Bireyselleşme artacak şehirler daha da kalabalık olacak

Güncelleme Tarihi:

Bireyselleşme artacak şehirler daha da kalabalık olacak
Oluşturulma Tarihi: Aralık 20, 2009 00:00

dijital teknoloji sıkıcı biyo-teknoloji ilginç olacakÜnlü Yönetmen Steven Spielberg’ün bilim kurgu filmi Azınlık Raporu bambaşka bir gelecek tasvir ediyordu. Özel yetenekli kahinlerin önceden gördüğü suçlar daha işlenmeden önleniyor, suçu işlemek üzere olan insanlar ise “suçlu” olarak değerlendirilip cezalandırılıyordu. Bu filmin sahnelerinin oluşturulmasında Spielberg dört fütüristle uzun süren bir beyin fırtınası yaptı. İşte bu fütüristlerden biri olan Steve Barnett, Managemenet Center Türkiye tarafından düzenlenen 10. Pazarlama Zirvesi için İstanbul’a geldi, gelecek tahminlerinde bulundu.

Steve Barnett antropoloji eğitimi almış ve ünivertiselerde bu alanda dersler verdikten sonra iş danışmanlığı alanına geçmiş: “Yaptığımız fütüristik danışmanlıktı. Geleceğe dair senaryolar ve imajlar yaratarak şiketlere kendilerini o resimde nasıl gördüklerini söylüyorduk. Müşterilerimden biri City Bank idi. CEO John Reed bana bankada iş teklif etti. Uzun dönem strateji belirleme bölümünün başkanı oldum. Sonra kendi şirketim Bardo Danışmanlık’ı kurdum. Yine fütüristik danışmanlık yapıyoruz, şirketler ve mesela ABD ordusu için. Size detaylarını anlatamam ama çalışmamızın Afganistan ile ilgili olmadığını söyleyebilirim. Örneğin bir kitap yayıncısına ‘tüm kitaplar elektronik olacak, şirketiniz kağıda basılı kitap satamazsa ne yapacaksınız?’ diye sorduk. Yani onlara bir hikaye veriyoruz ve oraya kendilerini yerleştirmelerini sağlıyoruz.”

POLİTİKA DA TEPEDEN İNME OLMAMALI

Barnett bugünün dünyasında sosyal değişimleri artık, yukarıdan aşağıya değil aşağıdan yukarıya göreceğimizi söylüyor: “Antropoloji benim özellikle aşağıdan yukarıya olan değişimi anlamamı sağlıyor. Eğer bir işletme diplomam olsaydı sanıyorum bu kadar faydalı olmazdı. Örneğin kayak yapanları izleyin, her birinin farklı stilleri olduğunu görürsünüz. Tek bir kayak yapma standardı vardır deyip bunu dayatamazsınız. Politikanın da böyle yapılması gerekir. Sıradan insanların nasıl yaşadığına bakın. İnternetteki aktivitelere de bakarsanız artık değişimin çoğunun büyük şirketlerden değil, bireysel kullanıcılardan geldiğini görürsünüz. I-phone’un uygulamalarının çoğu bireysel olarak bir şeyler düşünüp çıkaran insanlardan çıkıyor ve onlar bunu şirketlere satıyorlar.”

SPIELBERG İLE ÜÇ GÜN BEYİN FIRTINASI

Steven Spielberg Azınlık Raporu filmi için hazırlanırken, geleceğin neye benzeyeceğini bilmek istiyordu. Benimle birlikte üç fütüristi aldı ve Kaliforniya, Santa Monica’da bir otel odasından Pasifik Okyanusu’na bakarak bizimle 3 gün geçirdi, böyle bir adam için ciddi uzunlukta bir süre. Sadece iki şey söyledi: Filmin oyun sahnesi gibi görünmesini istemiyordu ve ona görselleri anlatmamızı istedi, gelecek nasıl görünürdü... Her konuda konuştuk, örneğin tüketicilerin bireyselleşeceği üzerine konuştuk. Yani bir kitlenin parçası olmayacaklarını. Bu yüzden filmdeki outdoor reklamlar kişiye özeldi, retinayı okuyarak sizin kim olduğunuzu tanıyorlar ve reklamları havada gösteriyorlardı. Aynı zamanda insanların düşünceleri, değerleri ve ideolojilerinin değişebileceğini konuştuk. Birçok detay, organize etmeden sadece konuşarak çıktı. Yani benim filmin ekranda nasıl görüneceğini tasarlama konusunda bir katkım oldu.”

