Bir baÅŸkadır benim memleketim: Türkiye’yi statüko deÄŸiÅŸtiriyor!

STATÃœKO, Türkçe’de karşılığı tek bir kelimeyle ifade edilemediÄŸi için, yabancı olmasına raÄŸmen dilimize yerleÅŸmiÅŸ bir kelime.Ãœstelik, bizim gibi kavganın bol olduÄŸu bir ülkede, siyasi arenada devamlı mücadele veren taraflardan birini doÄŸru ifade ettiÄŸi için de sık kullanılıyor.Statü, sözlük anlamıyla, ‘hal, vaziyet, ahval’ demek.Statüko ise ‘muayyen veya deÄŸiÅŸmeyen hal ve vaziyet’ anlamı taşıyor.Hatta kelime Türkçe’de ‘istatüko’ olarak da kullanılıyor.* * *Referandum öncesi KKTC’de deÄŸiÅŸime direnenler için ‘statükocular’ terimini medyada ilk kez ben kullanmıştım. StatükoculuÄŸu da, ‘çözümsüzlüğü çözüm olarak görenler’ sözleriyle tarif etmiÅŸtim.‘Statüko’ ve ‘çözümsüzlüğü çözüm olarak görmek’!Her ikisi de sonradan medyaya yerleÅŸti ve artık sadece Kıbrıs için deÄŸil, benzer diÄŸer durumlarda da kullanılıyor.Bugün de statükonun ülkemizde garabet bir özelliÄŸine deÄŸinmek istiyorum.Ãœlkeyi statüko deÄŸiÅŸtiriyor!Ãœlke Tanzimat’tan beri deÄŸiÅŸimi isteyenler ve deÄŸiÅŸimi istemeyenler (statükocular) arasındaki mücadeleyle kendi iç dinamiÄŸini buluyor.Bizde geliÅŸim motorunu oluÅŸturan temel çeliÅŸki, hiçbir zaman proletarya-burjuvazi arasında oluÅŸmadı. Türk-Kürt çeliÅŸkisi ve dahi laik-Ä°slamcı çeliÅŸkisi de, zaman zaman yarattığı sert tepkilere raÄŸmen hiçbir dönemde belirleyici temel çeliÅŸki olmadı. Olsa olsa bunlar temel çeliÅŸkinin alt katmanları oldular.* * *Dünyada yaÅŸanan sanayi devrimi sırasında kimliÄŸi yırtılan Osmanlı-Türkiye Cumhuriyeti sarmalı, 200 yıldır kendine sosyal-siyasi-ekonomik katmanların hepsini kavrayacak yeni bir kimlik ararken hep ‘statüko’ ile ‘deÄŸiÅŸim’ ikilisinin mücadelesi arasında gidip geliyor! Bazen statükonun, bazen de deÄŸiÅŸimcilerin kazandığı 200 yıllık mücadelemizde çok ilginç bir unsur; deÄŸiÅŸimcilerin kazandığı durumlarda, baÅŸarının deÄŸiÅŸimcilerin özel gayretinden çok statükocuların taktiklerinden kaynaklanıyor olmasıdır! Ben sadece yakın tarihimizde yer alan üç örneÄŸi sayacağım:1) Turgut Özal’ı, onu istemeyen Kenan Evren yaratmıştır!2) Recep Tayyip ErdoÄŸan’ı, onu hapse mahkûm edenler BaÅŸbakan yapmıştır.3) Resmi görüş dışında ifade edilen ‘Ermeni meselesi’ ile ilgili görüşlerin dünya çapında ilgi bulmasını, yine deÄŸiÅŸime direnen statükocular temin ettiler.* * *Statükocular, iddialarıyla ilgili olarak gereÄŸinde ayıbı, ahlak/hukuk dışı davranışı, üçkáğıtçılığı göze alabiliyorlar; ama hep bir özelliklerine maÄŸlup oluyorlar!Çapsız ama çok çapsızlar! Analiz yapmayı bilmedikleri, bilimsel esneklikten zerre kadar nasiplerini almadıkları, duyguları (hırsları) ile karar verdikleri gibi aynı zamanda zırcahiller!Basit hesapları hep karşı tarafa yarıyor.YaÅŸasın statüko! Â