Annem ve kardeÅŸim için yaşıyorum

‘Avrupa Yakası’ dizisinin haÅŸarı kızı Selin rolünü baÅŸarıyla canlandıran genç oyuncu Evrim Akın, ‘Aslında çok tanınmak fazla umurumda deÄŸil’ diyecek kadar cesur! Akın için yaÅŸamanın tek amacı, annesi ve kardeÅŸi.Devamlı gülen bir yüz, yerinde duramayan hiperaktif bir kiÅŸilik ve ne tarafa baktığı belli olmayan fırıl fırıl dönen gözler... Evrim Akın’la birlikteyken sanki kuvvetli bir mıknatısın çekim alanına girmiÅŸ gibi hissediyorsunuz kendinizi.- Tiyatroyla nasıl tanıştınız? 1979 Ankara doÄŸumluyum. Babamı 17 yaşında kaybettim. Annem ve 20 yaşındaki erkek kardeÅŸim Selçuk’la birlikte yaşıyoruz. Benim hayattaki tek yaÅŸama amacım annem ve kardeÅŸim. Tiyatroya yıllar önce Ä°zmir’de, Konak Belediye Tiyatrosu’nda kursiyer olarak baÅŸladım. Lise yılları sonrasında ise tiyatro aÅŸkı beni Ä°stanbullu yaptı. Mimar Sinan Ãœniversitesi’nde sınavlara girdim ama kazanamadım. Müjdat Gezen Sanat Merkezi’ni burslu olarak kazandım, ama oradan da atıldım. - Peki daha sonra nasıl var oldu Evrim Akın?Oyunculuk kariyerim ‘Nisan YaÄŸmuru’ adlı TRT’ye çekilen bir dizi ile baÅŸladı. Daha sonra ‘EstaÄŸfurullah YokuÅŸu’ benim televizyon oyunculuÄŸunu gerçek anlamda yaptığım ilk iÅŸim oldu. - Avrupa Yakası, oyunculuk hayatınızda bir mihenk taşı mı? Evet, en azından buradaki iÅŸimi sevdiÄŸim, birlikte olmaktan mutluluk duyduÄŸum insanlarla yapıyorum. Ve bu yüzden de kendimi çok ÅŸanslı sayıyorum. Bu iÅŸ benim çıkış noktam oldu! - Artık bütün Türkiye’nin yakından tanıdığı bir kiÅŸi oldunuz, nasıl hissediyorsunuz kendinizi?Sokaktaki insanların bana ‘Aaaa Selin’ demesi, doÄŸrusunu söylemem gerekirse pek de umurumda deÄŸil! Ä°ÅŸimin tadını çıkarıyorum.- Gelecek için projelerinizden bahseder misiniz?Åžimdiden belirlenmiÅŸ projelerim yok. Ama ilerisi için en büyük hayalimi soracak olursanız... Bir gün bu iÅŸin eÄŸitimini almış arkadaÅŸlarla birlikte tiyatro kurmak istiyorum. - Size de sormasak olmaz! Oyunculukta kurallarınız var mıdır?Ben her rolü kabul eden bir oyuncu olmak istemem. EÄŸer bir rol beni doÄŸallıktan, estetikten uzaklaÅŸtıracaksa, yani beni avamlaÅŸtıracaksa o rolü kabul etmem. Ama onun haricinde mızmızca ÅŸeyler söylemek bir oyuncunun yapacağı ÅŸeyler deÄŸil! En uyumlu ekip biziz Gazanfer Özcan gibi bir deryanın yanında olmak, Hümeyra gibi hayatın hep güzel yanlarını görmeyi ilke edinmiÅŸ bir kadınla yan yana, aynı koltukta oturmak ve onlarla aynı havayı solumak, benim için hayatımın en büyük ödülü... Ve biz burada sen tiyatrocusun, ben televizyoncuyum ayrımı da yapmıyoruz. Gülse Birsel yazıyor, hem kendisi, hem bizler elimizden gelenin en iyisini yapıp, rollerimizi oynuyoruz. Â