Metin Sertoğlu: Teşekkürler Sayın Cumhurbaşkanım

Güncelleme Tarihi:

Metin Sertoğlu: Teşekkürler Sayın Cumhurbaşkanım
Oluşturulma Tarihi: Eylül 03, 1999 00:00

Metin SERTOĞLU
Haberin Devamı

Biricik oğlum Erdim Sertoğlu'nun kaçırıldığı gün Kanal-D ekranlarından Zat-ı Devletlerine hitaben ağlayarak yaptığım konuşmada, oğlumun bulunması için yardım dilemiştim.

Ne hazindir ki, canına derman olmamıza fırsat bırakılmadan caniler tarafından öldürüldü. Katiller yakalandı. Yüce yargı tarafından idama, ayrıca 47'şer yıl ağır hapse mahkum oldular. Dosyaları yüce Meclis'te infaz beklerken, bu seferde yine aynı Meclis'in lütfuna mazhar oldular.

Elimiz kolumuz kırıldı, nefesimiz kesildi. Zira güveneceğimiz insanlar tarafından oğlumuzun kanı üzerine pazarlıklar yapıldı. Tanrının adaletine sığınmaktan başka çaremiz kalmamıştı ki, yine imdadımıza gazetem Hürriyet ve kanal D yetişti. Tek çaremiz, feryadımızı sizlere ülkenin ‘Baba’sına ulaştırabilmekti.

Vefa örneği

Ekrandan avazım çıktığı kadar haykırmak istedim, sesim yetmedi. Yazdım yakardım, vicdanlarınıza, imanlarınıza kapandım. Sonucu, bitkin ve kırgın bir şekilde beklemeye koyuldum.

Vefa örneği değerli dostlar Sedat Ergin ve Hakan Akpınar'ın telefonlarıyla biraz olsun dirildim. Yasayı veto ettiğinizi öğrenip, kırık gönülle yerde emekleyerek, adeta hayata yeniden döndüm.

Türk basınının değerli ve vicdan boyalı kalemleri, beyaz camların buğulu sesleri bana ve eşime hep soluk verdi. Hepsine, tüm sağduyulu Türk halkına, şahsınızda minnet ve şükranlarımızı sunuyorum.

Elbetteki ‘Baba’mın bu yasayı veto etmesi oğlumu geri getirmeyecek ama oldu-bittiye getirilen yasa, toplumun önünde açık-seçik tartışılacak. Sadece 150 parlamenterin değil Genel Kurul'un tümünün sorumluluğunda tecelli edecek.

Bir çok yanlışlıkla, taraflı ve pis kokulu maddeler kapsam dışı kalacak. Böylece insan hayatı için pazarlık yapılamayacağı gerçeğine kavuşulacaktır.

Milletvekillerine sesleniyorum

Bu yasaya değişik tepkiler yapılmıştır, hepsine saygı duyarım.

Benim feryadım oğlum içindir. Kasten, bir hiç uğruna öldürülen insanlar ile geride yüreklerine kor düşmüş insanlar içindir.

‘‘Affetmek sadece Tanrı'nın buyruğudur. Haksız yere insan öldüren tüm insanlığın katilidir' buyuruyor Tanrı kitabında.

‘Ölen ölmüş biz sağ kalanlara bakalım' zihniyeti, çağdaşlıktan ve merhametten uzaklaşmış insanların felsefesidir. Sayın milletvekillerine sesleniyorum:

Babam üzerine düşeni yapmış, yasayı tekrar sizlerin vicdanına göndermiştir. Kırgınlık çıkarmadan, aklı selimin egemenliğinde kaldıracağınız eller, yarının kaderi, insanlığın huzuru için olacaktır. Sizleri o yüce makama getiren toplumu üzmeye, küstürmeye, yine o insanları birbirine düşürmeye kalkışırsanız; hesabını kuldan önce Tanrıya vermek zorundasınız.

Sayın Cumhurbaşkanım; Ecele mağlup olmuş şehitler, yüreği yaralı analar babalar adına, sizlere minnetlerimizi sunuyorum. Tanrıdan sizi başımızdan eksik etmemesini diliyoruz.



Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!