Depresifler kraliçesiyim

Güncelleme Tarihi:

Depresifler kraliçesiyim
Oluşturulma Tarihi: Mayıs 17, 2008 00:00

Zeynep Casalini, Türk pop müziğinde özel bir yere sahip. Geçen yıl internet üzerinden yayınladığı "Nilüfer" isimli şarkısıyla korsan müziğe karşı tepkisini göstermişti. Bu projeden sonra yeni plak şirketi Mess ile anlaştı. Dört yıl aradan sonra 10 şarkıdan oluşan yeni albümü "Kim Galip Çıkar"ı tamamladı. Bu albümü hazırlarken yaşadığı gerginlik nedeniyle boyun fıtığı ve gastrit olduğunu, ama buna değdiğini söylüyor. Çünkü pop-rock albümündeki bütün parçaların hit olacağına inanıyor.

Zeynep Casalini, sanatçı bir ailenin çocuğu. Annesi oyuncu Deniz Türkali, babası İtalyan müzisyen Ernesto Casalini. Dedesi yazar Vedat Türkali, dayısı yönetmen ve yazar Barış Pirhasan. Mikrofonu eline ilk kez 1988’de aldı. Ajda Pekkan, Emel Müftüoğlu ve Sezen Aksu gibi pek çok önemli isme vokal yaptı. 2004 yılında ilk albümü "Nihayet"i piyasaya çıkardı. Özellikle Sezen Aksu imzalı "Duvar" şarkısıyla büyük başarı kazandı. 2006 yılında 14 müzik şirketinin dayanışmasıyla çıkan ve 64 şarkıdan oluşan "64" isimli karma albümdeki tek yeni şarkı "Dokunma Bana"yı seslendirdi.

Bir süre sonra, prodüksiyon şirketi TMC’den ayrıldı: "İyi çalışan bir firma, zaten bu kadar tanınmamı da onlara borçluyum. Fakat kendi özel sanatçılarıyla ilgileniyorlardı. Buna kızmadım, her şirkette bir as olabilir. Ben sadece kendi kendime bir şeyler yapmak istedim." Sonra geçtiğimiz sene yasal olmayan yollarla indirilen MP3’lere karşı, şarkılarını daha çok insana ulaştırmak için sözleri Murathan Mungan’a ait olan, daha önce Müslüm Gürses’in söylediği "Nilüfer"i yeniden yorumlayarak kendi internet sitesinde ücretsiz yayınladı. Parçayı hiçbir ücret talep etmeyen müzisyen arkadaşlarıyla imece usulü hazırladı. Klibini de kendi imkanlarıyla çekti.

DAHA SERTLEŞTİM SORGULAMAYA BAŞLADIM

Casalini, aslında prodüktörle çalışmaya karşı olmadığını söylüyor: "İstediğimi anlamayacak prodüktörle çalışmak istemiyordum. Bu yüzden yapabildiğim kadarını kendim yaparım diye düşündüm." İstediği gibi bir müzik şirketi bulamadığı için yeni şarkısını da internette yayınlamaya karar vermişti ama hayat karşına çeşitli sürprizler çıkardı.

Yeni albümün hikayesi, Pervin Oktay ile tanışmasıyla başlıyor. Daha önce hiç kimseye şarkı vermeyen Oktay’ın yazdığı parçaları sanki kendisine yazılmış kadar seviyor. Pervin Oktay da onu Mess prodüksiyonun sahibi Süha Kurultay ile tanıştırıyor. Kısa süre sonra bu şirketle anlaşmaya varıyor.

Ocak ayından beri devam eden albüm 10 şarkıdan oluşuyor. Şarkılardan beşi Pervin Oktay’a, ikisi Yüksek Sadakat’in yeni vokalisti Kenan Vural’a ve biri Ertuğ Ergin’le Can Alper’e ait. Yüksek Sadakat’in son albümünde gruba, "İçimde Yağmur" adlı şarkıda eşlik eden Casalini, kendi albümünde de Kenan Vural’ın bestelerinden birinde onunla düet yapıyor. Ayrıca internette yayınladığı Nilüfer de yeni albümde bulunuyor.

Bir pop-rock albüm olan "Kim Galip Çıkar"da, bazı parçalarda kullanılan elektronik soundlar da dikkat çekiyor. Casalini bu çalışmasıyla rock severleri biraz daha kendisine çekeceğini söylüyor: "Çoğu şarkının söz ve müziklerinde biraz daha sertleştim. Daha çok sorgulamaya başladım. Çünkü taşıdığım kaygıları beni dinleyen insanlara aktarmazsam yanlış bir şey yapmış olurdum."

