Hepsi de Mısır mukalliti

Güncelleme Tarihi:

Hepsi de Mısır mukalliti
Oluşturulma Tarihi: Şubat 05, 2000 00:00

Haberin Devamı

Dansözler ve göbek dansı hakkında kitap yazan Kemal Özdemir

Kemal Özdemir (45), işletme tahsil etmiş ama kitaplarla haşır neşir. ‘‘Oryantal Göbek Dansı’’ kitabından önce Osmanlı Deniz Haritaları, Saatler Kitabı ve Osmanlı Arması adlı albümleri yayınlamış. ‘‘Boş zamanlarımı değerlendirirken, konularında tek olan bu kitapları yazdım’’ diyor. Takma isimle yazdığı birtakım kitaplar da olmuş ama adlarını asla söylemiyor. Daha önce Net Holding'de yayın koordinatörü olarak çalışmış. Turizm yayıncılığından önce matbaa yöneticiliği yapmış. Aslında dansözler üzerine yazdığı kitabı da turizm amaçlıymış. Hesap etmiş, kitabın da katkısıyla oryantal dans Türkiye'ye yılda 200 milyon dolarlık getiri sağlayacak!. Özdemir çok iddialı. Bir o kadar da sivri dilli. Günümüz oryantal dansının temsilcilerine veriyor, veriştiriyor. Ama dansı da dönsözü de ciddiye alıyor: ‘‘İşi ciddiye almazsanız çok afedersiniz baldırın bacağın arasında kaybolursunuz, içinden çıkamazsınız, çünkü bu konu çok kaygan bir zemin.’’ Yazar kitabı yazarken kendini sağlama almış. Dansözlerden (Prenses Banu hariç) ve onların kaygan zemininden onlarla konuşup görüşmeyerek uzak durmuş. Sorularımıza verdiği çok açık cevaplar sayesinde zevkli bir röportaj yaptık. Haklarında kitap yazılan dansözler ne diyecek merakla bekliyoruz.

Göbek dansıyla ilgili kitap yazmak nereden aklınıza geldi?

-Ben araştırmacı değilim, o anki merak konum neyse onunla ilgileniyorum. Çatalhöyük'te bulunan dünyanın ilk haritasının ve şehir planının kitabını bastık, 140 tane zar zor sattık. Kitabevleri kitapları kendilerine göre değerlendiriyor, ‘‘bu satar, bu satmaz’’ diyorlar. Artık anlamış bulunuyorum ki dansözlü kitap satar, çünkü malzemesi kadın.

İlgi alanlarınız çok mu geniş?

Geçmişimde 18-20 yıllık bir Kadıköy sahaflığı da var, o yüzden kitaplarla temasım çok. İlgi alanlarımın genişliğinden ziyade Türkiye'de hangi konularda kitap çıkmış, neler eksik kolluyorum. Tabii daha önce kitabı yazılmamış bir konuyu eleştirecek insan da yok. Şimdi dansöz kitabını kim eleştirecek? Dansöz bile ne yaptığını bilmiyor. Çıkıyor oynuyor, parasını alıp gidiyor. Bu oyun nedir, aslı, geçmişi nedir temellendirmek istedim. Oryantal dansa halk arasında göbek oyunu dedikleri için bu konuya genellikle gayriciddi yaklaşılmış.

PRENSES BANU BİR İLAHE

Turizm kitapları bastığınızı söylediniz, ‘‘Oryantal Göbek Dansı’’ da turistik bir kitap mı?

Kitap İngilizce, Fransıza ve Almanca da basılacak. Esasen yabancılar için yazıldı. İşin gerçeği, turistik yayın yapıyoruz ve turistler için hazırlanan oryantal serisinin bir kitabı bu. Türk göbek dansı turizm için aşağı yukarı yıllık 200 milyon dolarlık bir getiri sağlar. Turistin oryantal düşlerini besleyecek bir şeyler yapamamız lazım.

Kitapta Prenses Banu'nun ismi çok geçiyor. Ona özel muhabbetiniz mi var?

Prenses Banu sevilmeyecek gibi değil, bence bir ilahe. Bu kitabı yapmaya başlayınca, daha önce onun fotoğraflarını çeken Güngör Özsoy diye bir arkadaşımız bizi tanıştırdı.

Özel olarak hayranı olduğunuz bir-iki isim yok mu?

Yok, çünkü ben kitaba aldığım isimlerin hiçbirini canlı olarak seyretmedim, seyretmeden nasıl hayran olunabilir? Nesrin Topkapı'yı TV'de, Prense Banu'yu kendi evindeki kasetlerden seyrettim o kadar. Fotoğraftan hayran olunursa Prenses Banu'nun bir resmi var ki dünyanın en güzel kadını.

