Adım adım kolektif intihar

Güncelleme Tarihi:

Adım adım kolektif intihar
OluÅŸturulma Tarihi: Temmuz 07, 2001 00:00

TELEKOM mevziinde baÅŸlattığımız ‘‘milli direniÅŸin’’ dördüncü günündeyiz. Ben de isyanımın üçüncü gününde.Dördüncü günde ‘‘milli bilançomuz’’ ÅŸudur:Dolar 1 milyon 400 bin liraya yaklaÅŸtı.Borsa 1000 puan aÅŸağı indi.GÖZBEBEKLERÄ°Etrafımdaki insanların gözbebeklerinin feri, artık borsa ve döviz kurlarına döndü.Dolar yükselip borsa düşünce, genç, yaÅŸlı insanların gözbebeklerinin feri de sönüyor.Umutsuzluk ve endiÅŸe, bakışlardaki cıvayı, termometreye dönüşen gözbebeklerinin ta diplerine doÄŸru çekiyor.Çünkü onlar çok iyi biliyorlar ki, ateÅŸi yükselen ekonomi, iÅŸyerlerinin kapanması ve iÅŸsizlik demektir.Yaz umutları, ‘‘Telekom direniÅŸinin’’ ufkunda batıp gitmektedir.Gelin öyleyse, kararan o ufkun biraz ötesine geçelim.Size; bırakın yoksulları, okumuÅŸ, yükselmiÅŸ, iyi para kazanan, mutlu insanların bile başına gelmiÅŸ gerçek hayat hikáyeleri anlatayım. Mesela şöyle biri...MesleÄŸi pazarlama müdürü.Amerika'da eÄŸitim görüp gelmiÅŸ, bir ÅŸirketin pazarlama müdürlüğüne yükselmiÅŸ.ÇocuÄŸu çok iyi bir Amerikan okulunda okuyor.Ä°yi bir ithal arabası, iki katlı evi var.Yılda bir ay iyi tatil yapıyor.Mutlu bir hayat sürüyor.Ä°ÅŸte böyle bir insan, birgün kendini aniden taksi ÅŸoförlüğü yaparken buluyor.AMAN BATIYORUZYanlış anlamayın.Taksi ÅŸoförlüğü ÅŸerefli bir meslektir.Ben sadece bir histen söz ediyorum.Çünkü herkes önce kendi mesleÄŸini yapmak ister.Anlattığım olay bir senaryo deÄŸil.Son iki yılda Arjantin'de yaÅŸanan binlerce ‘‘orta ve üst orta sınıf’’ hikáyesinden sadece biri.Amerikan gazeteleri son zamanlarda sık sık bu insanların hikáyelerini yayınlıyor.Ãœst orta sınıf, toplumun en örgütsüz kesimlerinden biri.Sesleri kolektif biçimde çıkmıyor. O yüzden henüz iÅŸitmiyorsunuz.Onları da iÅŸiteceksiniz.Telekom direnişçilerine soruyorum.Ãœlke neden bu durumda?1979 yılında yaÅŸadığımız krizle karşılaÅŸtırdığımızda bu soruyu sormak elzem oluyor.1979 yılı sonunda dönemin baÅŸbakanı Süleyman Demirel, Almanya BaÅŸbakanı Schmidt'e baÅŸvurur:‘‘Acilen 500 milyon dolara ihtiyacımız var.’’Schmidt, ‘‘Olur veririz, ama bunu parlamentodan geçirmem lazım’’ der.Demirel, ‘‘Vaktim yok, batıyoruz’’ diye karşılık verir.Bunun üzerine, bu para Ä°sviçre üzerinden geçirilerek saÄŸlanır.O günleri hatırlayanlar bilir.Ãœlke karanlıktadır. Akaryakıt kuyrukları uzayıp gitmektedir. YaÄŸ ve ampul bulunmamaktadır.YA BUGÃœNOysa bugün...Hazine'nin kasasında 18 milyar dolar var.Doları tutmak için Merkez Bankası günde 300-500 milyon doları satabilmektedir.Yani Türkiye, o gün ‘‘Batıyoruz, kurtarın’’ diye istediÄŸi toplam parayı, bugün bir günde kasasından çıkarıp satabilecek düzeye gelmiÅŸtir.Ãœlke turist kaynamaktadır.Ä°hracat 30 milyar dolarlar düzeyindedir. Bir o kadar da ithalat yapabilecek kapasitededir.Fabrikaları çalışmaktadır.Ä°ÅŸadamları dışarda bile yatırım yapabilmektedir.Böyle bir ülkede niye kriz çıkar?Çıkarsa niye çözülemez?Evet, hep birlikte cevabını vermemiz gereken soru budur.Neden böyle bir ekonomiyi batma noktasına getirdik, neden bir türlü yüzdüremiyoruz?Bu soruya namuslu, samimi ve inandırıcı bir cevap veremediÄŸiniz takdirde, istediÄŸiniz kadar ‘‘milli’’ gerekçe hazırlayın.KAMUFLAJHiçbiri tutmaz.Çünkü milli gurur gibi heyecan verici bir kavram, beceriksizliÄŸin ve keyfi direniÅŸin kamuflajı olamaz.Yapmaya kalkarsanız da kimse yutmaz.Ben bütün bunları düşünürken, dün bir darbe de Çankaya'dan geldi.Ne diyeyim.Kollektif bir intihara doÄŸru gidiyoruz.Allah sonumuzu hayretsin...Â
Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!