Olay hakem Uzun, Hulki Abi’ye ‘Acizliğini’ itiraf etti:

Anons yaptırsam maçı bitiremezdim

Suçsuz bir futbolcuyu cezalandırmayacağını söyleyen Bülent Uzun, Ogün'ün itiraz sınırlarını aştığını ve maç ile ilgili raporunu yazmadan yorum yapmayacağını anlattı. Bir çok soruyu cevapsız bırakan olay hakem, ‘‘Eğer anons yaptırsaydım, maçı bitiremezdik. Bunlar futbolumuzun gerçeği. Bizler her maçta uyarı yapsak, Türkiye'de ligler oynanmaz’’ dedi.

İşte UZUN’un RAPORU...

‘Sıkıyorsa at’ dedi... Attım

HAKEM Bülent Uzun maçtan sonra düzenlediği raporunda, Alpay'a rakibine arkadan müdahale ettiği için sarı kart gösterdiğini yazdı. Uzun, raporunda Ogün'ün gördüğü kırmızı kart pozisyonunu şöyle anlattı:

‘‘Kolumu sert bir biçimde çekti ve ‘‘Ne yapıyorsun ulan! Dikkatli karar versene’’ dedi. ‘‘seni de atarım’’ uyarısına, ‘‘sıkıyorsa at’’ yanıtını verince ihraç ettim’’

İşte gözlemci RAPORU...

Suçlu: Polis ve hakem

TRABZONSPOR- F.Bahçe maçı'nda çıkan olaylarla ilgili olarak Federasyona gönderilen Gözlemci ve temsilci raporunda tüm suç, maçın hakemi Bülent Uzun ile statta gerekli önlemi almayan Güvenlik güçlerinde

İşte gözlemci ve Temsilcilerin raporları:

GÖZLEMCİ SEYFİ GÖZAYDIN:

1- Futbolcuların sahaya çıktığı dakikadan maçın sonuna kadar Abdullah ve Ogün'e küfür edildi.

2- Abdullah'a pet şişe, çakmak ve bozuk para atıldı.

3- Hakem Uzun tüm bunları seyretti. Anons bile yaptırmadı.

4- Pozisyonlara hep uzak kaldı.

5- Pozisyonlara uzak kalıp hatalı düdük çaldı. Selahattin kendi kendine düştü, hakem Alpay'ı oyundan attı.

6- Ogün, hakemi kolundan tutup silkeledi ve hakaret etti. Kırmızı kart haklı.

7- Polis sadece F.Bahçeli taraftarlara yönelik sindirici önlem aldı.

TEMSİLCİ FARUK AKTAŞ FAHRETTİN SELÇUK:

1- Stat içinde de dışında da güvenlik yetersizdi.

2- Polis 350 kadar F.Bahçe taraftarını dövdü. Başkan Aziz Yıldırım da saldırıya uğradı.

Trabzonspor- Fenerbahçe maçı sabahı uçakla İstanbul'a dönüyorum... Hostes bölümünde maçın şaibeli kahramanı! Hakem Bülent Uzun ile karşılaştım... Çok heyecanlandım ve meslek duygularımın etkisi ve de görevim gereği yanına yaklaştım...

- Geçmiş olsun Bülent Bey...

- Sağolun.

- Size rastladığıma çok memnun oldum. Her halde bugünkü medyayı izlemişsinizdir. Tüm haberciler ve yazarlar sizin kararlarınızda hatalı olduğunuzu ve maçı çığrından çıkardığınızı yazıyorlar. Lütfen bana olayın doğrusunu anlatır mısınız.

- Beyefendi ben raporumu yazmadan en ufak bir açıklama yapmam.

- Haklı olabilirsiniz. Ama bugün bütün spor kamuoyu olayların mesulü ve kahramanı olarak sizi gösteriyor. Özellikle Alpay, rakibine en ufak bir engellemesi olmadığı halde önce sarı, daha sonra kırmızı kart ile cezalandı. Oysa rakibi kaleye en yakın adamdı. Alpay şayet hatalıysa doğrudan kırmızı kart gerekmez miydi?

