İklim için eylem zamanı
Güncelleme Tarihi:
Bu hafta 146 ülkeden 2 binden fazla delege Bonn’da uluslararası iklim diplomasisi için bir araya geldi. ABD’nin Paris Anlaşması’ndan çekilebileceği ya da daha minimal rol oynayabileceği konuşulurken, birçok ülke iklim değişikliğini yavaşlatma çabasında umutlarını Çin ve Hindistan’a kaydırdı.
ABD Başkanı Donald Trump’ın 2015 Paris İklim Anlaşması’ndan çekilip çekilmeyeceği sorusunun gölgesinde bu hafta Almanya’nın Bonn kentinde iklim müzakereleri gerçekleşti. Paris Anlaşması sonrası atılacak adımların masaya yatırıldığı Bonn’da merak edilen konuların başında ise yeni ABD yönetiminin iklim konusundaki bakış açısının değişip değişmeyeceği oldu. The Climate Action Tracker bu konuda bir analiz yayınladı. Analiz, iklim değişikliği konusunda küresel liderliğin değişmeye başladığını, Hindistan ve Çin’deki olumlu gelişmeler sayesinde iklim değişikliği ile mücadele sürecinin yavaşlamayacağını gösteriyor. Paris İklim Anlaşması’nın etkin bir biçimde uygulanabilmesi için, kuralların ve esasların belirlenmesinin 2018 yılına kadar tamamlanması gerekiyor.
NEDEN 2018 ÖNEMLİ?
Paris İklim Anlaşması’nda 2018 tarihine önemli atıflar bulunuyor. Öncelikle, Anlaşma’da belirlenen 1.5 derece hedefi için bilimsel verileri sağlayacak olan rapor bu yıl yayınlanacak. Hükümetler Arası İklim Değişikliği Paneli’nin bu raporunun yanı sıra, küresel envanter sayımı da yapılacak. Ülkelerin ulusal azaltım beyanları değerlendirilecek ve mevcut ilerlemeler ortaya konulacak. Bu süreç ile, anlaşmada hedeflenen 2050 sonrası sıfır emisyon hedefi için neler yapılmış olduğu ortaya çıkacak. Bilimsel veriler ve küresel envanter sayımı ile beraber, ülkeler kolaylaştırıcı diyaloğa başlayacak ve uzun vadeli azaltım hedefleri ile ulusal niyet beyanlarının yenilenmesi masaya yatırılacak. Ülkeler, bu yüzden finansmandan, şeffaflığa kadar bir çok alandaki kuralların 2018 süreci öncesinde bitirmeyi amaçlıyor.
AB’DEN 800 MİLYON EURO
Bonn Müzakerelerinin son gününde, Avrupa Birliği (AB) ile 79 Afrika, Karayipler ve Pasifik ülkesi ortak bir açıklama yaptı. Açıklamada, hep beraber Paris Anlaşması’nın esaslarına bağlı olduklarını ifade eden ülkeler, düşük karbonlu, iklime dayanıklı kalkınma için ortak hareket edeceklerini belirttiler. Avrupa İklim ve Enerji Bakanı Miguel Arias Canete, “Bugün, Avrupa, iklim değişikliğinin etkilerine karşı en savunmasız olan partnerleri ile birlikte duruyor. Biz, gelişmiş ve gelişmekte olan ülkeler, Paris Anlaşması’nı korumaya devam edeceğiz. Hep beraberiz, Paris’tekiyle aynı mutabakatı taşıyoruz. Anlaşma geri dönülemez ve tartışmaya açılamaz” açıklaması yaptı. AB, yaptığı işbirliğinin bir göstergesi olarak 2020 yılına kadar 800 milyon Euro fonu, gelişmekte olan ülkeler için ayıracağını açıkladı. Bonn İklim Zirvesi hem müzakerelerde, hem de müzakereler sırasında ülkelerin Paris Anlaşması’na dair ortaya koyduğu yüksek destek ile başarı ile sonuçlandı. Bonn’da ilk defa petrol ve kömür şirketleri gibi şirketlerin zirvelerde yer alması ve ilerlemeyi engellemesi resmi olarak masaya yatırıldı.