Bir tane gözdeniz vardır mutlaka...

Bu konuyu yazdım bitti. Oryantal dans benim için Uludağ'ın florası filan gibi herhangi bir konu artık.

Prenses Banu'dan başka dansözle konuşmadınız mı?

Hayır gerek görmedim.

Nereden biliyorsunuz, onlarla konuşmamışsınız bile...

Akın Ok bir kitap yazmış ve orada piyasanın en bilinen yirmi dansözüyle konuşmuş. O röportajları okuyunca bu dansözlerin hiçbiriyle konuşmama gerek olmadığına karar verdim.

Günümüzde iyi Türk dansözü yok mu?

Bence iyi dansözler artık bitti, geçmişte kaldı. Oryantal dansın Mısır'dan çıktığını en iyisinin o olduğunu zannediyorlar ama bence en güzeli Türk ekolü. Bunu kitapta anlattım. Mısır ekolü seyirciye uzaktan bakar, Türk ekolü seyirciyle bütünleşir. Türk dansözü hareketlidir, seyircilerin arasına karışır, seyirciyi uyandırır, işin içine katar. Biraz Brechtvari bir havası vardır. Mısır dansında 60 yaşında kadınlar dans ediyor, bu olmaz!

DANSÖZLÜK CESARET İŞİ

Neden olmaz?

Çünkü bu dansın kökeninde cinsellik olmalıdır. 60 yaşında bir kadın yirmi yaşındaki bir delikanlıda annelik duygusu dışında ne uyandırabilir ki?

Türk oryantal dansının Cumhuriyet’le birlikte geliştiğini söylüyorsunuz.

Bu çok önemli çünkü Cumhuriyet’in ve laikliğin getirdiği haklar kadınların rahat giyinmesini ve gösteri yapmasını sağladı. 1950'lerden önce dans eden kadınların çoğu Ermeni ve çingene. Tabii onlar hayatın tadını daha iyi çıkarıyor, erkeklerin esmer tutkusu da belki oradan geliyor. Türkiye'de göbek dansı 50'li yıllarda yükselişe geçti, o dönemde dergilerin her sayısında bir iki dansöz var. Şimdi nasıl mankenler bir numaraysa o zaman da dansözler bir numara.

Eski adamlar daha mı beyefendiymiş de dansöz hanımlar mesleklerine o şekilde devam ediyorlar?

Tabii o hanımlara yaptıkları işten utandırmayacak şekilde davranıyorlar. Daha kibar, daha kentli ve daha kozmopolitler. Günümüzde cesur kadınlar dansözlük yapıyor.

Oryantal dans insanlığın gördüğü en etkili afrodizyaktır demişsiniz...

Gece saat 12'de yarı çıplak bir kadın karşınızda şıkır şıkır oynuyor, bir erkek olarak ben de ufak bir şehvete kapılıp akşam karıma sarılabilirim yani... Güzel bir kadının kıvrak nağmeler eşliğinde vücudunu sallayarak oynaması bir cinsel çağrıdır.

YAZAR, DANSÖZLERE VERDİ VERİŞTİRDİ

İşin temelinden haberleri yok, sadece nasıl çalkalanacağını öğrenmişler.

İşin gerçeği Türkiye'de dans edenlerin hiçbiri ne yaptığını bilmiyor.

Ben en büyük iyiliği yaptım, yaptıkları işi ve tarihçesini anlattım.

İyi dansözler artık bitti, geçmişte kaldı.

Şu an piyasada iyi Türk dansözü yok çünkü, hepsi Mısır mukalliti (taklitçisi).

Bir Türk dansözün Arap müziğiyle dans etmesi ülkesine ihanet etmesi demektir. Bu ayıptır, terbiyesizliktir.

Türkiye'de müzik mi yok? 3. Selim Köçekçe besteledi, Bahriyeli çiftetellisinin, Konyalım'ın suyu mu çıktı?

Oryantal Asena'yı beğeniyorlar ama ben hep eleştirdim. Onun yaptığı Türk göbek dansı değil.

Sibel Can mükemmel bir dansözdü ama assolist oldu çünkü, toplumumuzda dansöze kötü gözle bakılıyor ama assoliste bakmıyor. Ben bu duruma bir çare olsun diye kitabı yazdım ki, akıllı bir dansöz okuyup yaptığı işin kökenini öğrensin.

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!