- Yorum yok...

- Ne demek yorum yok, Bülent bey. Size İngilizce değil Türkçe soruyorum. Üstelik ben bir medya mensubuyum. Okuyucuma doğru haberi vermek benim görevim.

- Suçsuz oyuncuya ceza verilmez beyefendi. Ben manyak mıyım?

- Peki ya Ogün'ün olayına ne diyeceksiniz?

- Üstüme gelmeyecekti.

- Ne demek üstünüze gelmek? Yanlış bir kararınıza itiraz hakkı yok mu?

- Ama olay itiraz sınırlarını aştı.

- Ne yaptı size küfür mü etti, yoksa yumruk mu attı?

- Ben maçın hakemiyim. Olanları ancak raporuma yazarım.

- Siz hakemsiniz, ama Ogün de milli takımın kaptanı. Ve de Fenerbahçe'nin futbolcusu, Ogün yalan mı söylüyor?

- Orasını bilmem.

Uçağın içindeki söyleşimizi, foto muhabiri arkadaşım Halil Özkan belgelerken, o an hakem Bülent Uzun makinanın üzerine atladı ve eliyle objektifi kapatıp, ‘‘Lütfen çekmeyin’’ diye bağırarak yanımdan kopup uçağın içinde adeta koşarak koltuğuna gitti.

Olayın gelişmesi üzerine yolcular arasındaki tüm basın mensupları etrafımızı sardı. Ama ben sorguma devam ettim.

- Bülent bey kaçmakla kurtulamazsınız. Bugün Türkiye'nin gündemindesiniz. Gördüğünüz gibi tüm basın burada. Bu olayı açıklamaya mecbursunuz.

- Yorum yok...

- Ne demek yorum yok beyefendi. Çaldığınız yanlış düdüğünüzle bir yanda, koskoca bir takımın kaderi, öte yanda sayısız taraftarın hayatıyla oynadınız. Üstelik burası mahkeme değil, abi- kardeş gibi konuşuyoruz.

- Yanlışları cezalandırdım.

- Peki sizi kim cezalandıracak? Raporunuzda Ogün'ün size küfür ettiğini yazacaksınız, vicdanınız rahat edecek mi?

- ...................

- Gelelim tribünden sahaya ve F.Bahçeli futbolculara atılanlara. Ne diyeceksiniz. Saha bir anda oyunculara atılan pet şişeleriyle doldu. Tabii arada taş ve sopalar da vardı. Hatta bu yüzden Fenerli futbolcular, korner ve taç atmakta güçlük çektiler. Taşkın seyirciyi uyarmak için bir düdük çalıp da anons dahi yaptırmadınız. Bu da mı cevapsız kalacak.

- Siz ne söylüyorsunuz beyefendi. Anons yaptırsam maç bitmezdi. Bunlar futbolumuzun gerçeği. Bizler her maçta uyarı yapsak, Türkiye'de ligler oynanmaz.

- O halde medyadaki tüm eleştirileri kabul ediyorsunuz.

- ..................

İTALYAN BASINI:

Zeman komedisi

İtalyan basını Fenerbahçe'nin Trabzonspor ile oynadığı maça büyük yer ayırdı. Çek asıllı İtalyan hocanın Türkiye macerasına fiyasko ile başladığı ifade edildi. Bazı başlıklar şöyle:

La Gazzetta dello Sport: Zeman için coşku yok Trabzon'da çukurda kayboldu.

Corriere dello Sport gazetesi: Zavallı Zeman'ın fiyaskosu. Fenerbahçe Trabzon'da devrildi iki oyuncusu kırmızı kart gördü. Türkiye macerası kötü başladı. Diğer gazete ve televizyonlar da İtalyan hocanın ilk maçında hayal kırıklığı yarattığını ve iyi bir başlangıç yapamadığı görüşünde birleşti.