Önce üfle sonra gümlet
Güncelleme Tarihi:
Denizli, maçın birinci bölümü için, ‘‘Ammann haaa, atakları keselim, yan toplardaki tehlikeleri sezelim’’ diyordu... ‘‘Rakibi tehlikeli alanlara sokmayalım’’ diyordu... ‘‘Sürpriz ataklarla kanal bulalım’’ diyordu hafta içindeki konuşmasında.
Birinci bölüm böyle geçti. Herkes şikayetçiydi. Ama bir laf vardır, ‘‘Sabır acıdır, meyvesi ise çok tatlıdır.’’ Mustafa Denizli bunu biliyordu. Düzen de harika gidiyordu. Herşey dört dörtlüktü. Tamam, birinci bölümde birşey olmuyordu. O da bunu biliyordu.
‘‘Direklerim bana dost’’ diyen Rüştü, sevgilisi topu okşuyor, onu tutuyor, Almanlar'a geçit vermiyordu. Ne güzel birşey bu biliyor musunuz? Acısıyla tatlısıyla bir hafta geçirdiğim Milli Takım'da yürekli olan futbolcuları kutluyor, yalnız Tayfun'u kınıyorum. Çünkü arkadaşlarını çok güç durumda bıraktın. Öyle sıkıştılar ki. Senin yokluğun yüzünden bir güçleri varsa bunu ikiye katladılar. Senin onları yalnız bırakmaya hakkın yoktu. Bursa'da taraftarıyla bir bütün olan Milli Takım senin yokluğunu hissetti. Yapmamalıydın bunu Tayfun.
Milli Takım'da bu iyi oynamış, bu kötü oynamış diye birşey söylemek yanlış olur. Hepsi aslanlar gibi savaştı, ellerinden geleni yaptı ve bu büyük, bu unutulmaz zafere imzalarını attılar. Hepsinin alınlarından öpüyorum.