Berna Moran kitaplığı sahaflara nasıl düştü

Güncelleme Tarihi:

Berna Moran kitaplığı sahaflara nasıl düştü
Oluşturulma Tarihi: Temmuz 22, 2007 00:00

Edebiyatçılar hem başa çıkamadıkları hem de başkaları da yararlansın diye kitaplarını genelde üniversitelere bağışlarlar. Adına bir kitaplık oluşturulması da işin bir diğer cazip tarafı.

Behçet Necatigil’in mesela... Ailesi Mimar Sinan Üniversitesi Edebiyat Fakültesi’ne bağışlamıştı kitaplarını.
/images/100/0x0/55ea605cf018fbb8f87bf004


Adalet Ağaoğlu da yanlış hatırlamıyorsam kitaplarının önemli bir bölümünü Boğaziçi Üniversitesi’ne bağışladı.

Boğaziçi’ni tercih eden bir diğer edebiyatçı da Berna Moran’dı. İngiliz edebiyatı profesörü ve eleştirmen Berna Moran 1993’te vefat etti. Henüz sağlığı yerinde iken vermişti kitaplarını.

Geçtiğimiz günlerde sahaf turu yaparken Berna Moran’a imzalanmış kitaplara rastladım. Doğrusu merak ettim kitapların sahafa nasıl düştüğünü.

Eşi Tatyana Moran geçtiğimiz mayıs ayında 97 yaşında hayata veda etti. Bir ihtimal onun vefatından sonra evdeki kitapları várisleri sahaflara sattı.

Aklıma getirmek istemediğim diğer bir ihtimal ise bunların Boğaziçi Üniversitesi’nden çıkmış olması. Kitaplığını bu şekilde bağışlamayı düşünen pek çok edebiyatçı biliyorum. Ama üniversiteler de sahip çıkamıyorsa nasıl hayata geçirsinler bu projelerini?

Norah Jones gelmeden dedikoduları geldi

İstanbul Caz Festivali’nin bu yıl en çok ilgi gören sanatçılarının başında dünyanın en önemli kadın vokallerinden biri kabul edilen Norah Jones geliyor.

1 Ağustos Çarşamba akşamı gerçekleşecek konserin biletleri satışa çıkar çıkmaz tükenmişti. Duyduğuma göre İKSV’den en fazla davetiye talep edilen konser de buymuş.

Bilet alamayan Norah Jones hayranlarına küçük bir tüyo vereyim, konser günü merdiven bileti satılma ihtimali varmış.

Norah Jones kendi grubuyla ve kendi repertuvarıyla ilk defa İstanbul Caz Festivali’nde İstanbullu hayranlarının karşısına çıkıyor. Henüz kariyerinin başındayken İlhan Erşahin’in Wax Poetic grubunda yer alan Norah Jones, 2000 yılında İlhan Erşahin’le beraber vokalist olarak 7. Uluslararası İstanbul Caz Festivali’nde sahneye çıkmıştı.

BİLETLERİN UCUZ SATILMASINI İSTEDİ

Gelelim özel dedikodulara.

Norah Jones, grup elemanı Lee Alexander ile birlikte. Aynı evi paylaşan iki sevgilinin bir de gitar koleksiyonu varmış.

Biletlerin satışa çıkar çıkmaz tükendiğini söyledim ya bunda fiyatların çok yüksek olmamasının da etkisi var.

Norah Jones, hayranlarının faydalanabilmesi için bilet fiyatlarının özellikle düşük tutulmasını istemiş. Bu konuda kendi kaşesinden de fedakarlık yapmış.

Sanatçının bu mütevazılığı isteklerinden de belli oluyor. Otel odasıyla ilgili tek isteği banyoda küvetin olmasıymış.

Kulis isteklerinde ise çevreci yönüyle dikkat çekiyor Norah Jones. İlk şartı geri dönüşüm kutuları olmuş. Kullanılan her şeyin geri dönüştürülecek şekilde ayrılmasını özellikle rica etmiş. Plastik tabak, kağıt tabak gibi atılacak ürünler yerine normal tabak-çatal kullanmak istiyormuş.

Bir de temizlenmiş ama kesilmemiş taze organik meyve ve sebze istemiş ki daha sonra meyve suyu yapabilsin. İstedikleri şeyler arasında havuç, kereviz, salatalık, pancar, kişniş, avokado, yeşil elma, limon, zencefil, maydanoz ve ıspanak varmış.

Belediyenin çöplüğü dergi, kitapla doldu

İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin kültürel faaliyetlerinde bugünlerde patlama yaşanıyor. Bunları da mümkün olduğunca geniş şekilde duyurmaya çalışıyor. Ama telaştan olsa gerek vahim hataların yapıldığını duydum. Bu nedenle, belediyenin çöplüğü büyük paralar ödendikten sonra iptal edilen dergi ve kitapçıklarla dolmuş.

Belediyenin Kültürel ve Sosyal İşler Daire Başkanlığı mayısın son haftasında, yaklaşık 1.2 milyar YTL bütçeyle Almanya’da Köln Günleri’ni düzenlendi. İhaleyi alan Kültür AŞ, daire başkanlığının isteği üzerine bütçenin yaklaşık 350 bin YTL’sini tanıtıma ayırmış.

Yine daire başkanlığının tavsiyesi üzerine tanıtım işi ortak bir tanıdığa verilmiş. İşin tuhaf tarafı, Köln Belediyesi etkinliğin tanıtımını gönüllü olarak üstlenmiş. İhaleyi alana; basına bilgi vermek, broşür, kitapçık bastırmak kalmış. Almanca - Türkçe kitapçık hazırlanmış, 5 bin adet basılmış.

Kitapçığı gören Köln Konsolosluğu kültür ataşesi alnından vurulmuşa dönmüş. Çünkü Almanca metinde, Nazi dönemi çağrışımı yapan ifadeler ve çok ciddi çeviri hataları varmış. Kitapçık çöpe atılmış...

İkinci çöp vakası geçen ay yayımlanmaya başlanan, üç aylık kültür dergisi 1453’te yaşanmış. 10 bin adet basılan ve her sayısı toplam 80 bin YTL’ye malolan derginin künyesinde, sahibi olarak İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Topbaş görülüyormuş. Bunun yasal sorun yaratacağını baskıdan sonra fark eden Kültür AŞ, hatalı dergileri toplayıp, yeni baskı yapmak zorunda kalmış.
Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!