Bir Şarkıdır Yaşamak

Güncelleme Tarihi:

Bir Şarkıdır Yaşamak
Oluşturulma Tarihi: Aralık 19, 1997 00:00

Haberin Devamı

ÜÇ ÖNEMLİ İMZA

Raks'ın yan kuruluşu Neşe Müzik'in gerçekleştirdiği bu koleksiyonda üç önemli imza var: Yapımcı Neşe Demirkat. Yönetmen, İstanbul Devlet Klasik Türk Müziği Korosu Ses Sanatçısı ve İTÜ Türk Müziği Devlet Konservatuvarı Yardımcı Doçenti Çetin Körükçü. Süpervizör ise Serap Yılmaz. Üçlünün amacı, seriyi 15 CD'den 50'ye çıkarmak ve diğer makamlara yer vermek.

YAKINDA PİYASADA

15 CD'lik Türk Sanat Müziği Seçmeleri/Bir Şarkıdır Yaşamak serisinden yola çıkarak, bir Türk Sanat Müziği kitabı hazırlandı. Yakında tüm müzik market ve kitapçılarda okuyucuya sunulacak olan kitabın amacı, saray müziği olarak enderunda başlayan ve burada ilerleyen sanat müziğini tarihsel gelişimi, besteci ve yorumcularıyla tanıtmak.

MEKANİK SESLER YOK OTANTİK SAZLAR VAR

‘‘Türk Sanat Müziği Seçmeleri/Bir Şarkıdır Yaşamak’’adıyla 15 CD'den oluşan bir seri hazırladı. Bu seride, Klasik Türk Müziği'nin Cumhuriyet dönemimizde önemli yer tutan ve sevilen eserleri bir araya getirildi. Birbuçuk yıl süren ön hazırlık çalışmasının ardından seçilen eserleri, tümü alanında çok başarılı ses ve saz sanatçıları seslendirdi. Seride mekanik sesler yok. Otantik sazlar kullanıldı. Sazlar, Keman, kemençe, ney, tanbur, yaylı tanbur, kanun, ud, bas bendir, bendir ve viyolensel. Makamlar Hicaz, Segâh, Hüseyni, Nihavent, Kürdili, Hicazkâr, Rast, Uşşak, Bayati, Karcığar, Hüzzam, Hicazkâr, Muhayyerkürdi, Acemkürd*ı, Mahur ve Acemaşiran.

Neşe Demirkat, Çetin Körükçü ve Serap Yılmaz, 16 Eylül 1996'da proje için bir araya geldiler. 15 bin Klasik Türk Müziği eserinden, Cumhuriyetten itibaren kulaklarda kalan, sanat değeri yüksek olanları tasnif ettiler. Birbirinden güzel şarkıları seçmekte epey güçlük çekseler de böylesine güzel bir eseri ortaya çıkardıkları için çok mutlu oldular. Bir Şarkıdır Yaşamak serisindeki her bir CD ve kasette bir makam bulunuyor. Çetin Körükçü, ‘‘Bundan sonraki çalışmalarımızda, diğer makamlardan mutlaka örnekler vereceğiz’’ diyor. Neşe Demirkat, Serap Yılmaz ve Çetin Körükçü'nün ‘‘İhmal edilmiş’’ pek çok konuyla ilgili daha pek çok projeleri var. Ancak şimdilik sır! Seriye ismini veren Bir Şarkıdır Yaşamak'a karar vermeleri de kolay olmamış. 300 isim arasından seçmişler. Yapımcı Neşe Demirkat, Bir Şarkıdır Yaşamak serisinin aldığı övgüden gurur duyuyor. Yönetmen Çetin Körükçü ise bugüne kadar kaset ve plaklara aktarılan şarkıların gazino ve meyhane anlayışıyla seslendirildiğini anlatıyor. Süpervizör Serap Yılmaz'ın içi içine sığmıyor. Öyle ya, aynı esere öğretmeniyle birlikte imza attı!

Çetin Körükçü, ‘‘Repertuvar sayısı çok. Ama insanlara ulaşmak için kolay anlaşılmaya çalıştık. Bazı makamların müzikal yapısını, bugünkü neslin anlaması bir hayli zor’’ diyor. Bir noktayı daha gözönünde bulundurmuşlar: Yapıldığı dönemde ticari amaç güdülmemiş şarkıları seçmek. ‘‘Sanat, gönülleri aktarmak amacıyla yapılmış şarkılar...’’ Döneminden bugüne yaşayarak gelmiş, canlılığını koruyan eski eserlere de yer vermişler. Itri, Dede Efendi'den...

DİNLENSİN DİYE YAPTILAR

Çetin Körükçü, ‘‘Bizim insanımız solo müziği seviyor. Bu tip eserler birçok kaset ve plakta seslendirildi. Ama gazino, meyhane anlayışıyla seslendirildi çoğu zaman’’ diyor. Kendilerinin ise bu çalışmayı ‘‘Oda Müziği’’ anlayışıyla yaptıklarını anlatıyor. Bu seçici anlayış, enstrümanlara ve şarkıları seslendiren sanatçılara da yansımış.

