Fenerli olmak...bir EZİYETTİR !

Güncelleme Tarihi:

Fenerli olmak...bir EZİYETTİR
Oluşturulma Tarihi: Şubat 18, 2005 11:54

Asla Fener’in bir maçını izlemeye kalkmam. (Kızım yıllardır “Baba beni bir maça götür” diyor, kaytarıyorum, sonra üzülür diye...) Çünkü en kolay maçın bile garantisi yoktur. Dün akşam, gazeteden çıkarken Tufan Abiye (Türenç) seslendim, “Abi bizimkiler yine bizi üzecek bu akşam!” Olabilir, dedi... Ne de olsa o da benim gibi yarım yüzyıllık Fenerli.

Fener’in maçını izlemeye kalkmam, diyorum, çünkü en zayıf takım karşısında bile ne yapacağı belli olmaz, asla içiniz rahat etmez.

Bazen düşünürüm, acaba bu memlekette mazoşist nüfusu gerçekten 20 milyon mu diye, hani 20 milyon Fenerli var diyorlar ya...

Geçenlerde DİE’nin bir anketi yayımlandı, Türk milletinin aç, sefil ama ‘mutlu’ olduğunu gösteren...

İşte bunlar Fenerliler olabilir!

Senin, yüz küsur milyon dolarlık kadronla Çaykur Rizespor’u (Pendik demiyorum nezaket gösterip) yeneceğin bile garanti değil, sen hâlâ “Bir gün herkes Fenerli olacak” diye rüya görebiliyorsun, hâlâ Real Zaragoza’yı farklı yenebileceğini sanabiliyorsun...

Embesillik değilse, aşırı iyimserlik hâlidir en azından!

(Spor gazetecilerinin de yatacak yeri yok, her sezon başında ‘Bu Fener iş yapar’ diye, Zaragoza maçından önce ‘Burada fark yapıp turu garantileyecek’ diye, hiç utanmadan, yalan söyleyebildikleri için!)

Ayrıca, bu kadar çok seyircisi olan, bu kadar büyük bir camianın... düzelmesi ümidi de yoktur, çünkü memleketin genel yapısından sıyrılması mümkün değildir.

İzah etmeye çalışayım: Türkiye’de eğer 1.000 tane satmayı göze alırsanız, Le Monde gibi bir gazete yapabilirsiniz. (Eğer yapacak gazeteci de bulabilirseniz!) Ama 1.000.000 satacağım diyorsanız, o gazetenin “Türk gazetesi gibi” olması, yani sokaktaki adamın özelliklerini taşıması, ortalama gazete okuruna hitap etmesi gerekir.

Eh, AKP’nin seçimlerde % 35 oy alıp tek başına iktidar olduğu, Benimle Evlenir Misin? adlı pespayeliğin reyting rekorları kırdığı, Hürriyet Gazetesi’nde Armağan Çağlayan’ın Kaynana Semranım’la röportajının beğenildiği, en büyük şarkıcısının adını söylemeyeyim, 2004 yılının hit parçasının ‘Kırcaan mı belimi, sende ayılık var’ adlı ‘şarkı’ olduğu bir memlekette... en büyük futbol takımının Real Madrid yahut M.United olmasını mı bekliyoruz yani?

 

Not: Ben 40 yıllık Fenerli olmanın verdiği eziklikle Fener’i eleştirirken, Haber Merkezi’nin iflâh olmaz Fenerlilerinden biri itiraz ediyor, “İspanya’daki maçta ne olacağı belli olmaz. Fener’in şansı 50-50!” İşte bu ruh halidir ki, seyircisi Fener’i bırakamıyor, çünkü adam hâlâ mucizelere inanıyor, her çekilişte piyango bileti alanlar yahut bir mesihin geleceğini sananlar gibi...

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!