Geçmişimi terk ettim

Güncelleme Tarihi:

Geçmişimi terk ettim
Oluşturulma Tarihi: Mayıs 15, 2011 00:00

Uzun bir dönemin pop yıldızı Çelik beş yıl önce yaşadığı olayların sonrasında ortadan kayboldu. Ve şimdi üç yeni şarkıdan oluşan maksi single’ı ‘Kalp Gözü’yle karşımızda. Peki Çelik bu beş yılda neler yaptı? Yaşadıklarından nasıl etkilendi? İddiaları nasıl yorumluyor?

Haberin Devamı

Beş yıl müziğe ara mı verdiniz?
- Aslında ara vermedim. Ara vermek, düşünmeyi ve üretmeyi unutmak demek. Ben bu sürede üç albüm yapacak kadar şarkı ürettim. Geçmişe bakarsak ‘Hercai’ albümünden sonra altı aylık zaman dilimlerinde albümler yapmıştım. Ama insan mutlaka daha iyisini yapmak için arayışta oluyor. Kendimden ve yaptıklarımdan memnun muyum diye sorguladığım bir süreç geçirdim.
Memnun muymuşsunuz peki?
- Kendimi inkar etmeyeceğim. Geçmişimdeki her şeyi terk ederek daha iyiye doğru yürümek istedim.
Albüm çıkarmadan geçimizi nasıl sağladınız?
- Geçmişte iyi işler yaptım, para kazandım. Kimseye muhtaç olmadan idare ettim.
Bütün bu içe dönüş sonucunda şimdi nasıl bir dönemdesiniz?
- Kendimi daha iyi, dinlenmiş ve enerjik hissediyorum.

KENDİMİ KADIN GİBİ HİSSETTİM

Haberin Devamı

Albümün adını neden ‘Kalp Gözü’ koydunuz?
- Karşındakilere daha doğru gözle baktığın zaman, kendi istediklerini ve aradıklarını değil de karşındakinde var olan güzel yanları görüyorsun. Bu da kalp gözü... Örneğin ben aşkla ilgili çok ciddi tıkanıklıklar yaşadım ve yol kat edemedim.
Mesela?
- İlişkiler deniyorsunuz. Ama bizim ilişkilerimiz diğer insanlardan farklı. O yaşadıklarınız sizi besliyor. Şarkı sözü oluyor. Sonra yine aşık oluyor veya olmuyorsun... Kendime dışarıdan baktığımda aşkta başarılı biri olarak görmüyorum.
Yeni şarkınız ‘Kibritçi Kız’ böyle bir sevgiliye mi yazıldı?
- Geçmişteki bir aşkıma yazdım. Keşke hala hayatımda olsa, dediğim biri. Bu şarkıda onun yerine geçtim. Çünkü bir kadının duygularını onun formatına girip düşünmezsen çıkartamazsın. Ve yazarken kendimi kadın gibi hissettim.
Peki bir kadın olsanız nasıl bir kadın olurdunuz?
- Herhalde ‘kötü’ kadın olurdum.
‘Üstü Açık Araba’ şarkınızda “Terk edilmek ve aldatılmak nasılmış, şehrin en dibinde yabancı kollarda” diyorsunuz...
- Ben bunu da denedim. Ama bu tip ilişkilerden tat almazsın. Birisinden ayrıldıktan sonra onu unutturacak her versiyonu deniyorum ama unutturmuyor. Evliliğimden önce adım çapkına çıkmıştı. Bunu görgüsüzlük, şöhret şımarıklığı veya haz olarak adlandırabilirsiniz ama ben bunu yaşadım.
Kadınlar ne buluyordu sizde?
- Bilemiyorum. Ama evlendikten sonra bu durumu bitirdim. Eşimden ayrıldıktan sonra da aynı sıkıntılar yeniden başladı. Herkes tatmin olmak ister. Tabii cinselliğin yanında sohbet etmek, konuşmak gibi başka şeyler de var. İkisini birden bulmak önemli.
Bütün bu ilişki konularında sorun sizde mi kadınlarda mı?
- Bende olduğunu düşünüyorum. Bu yüzden de kendimi değiştirme yolunu seçtim.
Şimdi biri var mı?
- Son bir ay içinde platonik olarak hoşuma giden bir kız var.

