Tek hatam başarıya inandırmak

Güncelleme Tarihi:

Tek hatam başarıya inandırmak
Oluşturulma Tarihi: Ekim 20, 2009 00:00

Haberin Devamı

Ercan Saatçi: Bu toplantı Terim'in mizacına yakışmadı  -WEB TV

Milli Takımlar Sorumluluğu’ndan istifa eden Fatih Terim, dün bir basın toplantısı düzenleyerek 4 yıllık görev süresinin değerlendirmesini yaptı. ‘Devrim yapmak için uğraşan herkes gibi bende hata yaptım. En büyük hatam inanmak, inandırmak, kazanmak, kazandırdıklarıyla bir çok insanı mutlu etmek ve beklentileri büyütmek’ oldu diyen Terim hakkınızı helal edin sözleriyle bitirdiği konuşmasında, Türk futbolu hakkında yaptığı tespitleri  9 madde halinde sıraladı:  

Kulüplerin çoğu yetiştiricilik özelliğini kaybetti. Futbol yatırımları Türkiye’de artıyor, üstyapı gelişiyor ama bu hiçbir zaman altyapıya yansımadı. Futbolumuzun başı ve gövdesi kocaman ama onu taşıyan ayaklar, bacaklar maalesef incecik. O zaman zaten tuhaf bir yaratığı andırıyor.

Sadece 8 kulübümüzün fiziki altyapısı yeterli. Bu da yetenekli futbolcu üretimindeki en önemli engeldir. Avrupa’daki 5-6 milyon Türk’ten pek çok yetenekli oyuncu çıktığını söylüyoruz. 70 milyonluk bir ülkeden bu yıldız adaylarının 8-10 misli çıkması gerekir.

Kulüpler arası rekabet kızıştıkça, takımların Avrupa hedeflerine yönelmesiyle yabancı oyuncu sayısının bir hayli arttıyor, bu da milli takımların seçildiği yetenek havuzunu daraltıyor. Türk futbolunun ürettiği yıldız oyuncu sayısının son yıllarda beklenenin çok altında oldu. Bu futbolcuların çoğu da milli takımlarda tanındı.

Milli takıma çağırdığımız oyuncuların 28’i Süper Lig’den. Türkiye’nin, kalitesi yüksek, rekabetin zorlu olduğu liglere ihraç ettiği futbolcuların sayısının artması lazım. Gitme konusunda futbolcularımızın da daha kararlı ve cesur olması lazım.”

Türk takımları uluslararası maçlarda hep iki farklı görüntü ortaya koyuyor. Moral ve kondisyonun yüksek olduğu maçlarda iyi sonuçlar, zihinsel hazırlık ve motivasyonun alt düzeyde kalındığı maçlarda ise zayıf rakiplere karşı zorlanılıyor ve kaybediliyor.

Türk futbolcusu iyi eğitimli değil, algılamada, taktik anlayışta ve koordinasyonda maalesef Avrupalı meslektaşlarının gerisindedir.

Milli takımlar hala çağın şartlarına uygun uluslararası standartlarda örnek eğitim ve kamp merkezine kavuşmuş durumda değil. Avrupa’daki futbolcu izleme komitelerini az sayıda insana bırakmamak gerekir.

Sahalarımızı, kulüp yapılandırmalarımızı, antrenman metotlarımızı, beslenme düzenlerini, kalitelerini, sporcuların dinlenme periyotlarını ve yaşam düzenlerini mercek altına almalıyız.

Futbolda bir dünya devi olmamız isteniyorsa, bu ancak devletiyle, milletiyle, özel ve kamu sektörüyle, basınıyla eğitim kurumlarıyla ulusça hep birlikte gerçekleştireceğimiz bir hamleyle olabilir. Futbolumuzu da yarınlara taşımak için böyle birlik olmalıyız.

15-20 yılda ben varım

Terim, “15-20 sene önce tarihteki ufak tefek başarılarımızın seneyi devriyesini yapan bir ülkeden bugün ‘Nasıl olurda Dünya Kupası’na gitmeyiz?’ sorusunu acımasızca sorup idam edecek kadar ileri gitmişiz. Beğenseniz de beğenmesenizde bu 15-20 yılda ben varım” dedi. Şu ana kadar Atletico Madrid’den teklif aldığımı bir tek ben bilmiyorum şeklinde konuşan Terim, şunları söyledi: “Benim Atletico Madrid stadında maç izlediğimi söylüyorsunuz. Başkanıyla samimi olduğunu söylüyorsunuz. Benim böyle bir durumum yok. Belki sonra teklif yaparlar, konuşuruz ama şu anda yok.”

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!