Yapımcı Neşe Demirkat, müzik eğitimi almamasına karşılık, arkadaş çevresinde müzik hafızasının çok güçlü oluşuyla da tanınıyor. Demirkat, ‘‘Böyle bir seriye imza atmaktan mutluluk duyuyorum. Milyonlarca satmış gibi sevinçliyim’’ diyor. Bunca yıldır milyonlarca satan kasetler çıkarmışlar. Ama Bir Şarkıdır Yaşamak serisinin aldığı övgülerden duyduğu gurur bambaşka olmuş.

Çetin Körükçü, seriyi arşivlere konulsun diye değil, müzikseverler dinlesinler diye oluşturduklarını anlatıyor.

‘‘Bu şarkıları evde de, beş yıldızlı otelin lobisinde kahve içerken de dinleyelim. Kulaklara iyi müzik dinleterek bir anlamda yaygın eğitime katkıda bulunmak istiyoruz.’’ Projeleri tamamlandığında 400'ün üzerinde eseri eğitim amaçlı olarak sunacaklarını belirtiyor. 15 CD'lik seriye ağır semai, kâr (Sözlü Klasik Türk Müziği'ndeki en büyük form) gibi ağır makamları almamışlar. Gerek dilinin gerek müzikal yapısının bugünkü nesil tarafından eğitim olmaksızın anlaşılması zor olduğu için. ‘‘Biz daha ziyade Cumhuriyet döneminin hatıralarımızda yer etmiş, çok sevilmiş şarkılarından seçmeye çalıştık. 225 eserin hepsi, günlük hayatta söyleniyor, dinleniyor. Böylece konservatuvar öğrencisi de amatör heveskâr da bunları alıp dinlediğinde, doğru icra edilmiş eseri repertuvarına almış olacak.’’

Neşe Demirkat, 15 CD'lik seri için maddi olarak da hiçbir şey esirgemediklerini, ticari kaygılara kapılmadıklarını anlatıyor. Çetin Körükçü de birçok firmanın ticari nedenlerle düştükleri hatayı anlatıyor. ‘‘Klasik müziğimize gönül vermiş arkadaşlara bir sözümüz yok ama, firmalar ticari kaygıyla az saz, çok mekanik seslere yer veriyorlar. Türk Müziği'nin kendine özgü ritm yapısı var. O mekanik sazlarda bu yapı yok. Türk Müziği'nin usûl anlayışı yok oldu. Nüans, usûlün yapısında gizlidir oysa.’’ Bu nedenle seride mekanik sesler yok.

Itri, Dede Efendi, Hacı Arif Bey, Şevki Bey, Rakım Erkutlu, Rahmi Bey, Tatyos Efendi, Bimen Şen gibi klasik ve romantik dönem bestecilerinin yanında Selahattin Pınar, Saadettin Kaynak, Osman Nihat Akın gibi Cumhuriyet dönemi bestecileri ve günümüzden de Alaeddin Yavaşça, Erol Sayan, Selahattin İçli gibi bestecilere yer verilmiş.

Türk Sanat Müziği Kitabı

15 CD'lik Türk Sanat Müziği Seçmeleri/Bir Şarkıdır Yaşamak serisinden yola çıkarak, bir Türk Sanat Müziği kitabı hazırlanıyor. Kitabın amacı, saray müziği olarak enderunda başlayan ve burada ilerleyen sanat müziğini tarihsel gelişimi, besteci ve yorumcularıyla tanıtmak.

11 bölümden oluşan kitapta birçok temel konu işleniyor:

15. Yüzyıla kadar Türk Müziği hazırlık dönemi.

15. Yüzyıl sonrasında klasik dönem:

Saray ve enderun müziğinin niteliği, türleri ve mehter müziği.

Bestekâr padişahların eserlerinden örnekler.

Klasik müziğin gelişimi:

Batı-Doğu kıyaslaması ve etkileşimler (Örneğin Mozart'ın Türk Marşı).

Gayri-müslim besteciler.

Romantik Dönem:

Dede Efendi ve Hacı Arif Bey gibi bestecilerin müziğe katkıları ve eserlerinden örnekler. Şarkı formunun oluşumu ve yerleşimi.

Cumhuriyet Dönemi:

Türk Müziği'nin geçirdiği evreler, besteciler, müzik ve politik etkileşim, konservatuvarlar.

Türk Müziği'nde kullanılan sazlar:

Sazların yapımı, günümüze gelen ve kaybolan sazlar.

Günümüz:

Türk Sanat Müziği'nin içinde bulunduğu durum, besteciler, akla ilk gelen Zeki Müren, Safiye Ayla, Müzeyyen Senar gibi icracılar, musiki cemiyetleri.

Makamlar:

Makamların tanıtımı, makamlardan örnek şarkılar ve sözleri.

Dede Efendi'nin evi, Divan Edebiyatı Müzesi, gibi özgün mekanlarda yapılan çekimlerin yanısıra kitapta, saray müziğini, Kağıthane, Kalamış, Küçüksu, Göksu meşklerini anlatan minyatür ve gravürler de yer alıyor.

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!