AKP’ye yol bağışı!

Güncelleme Tarihi:

AKP’ye yol bağışı
Oluşturulma Tarihi: Haziran 11, 2005 00:00

BUGÜN size bir belge daha açıklıyorum. Bu kez Anadolu’nun uzak bir köşesinden, Sinop’un Erfelek İlçesi’nin Salı Köyü’nden. Unutulmuş, fakir köylerimizden biri. Belgeyi küçümsemeyin. Parasal değeri belki az ama temsil ettiği ‘zihniyet’ önemli.Köyü ilçeye bağlayan 6 kilometrelik yol çok bozuk. Araçlar gidip gelemiyor. Köylüler yol için defalarca devlete başvuruyor. Yanıt geliyor: ‘Para yok. Siz aranızda mazot parası toplayın, biz makineleri gönderelim.’ Köyün muhtarı ahaliye salma salıyor. Pamuk eller cebe! Toplanan para yeterli değil. Muhtar bunun üzerine Sinop ve İstanbul’da yaşayan köylülerinin ayağına gidiyor. Biraz da onlardan topluyor. Toplanan miktar 2 milyar 300 milyon Törkiş liraya ulaşıyor. Fakat yol yine yapılmıyor.Bu aşamada muhtar, Erfelek AKP İlçe Başkanlığı’na gidip durumu anlatıyor. Paranın toplandığını bildirip yolun yapılması için aracı olmalarını rica ediyor. AKP ilçe başkanı çözüm yolunu gösteriyor: ‘Sen o parayı bize ver, yolu yaptıralım.’ Para veriliyor. Aylar geçiyor, yoldan yine haber yok. Paranın ilçe başkanlığına verildiği duyuluyor, köylüler muhtarı sıkıştırıyor. Muhtar bastırdıkça bastırıyor. İşler karışıyor. Bunun üzerine 3 ay sonra AKP ilçe başkanlığı bir bağış makbuzu kesmek zorunda kalıyor:‘Gelir makbuzu. Teslim eden: (Köy muhtarı) Kemal Akkoca. Adresi: Salı köyü... Gelir türü: Bağış.Adalet ve Kalkınma Partisi’nce iki milyar üçyüz milyon alınmıştır. 21 Eylül 2004.’ Aradan aylar geçti. Yol yapıldı mı? Yapılmadı! Köylünün paraları ne oldu? AKP’ye bağış oldu! Bundan sonra ne yapmalı? Üzerine bir bardak soğuk su içmeli! TIK YOK! Dünkü yazımda belgelemiştim. Başbakanlık tarafından hazırlanıp bastırılan devletin resmi raporunda İngiltere Krallığı’nın amblemi yer almıştı. Altında ‘İngiltere Büyükelçiliği-Ankara’ yazıyordu. Onun da altında şu yüz kızartıcı ifade vardı: ‘Bu kitabın basımı ve dağıtımı İngiltere Büyükelçiliği tarafından desteklenmiştir.’ Bu kadarı Osmanlı’nın çöküş dönemindeki kapitülasyon rezaletinde bile olmamış, devlet belgelerine yabancıların damgası vurulmamıştı. Demek ki bizim Başbakanlığın gücü bir kitabı-raporu bile bastırmaya ve dağıtmaya yetmiyor, Ankara’daki yabancı büyükelçiliklerden yardım ve destek almayı içine sindiriyordu. Üstelik İngiltere Krallığı amblemini Türk devletinin resmi belgesinde kullanmaktan sıkılmıyordu.Yoksa sömürge mi oluyoruz? Yazımda, bu konuda bir yanıt bekleyeceğimi belirtmiştim. Dün yüzlerce Hürriyet okuru yazılı ve sözlü olarak sordu:Tık var mı? Herkese aynı yanıtı vermek zorunda kaldım: Tık yok!Gülüştük. Ağlanacak halimize gülmek zorunda kalıyorduk. Yanıt beklemeye hep birlikte devam edeceğiz.
Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!