Albümde slow parçalar yine ağırlıkta ama ritmi yüksek ve tempolu şarkılar da var. Casalini bu kadar hit olabilecek parçaya sahip bir albüm yapmanın çok kişiye nasip olamayacağını anlatıyor: "Ben depresifler kraliçesiyim. Ritmi yavaş ama çok güçlü parçalarım var. Boş şarkım yok." Neden bu albümü internet üzerinden yayınlamadınız sorusunu da şöyle cevaplıyor: "Yayınlayamazdım çünkü 10 şarkıyı müzisyen arkadaşlarıma bedava çaldıramaz, bütçeyi karşılayamazdım. En doğrusu albümü bir prodüktörle yapıp sağlıklı bir biçimde sunmaktı."

YEDİ YILDIR GÖRMEDİĞİM BABAMLA BİR HAFTADIR MAİLLEŞİYORUZ

İlişkilerimde, babamla yaşadıklarımdan dolayı "ya giderse" korkum vardı. Ben ister korkayım, ister kendimi duvardan duvara vurayım, bir insan gidecekse gidecektir. Bu korkuyu üç yıl önce hayatımdan çıkardım. Babamla şimdiye kadar üç kez görüştüm. 14, 18 ve 30 yaşımda. Annemle, ben iki yaşındayken ayrılmışlar. İtalyan Kız Ortaokulu’ndayken Rahibe öğretmenlerim adresini bulup ona mektup yazdı. Ardından ondan bana mektup geldi. Sonra İtalya’da karşılaştık. Şimdi İtalya’da halamla yaşıyor. Onunla yedi yıldır görüşmüyorduk, son bir haftadır mailleşmeye başladık. Sonraki eşinden de iki kardeşim var. Bu yaz hepsini göreceğim.

KIZIM BANA VOKAL YAPMAK İSTİYOR

Kızım Ceren 16 yaşında. Benden uzun boylu, yolda görenler kardeşim sanıyor. Sesi çok güzel. Hayal Kahvesi konserinde bana vokal yapmak istiyor. Gerçi ben "gen mühendisi" olmasını istiyorum ama...

DEDEM KIZIM SEN ÜNLÜ OLMUŞSUN DİYOR

Böyle bir ailede olmak büyük bir yük ve baskı getiriyor. Ama bu eksi, zamanla artıya dönüşüyor. Dedem Vedat Türkali iyi işitemediği için yeni albümümü dinleyemedi. Konuk oyuncu olduğum "Çernobil’den Sesler" oyununa geldi ve çok beğendi. Karşılaştığımızda bana "Kızım sen çok ünlü olmuşsun, seni dinliyorlarmış" diyor.

DÜNYAYLA İLGİLİ DERTLERİMİ İŞİME YANSITMAYI SEVİYORUM

Zeynep Casalini, her fırsatta küresel ısınma ve iklim değişikliğine karşı tavrını belli ediyor. Miting, konferans ve panellere konuşmacı olarak katılıyor. İnternette yayınladığı Nilüfer şarkısını da basın mensuplarına geri dönüşümlü kağıtlar içinde vermişti. Birleşmiş Milletler’in küresel ısınmayla ilgili raporunun bir bölümünü yeni albümünün kartonetine ekledi. "Küresel iklim değişikliği, savaş derken 50 seneye bile kalmadan göçler başlayacak, kıtalar şekil değiştirecek. Bunların peşini bırakmayacağım. Bunlardan ne kadar çok insana bahseder ve ulaşırsam bu dünyayı kurtarma ihtimali o kadar büyür."

DEKOLTE BENDE SEKSİ DURMUYOR

Kıyafetlerim için Berrin Akyüz’le çalışıyorum. Yeni klipte de kıyafetimi Murat Aytulun hazırlıyor. Mesela, sarı rengi asla giymem, beni çirkin gösteriyor. Dekolte giymem. Sert bir tavrım olduğu için bende seksi durmuyor. Zaten kendimi hiçbir zaman seksi bulmadım.

SARIŞIN, MAVİ GÖZLÜ OLDUĞUM İÇİN KENDİME KABUK YARATTIM

Sarışın ve mavi gözlü olduğum için küçüklükten beri çok dikkat çektim. İnsanlar küçükken beni çok severdi, ergenlikte gençler laf atardı. Ben de son derece asık suratlı, yere bakarak yürüyen biri oldum. O kabuk hayatıma da yansıdı. Aslında hiç soğuk değilim. Son derece sulu biriyim diyebilirim. Tabii söylediğiniz şarkılar da etkili oluyor. Duvar’ı söylerken nasıl göbek atayım? 37 yaşındayım çok büyük aşklar ve acılar yaşadım. Şimdi bir ilişkim var ve çok mutluyum. Sert gözükebilirim ama ilişkilerimde son derece domestik biriyim.

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!