Banu bedenen beni kullanıyor

- Aslında Yeditepe Üniversitesi’nde moda tasarımı okudunuz. Oyunculuk nereden çıktı?
- Bir moda dergisinde çalıştım. Sonra ‘Evlere Şenlik’ diye bir program sunmamı teklif ettiler. Okulum devam ederken oyunculuk teklifi aldım. “Yapamam diye korkma, teklifi değerlendir” dedi. Korktuğum halde ‘Gülpare’ dizisinde çalışmaya başladım. Ardından Birol Güven’in bir projesi... ‘Ezel’le birlikte de işin ciddiyetini anladım. Çünkü orada kimse oynamıyor gerçekten yaşıyordu. Ben o güne kadar kafamda bir şeyleri kuruyor ama  yaşamıyormuşum. Sonra oyunculuk eğitimi de aldım.

- Kenan İmirzalıoğlu ve Kıvanç Tatlıtuğ ile oynadınız. Hangisi daha yakışıklı?
- İkisi de ayrı güzel ama biri sarışın diğeri esmer, ayrı zevklere hitap ediyorlar.

- ‘Kuzey Güney’de canlandırdığınız Banu karakterinin size benzeyen yanları var mı?
- Banu sanırım sadece bedenen beni kullanıyor. O, takıntılı ve hayatta belli korkuları olan bir karakter. Ortak yönümüz şu olabilir: Ben de Banu gibi sevdiğim erkeğin maddi durumunu kafama takmazdım çünkü aşk çıkarsızca sevmek demek.

- Kimi Kuzey’den kimi Güney’den yana. Size hangi karakter daha çekici geliyor?
- Güney’in paraya zaafı var. Banu’nun yanında kılıbıklaşabiliyor. Paracı yanı beni rahatsız ediyor. Kuzey de sevgisine sahip çıkamıyor.

- Güzelsiniz, iyi işlerde yer alıyorsunuz. Hayatınızda her şey toz pembe mi?
- Yok canım, kimin hayatında her şey toz pembe ki? Şu anda çok şükür her şey yolunda ama zor günler de yaşadım. Beni en çok etkileyen, yakınlarımı kaybetmek oldu. 1999 depreminde halamı, kuzenimi, dedemi ve arkadaşlarımı kaybettim. Babaannemi bir trafik kazasında kaybettik ve o günden beri arka koltukta bile kemer takarım.

HAYATIN TADINI ÇIKARIYORUM

- Yalovalı mısınız?
- Hayır, orada yazlığımız vardı. İşte 1999’un başındaydı. Annem ve babam ayrıldı. Biz o yüzden ilk kez bütün yazı Yalova’da geçirmeden İstanbul’a döndük ve depremde sitemiz yıkıldı. “Her şerde bir hayır var” derler ya, öyle bir şey işte. Annemle yaşıyorum ama babamla da aram çok iyi.

- Güzel olunca hayata bir sıfır önde mi başlıyorsunuz?
- Aksine böyle düşünüldüğü için geriden gidiyorsunuz. Hep torpilli olduğun düşünülüyor.

- Göründüğünüz gibi soğuk bir kadın mısınız?
- Hayır, hayır! Eğlenceliyim ve hayatın tadını çıkarmaya bakıyorum.

 BİRİNİ ÇOK SEVDİM HÂLÂ DA ONU SEVİYORUM

- Hayatınızda aşk var mı?
- Yok, sadece hava durumu için havayı koklayan adamdan mesaj geliyor. Onun dışında kimse yok (Gülüyor).

- Olmaması sizin tercihiz mi?
- Bilmiyorum ,kanmıyorum galiba. Hayatımda birini çok sevdim ve hâlâ da onu seviyorum. Ne o beni terk etti, ne de ben onu, ama olmadı! O adam keşke benim hayalini kurduğum gibi olsaydı da ilişkimiz yürüseydi.

- Bizim tanıdığımız biri mi?
- Hayır, magazinden tanıdığınız biri değil.

- Nasıl bir adam ilginizi çeker?
- Akıllı ve belli hedefleri olmalı. Temizlik benim için önemli. Sporla uğraşmasını tercih ederim. Karizma olsun ama bu tam olarak nedir, onu da bilmiyorum. Ruh ikizimi, beden zıttımı arıyorum sanırım.

- Rol arkadaşınız Buğra Gülsoy ile eşi Burcu Kara’nın ayrılacakları söyleniyor. Yazıldığı gibi sizin aranızda bir etkilenme oldu mu?
- Hayır, zaten benim için çalışma arkadaşlarımla kardeş gibi olmak kıymetli.

- Buğra Gülsoy bu dedikodulardan sonra sizden gerçekten özür diledi mi?
- “Kusura bakma bu haberler çıkıyor ve ben de çok üzüldüm” dedi. Tabii bizim birlikte sahnelerimiz var. Dizide bir ilişki yaşanıyor. Durumu bana mâl edip ‘Burcu Bade’yi kıskandı’ diye yanlış haberler çıkacağını da tahmin ediyordum.

- Bu haberlerden sonra hiç Burcu Kara ile konuştunuz mu?
- Hayır, Buğra’yla da oturup “boşanıyor musun” diye konuşmadım. Bu onun özeli.

MADONNA HAYRANI OLDUĞUM İÇİN KAS YAPTIM

Cenevre Maratonu’nda 1600 kişi içinden 146’ncı oldum. Ben hızlı adımlarla yürüyorum. Aslında koşmaya idmanlı değilim bu yüzden skor yapmak gibi bir amacım yoktu. Buraya sporun kalp sağlığına olan olumlu etkisine dikkat çekmek için geldik. 1 yaşından itibaren yürümeye başladım (Gülüyor) bir daha da bırakmadım. Önceleri spor salonunda spor yapılır inancındaydım. ‘Ezel’e başlamadan önce Madonna hayranlığım olduğu için kas yapıyor ve ona göre çalışıyordum. Baktım kas bile olsa ekran bunu affetmiyor ve şişman gibi görünüyorsunuz. İriliğimi ekranda sevmedim ve kardiyo çalışmaya başladım. Sabırsız olduğum için hızlı yürüyüşlere başladım. Becel de beni yürürken keşfetti. Şimdi reklamlarında oynuyorum ve maratonlarda yürüyorum.