200. program heyecanı

Güncelleme Tarihi:

200. program heyecanı
Oluşturulma Tarihi: Ocak 26, 2012 07:00

Cengiz Abazoğlu, hafta içi her gün, Kanal D’de yayınlanan “Bana Her şey Yakışır” programıyla seyirci karşısında... Uzun zamandır hem yarışmacılara hem de ekran başındakilere şıklık tüyoları veren ünlü modacı, bugün (20 Ocak) 200. program heyecanı yaşıyor.

Haberin Devamı

 “Bana Her şey Yakışır” bugün 200. bölümüyle ekranda olacak. Neler söylemek istersiniz?                
   
- Evet, başladığı günden beri büyük ilgi gören “Bana Her şey Yakışır” 200. bölüme ulaştı. Hem bilgi veriyor hem de eğlendiriyoruz, bunun için de seviliyoruz. Bu ekibin içinde yer almaktan çok mutluyum.

“Bana Her şey Yakışır”ın formatının bize ait olduğunu biliyorum. Peki bu format yurtdışına da satıldı mı? 

- Evet, yapım ekibi Amerika dahil 26 ülkeye sattı. 10 ülkede de yayınına başlandı. 

Peki, siz formatta bazı yenilikler yapmayı düşünüyor musunuz?    

- Aslında programın en ilginç tarafı, kadınların her hafta başka bir konsept doğrultusunda alışverişe çıkıyor olmaları... Bir hafta kokteyl, bir hafta iş görüşmesi... Belirlenen konsept doğrultusunda kendi fikirlerine göre styling yapıyorlar. Bu sayede program tazeliğini hep koruyor. Biz de programda çok radikal bir değişiklik yapmayı düşünmüyoruz. Bu haliyle fazlasıyla beğeni topladı zaten... Benim de kontratım uzadı.
              
Ekranda kazandığınız başarıdan gurur duyuyor olmalısınız...

- Aslında bakarsanız her gün televizyonda olmaktan çok zevk alıyorum ama bir yandan da kafamda soru işaretleri oluşuyor.
   
Neden?

- Bu kadar popüler olmak garip geliyor. Artık alışveriş merkezlerinde fotoğraf dağıtır, bir sürü soruya maruz kalır oldum.

ŞÖHRETE HİÇ ALIŞKIN DEĞİLİM 

Şöhret sizi korkutmuş gibi...

- Korkutmak değil de, yapı olarak bu tip şeyler alışkın değilim. şöhretli pek çok arkadaşım var ve hayatlarının hiç kolay olmadığını görebiliyorum.

Peki programın geneline baktığınızda, sizce kadınların en sık yaptıkları moda hatası ne?

- Birinci hata, kendi vücut proporsiyonlarını göz önüne almadan giyinmeleri... ıkinci hata, mekana göre kıyafet seçememeleri... Üçüncü büyük hata da çoğu kadının hayranı olduğu bir yıldıza benzeme isteği... Cesaret her zaman güzeldir. Fakat doğru adımlar atıldığı zaman kişiye pozitif olarak döner.
 
Katlanamadığınız şeyler var?

- Bazen şık olmak için çok abartılı giyiniyorlar. Ne kadar fazla doldururlarsa, o kadar havalı ve seksi olacaklarını sanıyorlar. Bir de saçlarıyla problemi olmayan kadınların kaynak saç yaptırmalarına tahammül edemiyorum. Takma tırnaklara da öyle. Bunlar kadının güzelliğine gölge düşürüyor. Lensler de keza öyle... Bunlar olduğu sürece bir kadının şık olarak algılanması imkansız. Ama yeni sezonda yarışan kadınların alışverişlerini çok daha bilinçli yaptıklarını söyleyebilirim.

Yeni sezonun ilk bölümü Paris’te çekilmiş. Yurtdışı çekimlerinin devamı gelecek mi?

- Evet, şimdi yine Paris var. Paris’te Haute Couture defilem var. Programın konsepti de buna bağlı olarak “Nasıl bir kıyafetle defileye gidersiniz?” olacak. Onun arkasından Avrupa’da birkaç yere daha gideceğiz ama şehirler kesinleşmedi.

Haberin Devamı

KARA LİSTEMDEKİLERE KIYAFET HAZIRLAMAM

Size gelen herkese kıyafet tasarlar mısınız? Yoksa geri çevirdikleriniz oluyor mu?

- Olmaz mı... Kara listem bile var! Ama kim olduklarını söyleyemem, başım belaya girer. Bir tasarımcı kıyafetini herkesin üzerinde görmek istemeyebilir. Bu gayet doğal bir şey. Her moda evinin böyle listesi vardır zaten...

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!