GELECEĞİN DÜNYASI

DİJİTAL TEKNOLOJİ SIKICI OLACAK: Bence önümüzdeki 50-75 yıl içinde filmdekinden de garip şeyler bizi bekliyor. Zannedildiği gibi her şey daha da gelişmiş dijital teknolojinin neticesinde olmayacak. Hatta belki de dijital teknoloji sıkıcı olacak. Yeni çocuklar dijital teknolojinin bir otomobilden daha ilginç
/images/100/0x0/55eac5b3f018fbb8f895bb03
olmadığını düşünerek büyüyecek. Çünkü bu normal hale gelecek. Asıl olarak biyoteknoloji ve nano-teknolojide inanılmaz gelişimler yaşanacak. Örneğin hayatı uzatabilirsek, insanlar 200-400 yıl yaşayabilirse toplumdaki değişimi bir düşünün, torununuz torunları olacak, binlerce torununuz olacak yani. Aile kavramı tamamıyla farklılaşacak.

PİYANİSTİN KARNINDAN ÇIKAN ÜÇÜNCÜ EL: Örneğin bugün insan kulağı, fare üzerinde yetiştirilebiliyor. Bir piyanist karnından çıkan üçüncü bir kol geliştirirse ne olacak? Bence kendimizi manipüle etmek dijital teknolojiden çok daha ilginç hale gelecek. Teknoloji iyi şeyler için olduğu gibi kötü şeyler için de kullanılabilir. Geleceğin teröristleri ne yapıyor olabilir? Nano- teknoloji ile beyninizi yok edebilen moleküler boyutta makineler üretilebilir mesela.

BİRBİRİMİZE BENZEYECEĞİZ: Daha globalize, olacağız, birbirimize daha fazla benzeyeceğiz. Ben dedeme olduğundan çok, size benziyorum. Diğer tarafta da birçok kesim bu durumdan hoşnut olmayacak. Özellikle köktendinciler... Birçok kişi bu değişikliklerle kendilerini tehdit edilmiş hissedecek ve bununla savaşacak. Bunu bugün bile belli seviyede Türkiye’de de görebiliyorsunuz. Youtube’un yasaklanması da böyle bir şey. Çin interneti sınırlıyor, Suudi Arabistan da. Ama gelişimi durduramazsınız.

DAHA DA BİREYSEL OLACAĞIZ: Bence ahlaki değerlerimiz kesinlikle değişecek. Ama Azınlık Raporu’nun hikayesi yazıldığında bilgisayarlar bu kadar kişiselleşmemişti. O yüzden filmde adeta Sovyetler Birliği gibi yukarıdan aşağıya bir hiyerarşi vardı. Bence bu artık mümkün değil. Birey kavramı ve bireyin sorumluluğu değişecek. İnsanlar grup içinde giderek daha az sorumluluk alacak. Darfur olayı bunun çok açık bir örneği. Yüzbinlerce insan öldürüldü, hiçkimse bir şey yapmadı. Yöneticiler her konuda beklentileri düşürmeye çalışıyor. İnsanlar “Toplum beni korumuyor en iyisi ben kendimi koruyayım” diyorlar.

KADINLARI ZOR GÜNLER BEKLİYOR: Kadının toplumsal konumu gelecekte giderek daha da kötü olacak. Ortadoğu’da kadının durumu zaten çok kötü ve daha da kötüye gidiyor. Kadın hakları için uğraşmak çok önemli ama zor ve daha da zorlaşacak. Çok az din kadına eşit davranıyor. Köktendinciler Tanrı’nın kadınlar için evde otur, eğitime ihtiyacın yok, sağlık hizmetlerine ihtiyacın yok dediğini savunuyor. Eğer Tanrı’nın bunu dediğini savunuyosanız Tanrı ile tartışmak zordur tabii. Ama unutmamak lazım, bir trendin sonsuza kadar yükseleceğini sanmak en büyük hata. Zaten bu yüzden biyoteknolojinin gelecekte dijital teknolojiden daha önemli olacağını düşünüyorum.

BİLGİSAYARLARI DAHA EFEKTİF KULLANACAĞIZ: İnsanlar bilgisayarlarının kapasitesinin çok azını kullanıyorlar. Cloud computing denilen bir yöntem sayesinde, bilgisayarınızda tuttuğunuz şeyin sadece sizin değil, bir grup bilgisayarında tutulması sağlanıyor. Örneğin global çevre modellemesi yapmak son derece güçtür. Deniz akıntıları, buzulların erimesi, sera gazları gibi birçok değişken var. İnsanlar “Bilgisayarımı bu modellemenin bir parçası yapmak istiyorum” diyor ve bunu modellemek için birlikte çalışıyorlar.

EVDE CEP TELEFONU ÜRETEBİLECEKSİNİZ: İş dünyasında da büyük bir değişim olacağını düşünüyorum. Birçok üretim işi Asya’ya yöneliyor ama üretimle ilgili meslekler giderek azalacak, çünkü her şey robotik olarak yapılacak. Üç boyutlu yazıcılar sayesinde evinizin bodrumunda bir cep telefonunu bile yazıcıdan çıkarabiliyor olacaksınız. Zamanla herkese yetecek iş kalmayacak. Sadece çok ilginç olan işler geriye kalabilir veya siz istediğiniz işte çalışmak için para öder hale gelebilirsiniz.
Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!