Sanlı Sarıalioğlu: Teslim olmayın

Güncelleme Tarihi:

Sanlı Sarıalioğlu: Teslim olmayın
Oluşturulma Tarihi: Mayıs 03, 2000 00:00

Sanlı SARIALİOĞLU
Haberin Devamı

BEŞİKTAŞ'ın Briegel'le yenilediği nikah iki gün sürdü. Yönetim zaten gönülsüzdü, Briegel de işi yokuşa sürünce ipler bir anda koptu. Ahmet Akcan'ın kişiliğine, kariyerine tek lafım yok. Son Bursaspor maçında Akcan aleyhine atılan sloganları da büyük ayıp olarak değerlendiriyorum, Beşiktaşlı'ya hiç yakışmadı. Ancak Beşiktaş camiasının Akcan'ı bir türlü kabullenmediği de gerçek. Durum böyleyken Akcan'ın alacağı paraya kadar Briegel'in ısrarcı olması, dayatması bana göre doğru değildi. İş bitti, Briegel dosyası kapandı. Geriye dönüp bakmanın şu anda yararı yok.

Beşiktaş şimdi bir yabancı teknik direktör peşinde. Bugünlerde biriyle anlaşma yapılacak. Bu anlaşmanın koşulları çok önemli. Gelecek teknik adam kayıtsız şartsız kulübü teslim alırsa, ben yarınlara yine korkuyla bakarım. Nasıl korkmayayım, ağzımız az mı yandı? En güvendiğimiz Gordon Milne bile Beşiktaş'a ne kazıklar attı; Francesco'ları, Nartallo'ları biz unutmadık.

Toshack'ın pisliklerini iki yıldır temizleyemiyoruz. Getirdiği oyuncuları atsak atamıyor, satsak satamıyoruz. Hem yararlanmıyor, hem de tıkır tıkır paralarını ödüyoruz. Dünyanın neresinde görülmüş böyle bir rezalet. Beşiktaş, yabancı futbolcular için tam bir cennet; ye babam ye. Sokağa atılan milyon dolarların haddi hesabı yok.

Gelecek yabancı teknik adam büyük olasılıkla Beşiktaş'ı tanımayan biri olacak. Beşiktaş'ta geçmiş yönetimin transferle ilgili bir çalışması, yeni yönetime verdiği bir rapor yok. Bu yönetimin zaten zamanı olmadı. Bu arada Şampiyonlar Ligi ön eleme maçı Temmuz'un ortalarında. Yani zaman iyice daraldı.

EN MANTIKLI ÇÖZÜM

Peki şimdi ne olacak? Doğrusu kara kara düşünüyorum. Transferde ipleri tamamen teknik direktöre bıraksan sorun, bırakmasan yine sorun. Bir ortak yol bulmaya çalışıyorum, zorlanıyorum. Bana göre en mantıklı çözüm, yabancı teknik direktörün önerdiği futbolcularla 1 yıllık kira sözleşmesi yapmak. Elbette bu arada o futbolcuları da bir-iki maç da olsa izlettirmek. Böylece hem fazla para verilmemiş olur, hem de bir sonraki sezon bu futbolcuların performanslarına göre istenildiği gibi hareket edilebilir. Atmak istersen atar, kalmasını istersen de mukavelesini yenilersin.

Ülke sınırlarımız içinde transfer rakamları korkunç. Konya Endüstrispor, Murat için Beşiktaş'tan 6 milyon dolar istemiş. Kulaklarıma inanamadım. Murat'ı hiç tanımıyorum. Bu çocuğu kimler izlemiş, Beşiktaş'a kimler önermiş onu da bilmiyorum. Ancak rakam gerçekten anormal. Yurt içinde kime el atsanız ateş pahası. Dört büyükler arasındaki rekabet fiyatları işte bu noktalara getiriyor. Ve sonra faturayı yine bu kulüpler ödüyor.

Transfere ayrılan para ile yurt içinden 5-6 futbolcu alınabilecekken, yapay olarak tırmandırılan rakamlarla bunun ancak yarısını gerçekleştirebiliyorsunuz. Bir de yabancı futbolcu transferinde kazıklandınız mı hem borç batağında yüzüyor, hem de beklediğiniz başarıya ulaşamıyorsunuz. Özellikle de Avrupa çizgisini yakalamak hayal oluyor. Beşiktaş'ta bu kez çağdaş bir yönetim var. Böyle bir yanlışa düşeceklerini sanmıyorum. Bunun da ötesinde bu çok önemli sınavdan alınlarının akıyla ayrılacaklarına inanıyorum, inanmak istiyorum.

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!