Erdoğan: Para kaçırmanın izahı olamaz

CUMHURBAŞKANI Recep Tayyip Erdoğan, Dış Ekonomik İlişkiler Kurulu (DEİK) Genel Kurulu’nda iş dünyası temsilcileriyle bir araya geldi. Erdoğan, işadamları arasında asla ayrımcılık yapmadığını belirterek, “Onların sadece Türk işadamı olması bizim için yeterli sebeptir” dedi. Cumhurbaşkanı Erdoğan, son dönemlerde bazı işadamları hakkında ortaya atılan “yurtdışına para çıkarıyorlar” iddiaları ile ilgili olarak da, “Her kim işini ticaretini, yatırımlarını büyütmek, geliştirmek, yaygınlaştırmak için değil de para kaçırmak için böyle bir yola tevessül ediyorsa, kimse kusura bakmasın onu da affetmeyiz” diye konuştu.

233 MİLYAR DOLAR
Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Türkiye ekonomide, siyasette kendisine bir adım yaklaşana koşarak giden bir ülkedir. Son günlerde birileri ısrarla kimi firmalarını ve iş adamlarının varlıklarını yurtdışına çıkardığı yönünde tezviratlar üretiyor. Biz bugüne kadar hep ülkemizde yapılan yatırımlar kadar kendi işadamlarımızın yurtdışında gerçekleştirdiği yatırımlarla da iftihar ettik. Bugün yurtdışında yaklaşık 233 milyar dolar varlığı olan bir ülke durumundayız. Küresel düzeyde iş yapan, bunun için dünyanın dört bir yanında yatırıma girişen ticari markalarımızın her birine bayrak taşıyıcı kuruluşlarımız gözüyle bakıyoruz. Her kim işini ticaretini, yatırımlarını büyütmek, geliştirmek, yaygınlaştırmak için değil de para kaçırmak için böyle bir yola tevessül ediyorsa kimse kusura bakmasın onu da affetmeyiz. Bu ülkenin imkanları ile büyüyüp gelişen herkese yakışan kazancını da aynı yolda kullanmaktır. Bu sözlerim yurtdışında yatırım yapanlara değil, yurtdışına varlık kaçıranlar varsa onlaradır. Böyle bir davranışın makul geçerli izahı olamaz. Türkiye’de kimsenin çözülemeyecek sorunu yoktur. Cumhurbaşkanı olarak her meselede kimliğine bakmaksızın işadamlarımızın önünü açmanın gayreti içinde bulundum” dedi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle devam etti: “Sistemde eksiklikler aksaklıklar yanlışlar olabilir. Önemli olan sıkıntıların doğru kanallar üzerinden muhataplarına iletilmesidir. Şayet buna rağmen netice alamayan varsa işte ben buradayım illa makamda olması şart değil katıldığım toplantılarda ayakta beni yakalasalar kendilerini dinler gereğini yaparız. Herhalde Türkiye tarihinde en kolay ulaşılabilir Cumhurbaşkanı ben oldum. Bizim işimiz yanlışlara siper olmak değil doğru yapılan işleri desteklemektir. Eğer desteklemiyorsam bu vatanıma ihanettir bunu yapamam. Doğru iş için destek isteyen herkesin yanında oldum. Bütün bunlara rağmen ülkesini karalayan yurtdışına gidenler çıkabiliyorsa orada başka problem var demektir. Ülkesini ve milletini karalayarak yurtdışına gidenler çıkabiliyorsa, orada başka bir problem var demektir.

YATIRIM İHTİYACI
Ülkenin yatırıma ihtiyacı olduğu dönemde işadamı parasını yastık edip üzerinde uyumayı veya bu anlama gelecek alanlara yönelmeyi tercih ediyorsa, sorumluluklarının farkında olup olmadığını öncelikle bir düşünmesi lazım. Hele hele parasını alıp yurtdışına gidene zaten diyecek bir sözümüz kalmamıştır. Dünyanın hangi büyük ekonomisini incelerseniz inceleyin. Gerisinde en kritik dönemde ülkesinde en doğru alanlarda yatırım yapan insanların hikayelerini görürsünüz. Bugün hepsi dünya çapında yıldız olan otomotiv, elektronik, beyaz eşya, gıda, tekstil, finans, petro-kimya, medya, metal, turizm markalarının her biri hep böyle dönemde ülkesine ve milletine katkıda bulunmak ideali ile yola çıkan girişimciler tarafından kurulmuştur.”

OHAL konusuna da değinen Erdoğan, “İş dünyasına bakıştaki temel mantığı asla kaybetmedik. Kesinlikle de kaybetmeyeceğiz. Birilerinin OHAL uygulamasını bahane ederek iş dünyasının yatırım şevkini kırmaya çalıştığı yönünde şikayetler geliyor. OHAL’in terörle mücadele dışında kullanıldığı olmuş mudur? Grevlerin olduğu sanayideki o günleri hatırlıyor musunuz?” şeklinde konuştu.

PEHLİVANLARI GÖRECEĞİZ
Erdoğan, “Seçimlerin ardından sizlerle inşallah çeşitli vesilelerle bir araya gelmeye devam edecek, sorunları ve çözüm yollarını konuşacak, ardından da mutabık kaldığımız konuları hemen kolları sıvayıp hayata geçireceğiz. Tabi burada inşallah belli sayıda kabineden bir oluşacak inşallah hükümet parlamentodan değil, parlamentodan gelirse parlamentodan istifa edecek. Dışarıdan bu kabineye üyeler almamız mümkün olacak. Tabi burada, iş dünyamızın içindeki pehlivanları da göreceğiz bakalım. Hadi gel sen bu kabinede görev al dediğimiz zaman bakalım görev alabilecekler mi? Ben burada çok kazanıyorum buraya gelemem falan diyenler de çıkabilir. İş hayatının içerisinde olan arkadaşlardan böyle bir kabinede istifade etmeyi, milletimiz bize tekrar yürü derse, bizler istifade etmeyi de görev telakki ediyoruz” dedi.