Mutluluk faktörleri belirlendi

Güncelleme Tarihi:

Mutluluk faktörleri belirlendi
Oluşturulma Tarihi: Ocak 21, 2003 15:36

Bir araştırmada, toplumlarda güvenlik, cinsiyet eşitliği, sınıfsal eşitsizliğin olmaması, çağdaşlık ve az oranda silahlanma gibi etmenler, mutluluğun anahtarları olarak ortaya çıktı.

Demokrasinin kişiyi doğrudan mutlu etmediği saptandı. Dul veya boşanmış kişiler, bekarlardan; bekarlarsa evlilerden daha mutsuz. Genç ve yaşlılar eşit oranda mutlu.

On binlerce insana soruların yönetildiği kişisel anketlerde bilim adamları, 64 ülkedeki öznel refahı saptamaya çalıştı. Refah ölçütleri iki soruyla değerlendirildi:

‘Yaşamınızın tamamı sizi ne kadar tatmin ediyor?’ ve

‘Her şeyi göz önünde bulundurarak, ‘çok mutluyum, tamamen mutluyum, çok mutlu değilim, hiç mutlu değilim’ seçeneklerinden hangisini seçerdiniz?’ Soruların sonuçları, haritada eşit ağırlıklı olarak değerlendirildi.

Sonuçlar, öznel refahla ekonomik gelişim arasında doğrusal bir bağlantı olduğunu gösteriyor. Öte yandan, kişi başına düşen gelir 13 bin doların üzerinde olduğunda, ek gelirin refahı arttırdığı görülmüyor.

Demokrasi ve mutluluk

Mutlulukla ilgili görülen bu bağlantıları Michigan Üniversitesi'nde siyaset bilimcisi olan Ronald F. Inglehart ile Berlin’deki Sosyal Bilimler Araştırma Merkezi'nden Hans-Dieter Klingemann inceledi.

Öznel refahla demokrasi arasında da bir bağ saptandı. Öte yandan, burada da demokrasinin kişiyi tamamen mutlu etmediği belirlendi. Inglehart ile Klingemann, eski sosyalist ülkeleri örnek gösteriyor. Gerçekte, eski komünist devletlerdeki düşük gelir düzeyi, Sovyetler Birliği’nin dağılmasından sonra ortaya çıkan karmaşadan çok daha az. Kanıtlara göre, bu ülkelerdeki refah düzeyi, dağılmadan önce çok daha yüksekti.

Bilim adamları, demokrasinin mutluluğa etkisi olduğunu öne sürseler de, asıl etki kendini ters yönde gösteriyor. Yani, yüksek seviyedeki kişisel refah, beraberinde demokrasiyi ve demokrasinin sürmesini de getiriyor.

Sözgelimi, otoriter bir rejimin bulunduğu Çin’de demokrasi eksikliği, demokrasinin varolduğu Hindistan ve Güney Afrika’dan daha çok mutsuzluk getirmiyor. Bunun bir nedeni de Çin’de hızla gelişen ekonomi.

Özellikle dini gelenekler de, ekonomik gelişme kadar önemli bir rol oynuyor. Bu önerme, geçmişten bugüne Protestan kimliğe sahip ve yüksek refah seviyesinin hakim olduğu İskandinav ülkeleriyle, İtalya ve İspanya gibi Katolik ülkelerin karşılaştırılmasıyla geliştirildi. Batı ülkeleri, Batı’da olmayan ülkelerden daha refah sahibi insanları barındırır, ancak burada dinin etkisi tam olarak net değildir.

Kişisel düzeydeki mutluluk ise, sağlığın iyi olması, işte başarılı olma gibi etmenlere bağlı. Dul veya boşanmış kişiler, bekarlardan; bekarlarsa evlilerden daha mutsuz. Genç ve yaşlılar eşit oranda mutlu.

Öte yandan, Almanya’da soykırıma uğramış kimselerde, erken travma gelecekte mutsuzluk getiriyor.

Sonuç olarak, kötümserlerin tersine, basit geçinme şartlarına sahip hemen hemen herkes mutludur.
Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!