Cinnah fısıltıları

Güncelleme Tarihi:

Cinnah fısıltıları
OluÅŸturulma Tarihi: Ekim 03, 2005 00:00

YusufçuÄŸun sırrıBAÅžBAKAN Tayyip ErdoÄŸan’ın eÅŸi Emine ErdoÄŸan, geçen hafta izlediÄŸi bir defilede, kaçınılmaz olarak, objektiflerin ilgi odağındaydı. Hele bir de ellerine Hint kınasıyla dövme yapılınca kameralar o yana koÅŸturdu, flaÅŸlar ardı ardına patladı.Objektiflerin görüntülediÄŸi nakışlı dövmelerin yer aldığı karelere Emine ErdoÄŸan’ın yakasındaki broÅŸ da girdi. Ãœzeri renkli taÅŸlarla süslü gümüş broÅŸ, yusufçuk böceÄŸi biçimindeydi. YAKIÅžIKLI KİŞİBiz de yusufçuÄŸun neyi simgelediÄŸini merak ettik. Ä°nterneti biraz tarayınca öğrendik ki, meÄŸer Yusuf peygamberin ulaÅŸtığı mertebe ve yüz güzelliÄŸinden dolayı ‘güzel-yakışıklı kiÅŸi’ anlamında da kullanılan ‘Yusufçuk’, Kuran’la bilim arasındaki bağı ifade ediyormuÅŸ. Özetle söylemek gerekirse ‘Yusufçuk’, doÄŸadaki yaratılış mucizelerini simgeliyormuÅŸ.Gerçekten de bu böcekler inanılmaz bir tasarım harikası. Gövdelerine oranla hayli geniÅŸ kanatlarının mükemmel estetiÄŸi nedeniyle ‘helikopter böceÄŸi’ olarak da adlandırılıyorlar. Emine ErdoÄŸan da ‘Yusufçuk’ların bu estetik harikası görünümüne hayran olsa gerek...Sikorsky kreasyonuEMÄ°NE ErdoÄŸan’ın broÅŸunun yanı sıra kol saati ve yüzüğünde de yer alan yusufçuk figürü uçak tasarımcılarına da ilham vermiÅŸti. Nitekim Sikorsky firması son helikopter modelinin tasarımını yaparken ‘Yusufçuk’tan esinlendiÄŸini gizlemedi.Gülme dersi alan bakanı güldürdüSANAYÄ° ve Ticaret Bakanı Ali CoÅŸkun ve AKP Genel BaÅŸkan Yardımcısı Necati Çetinkaya birbirinin dilinden iyi anlayan iki yakın dost. Ä°kisi yan yana gelince fıkralar birbirini izliyor, bulundukları topluluktan ÅŸen kahkahalar eksik olmuyor. NeÅŸeli ikili, geçen hafta Mısır gezisinde bir araydı. Fıkralar, espriler Atatürk havaalanında birbirlerini görmeleriyle birlikte baÅŸladı.COÅžKUN COÅžTURDU NeÅŸeli sohbetler gezi boyunca da sürdü. CoÅŸkun’un, Türkiye-Mısır Ä°ÅŸ Konseyi toplantısı ve temaslarından arta kalan zamanlarda her yan yana geldiklerinde biri bıraktı, öbürü baÅŸladı fıkra anlatmaya. Fıkralar bir biri ardına kulakları ÅŸenlendirirken, geziyi izleyen arkadaşımız Faruk Bildirici de sordu: ‘Bu kadar çok fıkra bildiÄŸinize göre, resmi görüşmelerde de muhatabınıza fıkra anlatıyor musunuz?’FIKRALI DÄ°PLOMASI CoÅŸkun, ‘Tabii anlatıyorum, daha etkili oluyor’ deyip, iki yıl kadar önce çıktığı bir Tayvan gezisinde yaÅŸadıklarını aktardı:‘Abdülkadir (Aksu) Bey, Korkut (Özal) Bey de vardı. Bir hafta kadar kaldık, bizi çok güzel ağırladılar, yedik içtik. Son gün, parlamento baÅŸkanı ile yemeÄŸimiz vardı. Hani ÅŸu televizyonlarda yayınlanan o meÅŸhur kavgada da görünüyordu. Ben yemekte ona da ÅŸu fıkrayı anlattım:TANRI MÄ°SAFÄ°RÄ° Bir adam, eve misafir gelmiÅŸ. Tanrı misafiri diyerek beÅŸ döşeÄŸi üst üste koymuÅŸlar. Aradan günler geçmiÅŸ adam bir türlü gitmiyor. Döşeklerden birini almışlar, yine anlamamış. Birini daha almışlar, adamdan yine ses yok. Gitmiyor. En son bütün döşekleri almışlar. Adam yerde yatıyor. Ellerinden kollarından tutup camiye götürüp bırakmışlar. Adam, ‘Ne yapıyorsunuz?’ deyince de cevabını yapıştırmışlar; ‘Tanrı misafirisin diye o kadar baktık. Biraz da tanrı baksın diye tanrının evine getirdik.’TAYVANLILAR ÅžAÅžKIN Bu fıkrayı anlattım, dedim ki, ‘Biz de bir haftadan beri buradayız, bizi camiye bırakacaksınız sanıyorduk ama siz bugün bizi çok iyi ağırladınız. Gezimizi bir hafta daha uzatabiliriz.’Yemek kahkahalar arasında sona ermiÅŸ. Meclis baÅŸkanının güldüğünü gören Tayvanlı diÄŸer siyasetçiler ÅŸaşırmışlar. CoÅŸkun da o zaman öğrenmiÅŸ, Tayvanlı Meclis baÅŸkanının zor gülen, hatta bu yüzden eleÅŸtirilen bir siyasetçi olduÄŸunu.NOTAYLA GÃœLÃœYORDU ‘Hatta hiç gülmediÄŸi için gülme dersleri bile almış. Ä°nanın o gün de notayla gülüyordu hah hah haa diye....’ Bu tablo karşısında CoÅŸkun, fıkraların gücüne bir kez daha inanmış, her görüşmede en az bir iki fıkra anlatıyormuÅŸ...CiÄŸer hikayelerine aldanmayınGalataport’u çok güzel sattık. Bırakın dedikoduları, ciÄŸer hikayelerine aldırmayın. (Kültür ve Turizm Bakanı Atilla Koç)Hükümet, Türkiye’nin geleceÄŸini karartacak, ipotek altına alacak bir imza atarsa, gök kubbeyi baÅŸlarına yıkarız. (DSP Genel BaÅŸkanı Zeki Sezer)Maliye Bakanı’nın ÅŸimdiye kadar 30 defa istifa etmesi gerekirdi. Ben bakan olsam ve özellikle 2B konusunda onun düştüğü duruma düşsem, istifa deÄŸil, daha baÅŸka ÅŸeyler de yapardım. (CHP Grup BaÅŸkanvekili Kemal Anadol)Biz kendi insanımızın refahı için kanunları çıkarıyoruz. Hans’ın hoÅŸuna gitmesi için deÄŸil, Hasan’ın daha rahat yaÅŸaması için yapıyoruz. (TBMM BaÅŸkanı Bülent Arınç)Lütfen sessiz uçun atlarımız ürküyorBAÅžKENT geçen hafta Uluslararası Savunma Sanayi Fuarı (IDEF) nedeniyle bir çok uluslararası firmaya evsahipliÄŸi yaptı. Fuarın açılışında ‘Türk Yıldızları Filosu’nun bir gösteri yapması planlanmıştı. Filonun pilotları, gösteriler öncesinde hipodromda görevli seyisleri karşılarında bulmayı hiç beklemiyorlardı kuÅŸkusuz. Ancak yakındaki hipodromda çalışan seyisler, gösteri uçuÅŸundan önce Türk Yıldızları ekibine geldi ve önemli bir sorunlarını aktardılar: ‘Hipodromdaki harada trilyonluk atlar var. Sizden ricamız; ne olur, hızlı ve çok sesli uçmayın. Atların sesden ürkerek, kendilerini yaralayacak hareket yapmalarından korkuyoruz.’ Türk Yıldızları ilk kez böyle bir ricayla karşı karşıya kalıyordu. Önce ÅŸaşırdılar, ama ardından ÅŸaÅŸkınlığı üzerlerinden atıp gülmeye baÅŸladılar. Nasıl sessiz uçacaklardı? Nitekim ne sessiz uçabildiler, ne de yavaÅŸ! Fuar üzerinden alçaktan uçarak geçtiler, hem de kulakları sağır edercesine sesleriyle... Yaklaşık yarım saat süren gösterisi sırasında önlem almak da seyislere düştü. Yüksek sesten ürken atları sakinleÅŸtirebilmek için epey çaba harcadılar...TSK rotayı deÄŸiÅŸtirmiÅŸtiEGE Ãœniversitesi Tabiat Tarihi Uygulama ve AraÅŸtırma Merkezi Müdürlüğü, geçen sene Genelkurmay’a bir mektup yazarak, Ä°zmir KuÅŸ Cenneti yakınındaki üslerden kalkan uçakların rotalarının deÄŸiÅŸtirilmesini ve uçuÅŸların sınırlandırılmasını istemiÅŸti. Genelkurmay bunun üzerine doÄŸal yaÅŸamı korumak için uçuÅŸ rotalarını batıya kaydırma kararı almıştı. Bu konu, 22 AÄŸustos 2004’te Hürriyet’in sayfalarına ‘SaÄŸol Komutanım’ baÅŸlığıyla yansımıştı.Â
Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!