Haberin Devamı

YAŞANANLARDAN YORULDUM AMA HEPSİ GERİDE KALDI

Söz yazarı ve besteci olduğunu iddia eden Ayşe Ersoy, söz ve müziklerinizin kendine ait olduğunu iddia etmişti. O dönemde neler yaşadınız?
- Duyguları ifade etmek çok zor. Ben şimdi ne söylesem boş. Benim yapmam gereken mahkemeye gitmekti ve sonuçta ceza davasıyla konu kapandı. Benden Özür diledi. O dönemde yaşananlardan yoruldum ama hepsi geride kaldı.
Sonrasında Emekli Binbaşı İhsan Güven’in kurduğu bir tarikatın müridi olduğunuz söylendi... Güven ve eşinin ölümü ardından ifadeniz de alındı. İşin aslı neydi?
- Bütün bunları reddediyorsun, tekzip ediyorsun ama haberler devam ediyor. Ben en başından beri böyle bir şey yok dedim ve tekzip ettim. Mahkemelerde benim lehime sonuçlandı.
İhsan Güven çok yakınınız mıydı da bunlar çıktı?
- Sizin nasıl eşiniz dostunuz nasıl varsa benim dünyamda da öyle biriydi. Yaşı benden çok büyüktü. Kendimi bildim bileli aile ortamından tanıdığım birisiydi. Ben bu söylenenlerin niye ve nasıl olduğunu anlamadım. Mahkeme süresinde de sadece ‘Emekli Atatürkçü bir binbaşı’ olduğunu söyledim. Ama bunların nasıl ve niye konuşulduğunu gerçekten bilmiyordum.

Haberin Devamı

HİÇBİR TARİKATA ÜYE OLMADIM

Ateş olmayan yerden duman çıkmaz... Hiç mi bunlar nereden çıktı diye araştırmadınız?
- İftira diye de bir şey var. Size çamur at izi kalsın lafını da hatırlatırım. Ben bunlarla ilgilenip araştırsam ne olacak? Benim dışımda olan bir şeydi. O zamanlar her günüm bunla geçiyordu ama söylediklerim fayda etmedi. Yaşananlar beni çok yordu artık olanları değiştirmeye gücüm yetmiyordu.
Gerçekten herhangi bir tarikata üye oldunuz mu?
- Hayır ama dediğim gibi bu sürede kendimde hoş bulmadığım şeyleri düşünürken bütün bu söylediklerini düşündüm.
Bana hep karanlık bir havanız var gibi geliyor...
- İçim karardı ondandır (Gülüyor). Bir özeleştiri yapıyım bunu kendimdeki eksikliğe bağlıyorum. Kendimde hoş bulmadığım duygularım var. Hırslıyım, öfkeliyim... Ama hiç öyle karanlık biri olmadım. Rahat ve doğal biriyim.
Ölüm tehditlerinden kaçmak için mi Bakü’ye gittiniz?
- Bu olayların sonucunda tehditlerden uzak durmak için gittim. Yakın bir yerdi. Orada rahat ettim. Müzik yaptım. Bir senem orada geçti. Ama artık buradayım. Bütün bu yaşananları da sen sorunca hatırlıyorum.

Haberin Devamı

SİLAH TAŞIMIYORUM

Oğlunuz Atilla Ata kiminle kalıyor?
- Yedi yaşında. Velayeti annesi Buket Saygı’da ama tatillerde ve haftasonları birlikteyiz. Ayrıca farkındaysan sorduğun sorulara göre yüzüm değişiyor. Şimdi gülümsemeye başladım! Oğlum hayatıma girdikten sonra da böyle bir yüz ifadem oldu.
Nasıl bir babasınız?
- Dün geç yattı ve bu sabah ayakta uyuyordu o zaman ses yükselebiliyor.
Onunla ilgili gelecek planlarınız var mı?
- Ben ailemi dinlemedim. İstanbul Üniversitesi’ni kazandım ama konservatuara gittim. Şahsen müzisyen olmasını istemiyorum ama kendi karar vermeli.
Belinizde silahla oğlunuzun yanında bir fotoğrafınız çıktı...
- O gözlük kabıydı. Niye öyle yaptılar bilemiyorum...
Silah taşır mısınız?
- Hayır taşımıyorum.

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!