Akdeniz boyu aşk

Güncelleme Tarihi:

Akdeniz boyu aşk
Oluşturulma Tarihi: Ağustos 04, 2000 00:00

Haberin Devamı

SON romanım ... Ve Sevgili Rozika'yı okuyan gençler, Ansan'ın bahçesinde bana ‘‘Aşk’’ı sordular. ‘‘Aşk nedir? Rozika'daki aşkı tanımlar mısınız’’ dediler. Çok zor bir soruydu. ‘‘Siz ne düşünüyorsunuz’’ diye ben de onlara sordum. Tek bir yanıt aldım; ‘‘Acı.’’ Doğruydu. Aşk acıdır, ama acının getirdiği ömür boyu unutulmayacak bir tat. ‘‘Aşk biter mi?’’ oldu bir soruda. İşte yanıtım:

YAZ AŞKI

‘‘Bir yaz yağmuru gibi geçiverdi aşkımız’’ dese de şarkı, aşkın geçmeyeceğini, bitti dediğimizde de içimizde tıkanmayan ince bir damar gibi sürdüğünü bilenlerdeniz. ‘‘Yaz Aşkı’’ gibi, aşkın önüne ipe sapa gelmez sözcükler koyarak, aşkı küçüksemeye, ya da bedensel isteklerini aşk sözcüğü ile örtmeye çalışan gafillerden olmadığımıza mutluyuzdur. ‘‘Bir yaz yağmuru gibi geçiverdi aşkımız’’ diyen şarkı bu gafillere en çarpıcı yanıttır, kuşkusuz anlarlarsa.

O gafiller, şarkının ‘‘yaz yağmuru’’ gibi kısa süren bir aşktan söz ettiğini sanırlar. Onların aşk dedikleri, bedensel dürtüleri olunca başka türlü sanmaları da olanaksızdır. Aşkın doyumsuzluğu nasıl da gizlidir kısa bir yağmurun ıslatmasında. Aşk doyumsuzdur, zamansızdır. Yıllar süren bir aşk, nesnesine ‘‘daha dün gibiydi’’ gibi gelir, bir yaz yağmuru gibi gelir. Islanmasına doyamamıştır, yanaklarından dudaklarına inen yağmur damlalarını diliyle yalayacak, tadını alacak, susuzluğunu giderecek yeterli zamanı bulamamıştır.

ZAMAN İŞLEMEZ

Hiç bir zaman da bulamayacağını bildiği halde. Aşta zaman işlemez, zaman durmuştur. Nesne bedeniyle ruhuyla karşısındakine göçmüştür. O, o değildir, öbürü de değildir. Bir teslimiyet içindedir. Kavuşma onda gerçekleşmiştir, öbüründe gerçekleşip, gerçekleşmediğini bilmez, düşünmez, aramaz. Aşkın ‘‘tek kişilik bir incelik, bir teslimiyet, bir göç, bir gurbet’’ olduğu damarlarında dolaşan kan gibi ona hayat verir.

AKDENİZ BOYU AŞK

Teslimiyetiyle kendi tanrısını bulmuştur, göçüyle kendinden sıyrılmış, kurtulmuştur, gurbetiyle acısının tadına ulaşmıştır. Denize karışan ırmak, çay, dere, yağmur damlası hala sudur, ama artık denizindir. Akdeniz boyu aşklar gördüm, temmuz sıcağında Antalya'da. ‘‘Yaz Aşkı’’ çıtasını bir boy aşmışları. Kutluyorum onları, aşk dolu günleriniz olsun.

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!