruhsal dengelerini kaybedebilirler, bazıları ise çok daha güçlüdür. Böyle bir sorunun üstesinden kolaylıkla gelebilirler. İşte sizin kızınız bu birinci kategoriye giriyor. Sanırım, çok hassas bir yapıya sahip. Ya da belki bu beraberlik sırasında çevresinden de bir takım tepkiler gördü. Belki siz bile farketmeden ona baskı yaptınız. Bunun sonucu olarak şimdi ruhsal dengesini kaybetmiş durumda. Sonuçta size onun şu anda rahatsız olduğunu söylemek isterim. Ona ne siz, ne ben, ancak bir psikiyatr yardımcı olabilir. Bu nedenle size, onun için yapabileceğiniz tek yardımın, onu bir psikiyatra götürmek ve tedavi olmaya razı etmek olduğunu söylemeliyim. Lütfen daha fazla gecikmeden bu durumu kabullenin ve onu tedavi ettirin.Sevdiğim Paris’te kaçak diye bizi ayırdılarMerhaba Güzin abla, benim sevdiğim bir genç var, onunla 1,5 sene çıktık. O da beni çok seviyordu ama ailem ilişkimizi öğrendi ve bizi ayırdılar. Ben 16 yaşındayım, o ise 23 yaşında. Burada yani Paris’te kaçak yaşıyor. Ailemi ikna etmek için ne yapamam lazım? Çünkü ben onunla kaçmayı düşünmüyorum. Bu olayı ailem duyduktan sonra ağabeyimle çok kavga ettik. Ondan çok dayak yedim. Ağabeyime çok içerliyorum. Ne olur bana yardım et, senden inşallah bir cevap alabilirim.RUMUZ: PARİS’TEN YALNIZ AŞKCanım kızım, nereye kaçıyorsun, kiminle kaçıyorsun? 16 yaşındasın, reşit bile değilsin. Yoksa seni kaçırmayı mı düşünüyor? Seni kaçıran insanın da başını derde sokacağının farkında mısın? Üstelik o Paris’te kaçak yaşıyormuş, her an yakalanıp, sınır dışı edilebilir. Ailen bu açıdan haklı kızım. Sevdiğin gencin ne doğru dürüst bir işi, ne de mesleği var. Seni kandırıp, seninle evlenirse belki Fransa’da oturma ve çalışma imkanı kazanabilir. Bu yüzden senin gibi küçücük bir genç kızı kandırmaktan daha kolay ne olabilir? Yok eğer sana olan sevgisinde samimi ise, kendi durumunu yasallaştırmanın yollarını arar, bir iş bulur, her şeyi yoluna koyar, senin eğitimine engel olmaz ve daha sonra ailenin karşısına dürüst bir şekilde çıkar. O zaman da hiç kimse söz söyleyemez. Nişanlım dövdükçe ona yöneliyorumGüzin abla, ben 20 yaşında bir genç kızım. Benim sorunum nişanlı olmama rağmen eski platonik sevgilimi düşünmekten kendimi alamıyorum. Hiç aklımdan çıkmıyor. Bazen kendimden utanıyorum, madem onu unutamıyorum, niye nişanlandım, diye. Üstelik bu nişanı kendim istedim. Onun telefon numarasını da buldum, her gün arıyorum. Benimle konuşuyor. Ama sanki beni hep küçümser gibi, ne yapmalıyım bilmiyorum? Aramamak için elimden geleni yapıyorum ama ancak 2 gün dayanabiliyorum. Bu arada nişanlım, beni kendinden iyice soğuttu. Nişanlımdan dayak yedikçe o platonik aşkıma yöneliyorum. Ne yapmalıyım bana akıl ver, abla.RUMUZ: PLATONİK AŞKIMKızım, bağışla ama sen aklını peynir ekmekle mi yedin? Hiç mi aklın yok senin? Yazını okumaya başladığımda, ‘işte yine şaşkın bir genç kız, ne istediğini bilmiyor, nişanlısını da sevmiyor’ diye düşündüm. Ama son satırlarına gelince, tüylerim diken diken oldu. Ne demek, sen nişanlından dayak mı yiyorsun? Dayak yediğin halde hala onunla evlenmeyi mi düşünüyorsun? Hem zaten onu sevseydin, platonik de olsa, bir başkasına sevgi ve ilgi duymazdın. Seni daha nişanlıyken döven bu adamdan ne bekliyorsun? Onunla evlenmeyi nasıl düşünebiliyorsun? Aklını başına topla ve hemen ayrıl bu adamdan. Tabii ki, ondan böyle şiddet görünce, beklediğin sevgi ve ilgiyi bulamayınca, haliyle bir başkasına eğilim duyarsın. Kızım, nişanlılık insanın evleneceği kişiyi tanıması, anlaşıp anlaşamayacağını görmesi için gerekli bir dönemdir. Umarım, seni döven bu adamdan bir an önce kurtulursun.
Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!