35 yıllık ‘kanka’lar

Daha önce yayınlanmış sekiz kitabınız var. Neden Belkıs Akkale ile ilgili kitabı daha önce kaleme almadınız? �

- Nazan Şarman: Çünkü yıllardır onu ikna etmeye çalışıyordum. Anca ikna oldu işte!

Peki bu kitap fikri nasıl doğdu?

- N.Ş: Belkıs ile Günaydın’da genç bir gazeteciyken tanıştım. Hatta Bekir Coşkun bizi kan kardeş bile yapmıştı. O günden sonra hiç ayrılmadık. Ve bu kitap, Türk halk müziğine gönül vermek isteyen, “Bu işte nasıl kaliteli bir şekilde ilerlenir?” diye düşünen gençlerimiz için muhteşem bir kaynak oldu. Ben Belkıs’a her zaman “Sen benim yakınım olabilirsin ama neden diğer arkadaşlarımın değil de senin hayatını yazmak istiyorum biliyor musun, seninki önemli ve örnek alınması gereken bir hayat” derdim. O ise kitabının yazılmasını istemezdi.

Neden?

- Belkıs Akkale: Özelimin bende kalmasını istedim. Bir de “Ajitasyon yapıyor” denmesinden çekindim. Yıpratılmaktan çok korktum. Ama Nazan’ın bir ifadesi beni ikna etti.

O neydi?

- B.A: Yedi sene sadece gece kulüplerinde çalıştım. Başka karakterde biri, hep orada kalabilirdi. Ama biz birbirimizi ailece o kadar kolladık ve sevdik ki, merdivenleri bir bir çıktık. Nazan bana bunu hatırlattı. “ıdealist ve ilkeli insan nasıl olunur görsünler” dedi. Ben de sonunda “Tamam Nazey” dedim. Beş senedir yazıyormuş zaten.

- N.Ş: sonunda belkıs’ı ikna edeceğimi bildiğimden ufak ufak not almaya başlamıştım. Ama mutlu muyum, hayır. Çünkü Belkıs bana her şeyi yazdırmadı.

KAZANCIN YARISI EŞE DOSTA GİDER

Aaa niye?

- B.A: Yüzde 80’i aktardık, yüzde 20’si de bana kalsın.

- N.Ş: Yaptığı yardımlar, destekler var. Onlar Allah’la kendi arasında kalsın istedi. Onları da yazsaydım eğer içim daha rahat ederdi. Çünkü genç sanatçılar örnek alırdı.

- B.A: Bizim evimize düzenli bir akarımız var. Sadece kendimiz değil etrafımızla birlikte geçiniyoruz. Kazancımızın yarısı eşe dosta gider her zaman. Eşim dostumla mutlu ve rahat yaşamak isterim. Hep beraber yürüyoruz. Bunun detayları da söylenmez artık...

Kitapta Belkıs Akkale’nin hayatının hangi kesitleri yer alıyor?

- N.Ş: Anne ve babasının aşklarından başlayıp, Belkıs’ın Belkıs Akkale olmasına kadar uzanıyor. Tabii hoş bir kurgu da var. Biyografi roman tadında. ınsanlar roman gibi okuyacak. Belkıs Akkale dönemini ise bir sonraki kitaba saklıyorum.

- B.A: Tamamen gerçekleri yazsaydı insanların ağlamaktan gözleri şişerdi. Olması gerektiği kadarı var kitapta. Çok çileler çektim ama o insanların ismini vermek benim tarzım değil.

“Belkıs: şimdi Yağmur Yağacak”, Allah gecinden versin sizden sonra da bir kaynak kitap olarak kalacak. Neden önemli bilgileri saklıyorsunuz?
- B.A: Vermem gerekenleri verdim, diğerleri bana kalsın.

BEKİR COŞKUN İĞNEYLE PARMAKLARIMIZI DELDİ

35 yıl önce tanıştığınızı söylediniz. Detayları da anlatır mısınız? Nasıl doğdu bu dostluk?

- N.Ş: Ben Günaydın’da çalışıyordum. Belkıs’ın ilk zamanlarıydı. Bekir Coşkun da o zamanlar bizim istihbarat şefimizdi. Bir gün Belkıs’ların Maltepe’deki evindeydik. O ev zaten dergah gibiydi. Ne yapalım diye düşünürken kan kardeş olmaya karar verdik. Bekir Coşkun da bir iğnenin ucunu yakarak parmaklarımızı deldi, kan kardeş olduk. O zaman o modaydı.

- B.A: şimdi “kanka” diyorlar ona! şaka bir kenara, 35 senedir çok yakın arkadaşız. Bugüne kadar aramızda hiç sürtüşme olmadı, hiç kavga etmedik.

Ve bu dostluktan bir roman çıktı. Peki kitabı okurken kendinizi nasıl hissettiniz Belkıs Hanım?

- B.A: Çok acayip bir şey. Anlatırken de, okurken de çok ağladım. Okuyanlar ağlayarak arayıp “Artık seni daha da çok seviyoruz” diyorlar.

ONUN EN ÖNEMLİ  ZAMANLARINDA HEP YAĞMUR YAĞAR

Kitabın adı neden “Belkıs, şimdi Yağmur Yağacak”?

- N.Ş: Yağmur berekettir, bolluktur, rahmettir... Belkıs’ın çok önemli zamanlarında da hep yağmur vardır. Güzel şeylerin hepsi yağmurla geliyor. Ama bir yağmurda da Abdullah amcayı kaybettik.

- B.A: Babamı yağmurlu bir günde kaybettik. Ama o da Allah’ın emri.             